ben galatasaray taraftarının emre akbaba, taylan, denayer gibi; transferi için kendisi çaba sarf ederek galatasaray'a gelen oyunculara karşı bir zaafının olduğunu düşünüyorum. bu konuda taraftarımıza çok sitemkârım. bu oyuncular iyi oyuncular, yani iyi derken kendilerini geliştirirlerse bu takımın 11'inde yer bulması olası oyuncular. galatasaray seviyesine çıkmaları için ışık görülen oyuncular. ama gönüllerinde galatasaray sevdası olması bunları abartmamıza sebep olmamalı fikrindeyim. emre de, kumaşı iyi ama henüz ortaya bir şey koyamamış bir oyuncu nazarımda. bu sebeple abartarak kendisine yaklaşmak yerine, pohpohlamak yerine biraz kendi haline bırakalım, yeni bir arda turan ve emre çolak doğmasın düşüncesindeyim. ki emre bu ikisinin prime dönemlerinde verdiği performansın yarısını verebilmiş değil galatasaray formasıyla.
dün yazar arkadaşımız
atletik kanat oyuncusu ile yaptığımız mesajlaşmada emre akbaba üzerine uzun uzun konuştuk. ben kendisinin ve sözlük yazarlarının kahir ekseriyetinin aksine emre akbaba'nın şu ana kadarki sundukları ve takımdaki kendisine yakıştırılan roller konusunda çok da parlak düşünemiyorum. iyimserim ama emre'den yıldız oyuncu çıkacağı kanaatinde değilim. bu konuda bu entry çok tepki alabilir ama olsun, hissettiğim doğruları yazmak istedim.
konuştuğumuz konulardan biri yazar arkadaşın yönelttiği "muriqi tarzı pivot santraforun arkasında emre'yi on numara pozisyonunda değerlendirebilir miyiz" konusu idi. benim kanaatim olmayacağı yönünde. gerekçelerimse, neredeyse tamamı mesajlaşmamızdan copy paste olarak, şunlar:
1. emrenin hiç bir ekstrası yok, o mevkide oynayan bir oyuncu olarak pek çok da eksisi var. bunlardan en önemlisi first touch. kendisine atılan paslarda top kontrolü çok kötü. fiziği zayıf. emre'nin oynadığı mevki genelde savunmaya katkı vermeyen, takımın kendisini sırtladığı bir mevki.
2. örnek olarak sneijder, talisca, alex verilebilir bu mevkide ligimizde başarıyla oynayan oyunculara. bunlar farklı tipte oyuncular olmalarına rağmen hepsi aynı mevkide oynayan isimler.
3. alex çok zekiydi, kurnazdı. tekniği çok iyiydi, toplu topsuz oyunda çok iyiydi, adam eksiltme konusunda, al ver konusunda çok iyiydi. tek eksiği savunma katkısı yoktu. takımı dinlendirme konusunda zekasını çok iyi sahaya yansıtıp tempoyu belirleyebilen bir oyuncuydu.
4. sneijder de keza kendisine atılan paslarda ilk kontrolü mükemmel olan bir oyuncuydu. real'e içerde oynadığımız 3-2'lik maçta tek hareketiyle savunmayı boşa çıkarışını düşünelim mesela. topla arası mükemmeldi, pas-şut ne ararsak vardı. her an oyunun içindeydi, çok mücadelciydi. rakip için, hakemler için bir baskı unsuruyken takımında oynayanları rahatlatan bir oyuncuydu.
5. talisca da diğer ikisinden esintiler sunabilen ve ezici bir fiziği olan bir oyuncuydu. hava toplarında hakimiyeti ve fiziği sayesinde pivot santrafor gibi savunmayı zorlayabilen bir oyuncuydu. şut yeteneği diğer ikisi gibi çok iyiydi.
emre'de bunların hangisi var? veya hangiözelliği gelişebilecek gibi görünüyor? talisca'yı hariç tutarsak diğer ikisi pas oyununa ve takım oyununa çok yatkın isimlerdi, akan oyunu yönlendirme, kilit açma üçünde de vardı. emre'de hangisine dair ışık var?
belki 7-8 sene sonra bu kalitelere biraz yaklaşır gelişmeye devam ederse. bunu söyleme sebebim türk oyuncuların, selçuk inan hariç, oyun karakteristiğinin 30'larından sonra oturduğunu gözlememem. bu da bir alt yapı sorunu, o konuya girmeyelim. ayrıca emre'nin devamlılığı yok, bir bakıyoruz iyi bir bakıyoruz kötü. bu haliyle pivot santrafor arkası veya kalecinin önü nerede oynarsa oynasın takımı eksik oynatmaktan başka bir şey izleyemeyiz malesef, acı ama gerçek.
emre akbaba iyi bir yedek olabilir, ama şu anda onbir için yeterli değil. biraz mecburiyetten oynuyor, adam yokluğunda yani. misal emre çolak kendisini geliştirebilseydi 10 veya 8 numarada oynayabilecek bir oyuncuydu. topla çok seriydi, ayağı çok iyiydi, beli hızlı dönüyordu; çocuk mentalini toplayamadı, yeteneğine ihanet etti. aynı düşünceleri emre çolak için emre akbaba'nın yaşlarındayken konuşuyor olsak emre çolak ileride on numara oynar diyebilirdim. fiziğini ve mentalini geliştiremedi. emre akbaba'yı elmanderin oynadığı sezonlarda bu haliyle onbire yazar mıydık, benim cevabım hayır. ama emre çolak o onbirde oynuyordu ve de engin baytar-emre-selçuk-melo kurgusuyla 4-4-2'de izlediğimiz keyifli futbolu sneijder ve drogba sonrasında izleyemedik. o takım şahsen uefa'yı kazandığımız ve lucescu zamanından sonra en keyifle izlediğim takımdı.
yıllar geçse emre akbaba bugünkü emre çolak'la aynı durumda olsa -ki umarım olmaz- aynı şekilde yeteneğine ihanet etti diyebileceğim artıları ve ekstraları yok. devamlılığı yok. ben galatasaray'ın her maçını izlemeye çalışan biri olarak akbaba'nın tam olarak ne oynadığını çözemedim.
gelelim emre akbaba'nın oyun karakteristiğini nasıl evirmesi gerektiğini düşününce aklıma gelenlere.
atletik kanat oyuncusu arkadaşım gibi ben de patlayıcılık özelliğinin şu anda iyi olduğunu düşünüyorum. bu cihetten bakınca emre ileride iyi bir kanat oyuncusu olabilir derim. sol açık oynatılıp arkasında iyi bir savunmacı bekle soldan içeriyi besleyebilir. ya da eğer şu an ortanın biraz üstü olan şut yeteneğini geliştirebilirse, sağ açık oynatılıp içeriye kat ettirilerek, ters ayaklı ve golcü bir kanat oyuncusu olarak kendisinden yararlanılabilir.
düşüncelerim ışığında emre'ye yüklenen fazla misyonların kendisini bunaltması ile, emre baskıdan dolayı gelişimini ve odağını kaybedebilir çekincesindeyim.
bu takımda 10 numarayı kimler giydi diye düşündüğümüzde benim yaşım yettiği kadarıyla karşımıza şu isimler çıkıyor: hagi, felipe, necati ateş, hakan şükür, elano, arda turan, felipe melo, wesley sneijder, belhanda. burada belhanda'yı saymazsak kalanlar bu formayı taşıyabilecek isimlerdi, o da sneijder'e seni gönderiyoruz mesajı ve taraftara sneijder'in yerine on numara transfer ettik mesajıydı. arda taşıyamadı altında ezildi. hakan şükür karakteristiği olan 9 numara bize geri döndüğünde dolu olduğu için 10 giydi. kalanların tümü iyi on numaralardı. bir de ilic vardı o 10 numara giymedi ama mevkisi tam olarak 10 numara idi.
bu isimlerle emre akbaba'yı kıyaslamak, emre'ye 10 numara verip arda gibi ezilmesini, baskı altına girmesini sağlamak yararımıza olmaz diye düşünüyorum. zira emre çok temiz bir kardeşimiz ve de iyi bir galatasaraylı buna şüphemiz yok. ancak galatasaray futbol kulübünün 10 numara mevkisi için şu an çok yetersiz, ilerisi için de bana pek umut vermiyor.
bence on numaralı formayı giymeli mi, diye düşünmeden önce, emre nasıl oynarsa takıma faydalı olabilir diye düşünelim. emre şu anki haliyle benim gönlümdeki galatasaray futbol takımına bir kaç siklet hafif. bir şekilde mental, fizik, teknik olarak kendisini geliştirip yeterli seviyede on bir oyuncusu olabilmeli. biz de taraftar olarak kendisine on numara giymeli mi giymemeli mi gibi polemiklerle zarar vermek yerine veya kendimizi emre hakkında erkenden yüksek perdeden beklentilere girmemiz yerine; kendisine nasıl destek olabiliriz arayışında olmalıyız.