2201
yorumcular, gazeteler şampiyon ilan ettiler, resmi maça çıkmadan bizler ilan ettik diye şikayet ediliyor bu sıra.
bundan daha doğal ne olabilir acaba, sen drogba'yla sneijder'i getirdiğinde aynı muameleyi bizler yapmadık mı, aynı muamele bize gösterilmedi mi? ya düşünün hatırlayın yok hatırlayamazsanız da o günün entry'lerine dönün. en büyük sorunumuz bu, biz dünü çok çabuk unutuyoruz.
fenerbahçe ilk resmi maçını oynadı. ortaya öyle aman aman iyi bir performans belki koymadılar ama değişimin başladığını gösterdiler. anlık etkileyici görüntüler sundular ve bu sundukları görüntüler de izleyenlere fazlasıyla umut verdi.
öncelikle bol ve kaliteli bir rotasyonlu bir takım kurdular. savunmada bekirler egemenler, ortada emreler selçuklar, ileride de her ne kadar kaliteli kumaş desek de emenike ve webolar yok artık. tüm bu saydığımız oyuncuların yerine daha kalitelerini aldılar. tüm bunlar yetmezmiş gibi eşekten inip ata bindiler. öyle bir hoca farkı var arada, bir kere takım üstüne bir otorite geldi, kenarda ruh gibi durmayan gerets misali topa kafa atan bir tip geldi. benim canım ülkemde benden iyi bilirsiniz işin yüzde 50'si gaz gerisi futbolun kendisi.
neyse fenerbahçe shaktar'a karşı verdiği ilk sınvada gördük ki temposunu arttırmaya başlamış bile. özellikle hücumdayken göbekten tek paslarla, duvar olabilecek ver kaç yapabilecek ayaklarla pozisyon zorlayabilecek duruma gelmiş, kanatlarda özellikle beklerin de desteğiyle inanılmaz bir hücum zenginliği yaratmış durumda. buna daha formsuz oyuncularının form tutması da eklenince vay türk takımlarının haline olacak. görünen köy kılavuz istemez arkadaş, bu fener'i anadolu takımları bu sene temposuz vasat oyunlarıyla durduramazlar. beşiktaş ise malumunuz, çekirge misali bir iki sıçrar sonra sıçar. bu takımı durdaracak, dişe diş savaşacak tek ekip var o da biziz. şu anki halimiz bizim de vahim ancak bir kaç takviyeyle en büyük favori olabiliriz, ancak o adımların iyi atılması gerekiyor.
aksi takdirde bize bu sene yazık olur.
bundan daha doğal ne olabilir acaba, sen drogba'yla sneijder'i getirdiğinde aynı muameleyi bizler yapmadık mı, aynı muamele bize gösterilmedi mi? ya düşünün hatırlayın yok hatırlayamazsanız da o günün entry'lerine dönün. en büyük sorunumuz bu, biz dünü çok çabuk unutuyoruz.
fenerbahçe ilk resmi maçını oynadı. ortaya öyle aman aman iyi bir performans belki koymadılar ama değişimin başladığını gösterdiler. anlık etkileyici görüntüler sundular ve bu sundukları görüntüler de izleyenlere fazlasıyla umut verdi.
öncelikle bol ve kaliteli bir rotasyonlu bir takım kurdular. savunmada bekirler egemenler, ortada emreler selçuklar, ileride de her ne kadar kaliteli kumaş desek de emenike ve webolar yok artık. tüm bu saydığımız oyuncuların yerine daha kalitelerini aldılar. tüm bunlar yetmezmiş gibi eşekten inip ata bindiler. öyle bir hoca farkı var arada, bir kere takım üstüne bir otorite geldi, kenarda ruh gibi durmayan gerets misali topa kafa atan bir tip geldi. benim canım ülkemde benden iyi bilirsiniz işin yüzde 50'si gaz gerisi futbolun kendisi.
neyse fenerbahçe shaktar'a karşı verdiği ilk sınvada gördük ki temposunu arttırmaya başlamış bile. özellikle hücumdayken göbekten tek paslarla, duvar olabilecek ver kaç yapabilecek ayaklarla pozisyon zorlayabilecek duruma gelmiş, kanatlarda özellikle beklerin de desteğiyle inanılmaz bir hücum zenginliği yaratmış durumda. buna daha formsuz oyuncularının form tutması da eklenince vay türk takımlarının haline olacak. görünen köy kılavuz istemez arkadaş, bu fener'i anadolu takımları bu sene temposuz vasat oyunlarıyla durduramazlar. beşiktaş ise malumunuz, çekirge misali bir iki sıçrar sonra sıçar. bu takımı durdaracak, dişe diş savaşacak tek ekip var o da biziz. şu anki halimiz bizim de vahim ancak bir kaç takviyeyle en büyük favori olabiliriz, ancak o adımların iyi atılması gerekiyor.
aksi takdirde bize bu sene yazık olur.