şansızlığı, her fırsatta ileriye dengesiz çıkışlar yapan, pozisyon bilgisi olmayan, hamlesiz ve topu oyuna sokamadığı halde ısrarla topla çıkmaya çalışan
servet çetin ile birlikte oynuyor oluşuydu. tüm bu stoper uyumsuzluklarına, galatasaray'la, ya da türkiye ile olan doku uyuşmazlığı da eklenince büyük bir hayal kırıklığı yaşattı. aslında galatasaray yönetiminin transfer de ne kadar bilinçsiz hareket ettiği bu seçimle ve meira'nın çevresine yerleştirdiği oyuncularla çok net ortaya çıkmıştı. eğer meira gibi görece ağır, oyun görüşü çok iyi olan, tecrübeli, ancak o fizik yapısına göre yumuşak bir oyuncu alıyorsan yanına da biraz daha kısa, çabuk, hamleli ve gözü pek bir savunmacı monte etmen gerekir. en azından
emre güngör, bülent korkmaz tarzı. ya da stoperlerinden biri illa ki servet çetin olacaksa da yanına yine meira gibi ağır, yine onun gibi hamlesiz bir savunmacı transfer etmeyeceksin. o zaman gidip
ivan cordoba,
fabio cannavaro tarzında çok çabuk, atletik savunmacılar bulup alacaksın. ligimizde değeri bilinemeyen, üstün yeteneklerine rağmen faydalanılamayan bir oyuncu olarak hep hatırlanacaktır, plansız programsızca işleyen sistemimizin öğüttüğü sayısız yıldızdan biri olarak. bazen yeni popescu'yu bulmak yeterli olmuyor, yanına da yeni bir
bülent korkmaz ekleyebiliyor musun, mesele orada!