283
öne geçip oyunu tutamadığımız noktada topun doğru kullanımı ve rakibin baskısının kırılması için ikinci bir oyun kurucu olarak sahaya atılması gerekiyor. oyunu sakinleştirme özelliği var. tansiyonu düşürmemiz gerekiyor.
284
bu tarz oyuncuları süre vermeyecekseniz kadroda tutmanın bir manası yok. profesyonel düzeyde süre alması gerekiyor artık. 15-16 yaşından beridir konuşulan birinin şu zamana dek 90 dakika bile süre almaması bizim bu altyapı işinde ne kadar kötü olduğumuzun bir göstergesi.
285
rotasyonda kendisini kullanmayacağımız aşikar. bu durumda kiralık gitse kendisi için çokta kötü olmazdı. ama kiralık gideceği anadolu takımlarında bile yedek kalacağını biliyorduk büyük ihtimal o yüzden göndermek istemedik.
286
bir ara beylerbeyi projesi diye bir şey çıktı ne olduysa unutuldu sonra niğde fk saçmalığı ortaya atıldı o da unutulup gitti.
bu tip gençler için en iyisi avrupa'da ortalama bir lige gönderip oynatmak. hırvat, çek, belçika 2. lig, hollanda 2. lig, norveç, isveç ya da danimarka gibi liglerde bir kulüp bulmak gerekiyor.
287
muhtemelen daha ehliyet işlemleri tamamlanmayacak yaşta çocuk. hemen oraya gönderelimler buraya gönderelimler başlamış. kendi kariyeri için en iyi olacak şey sürgün edilmektense idmanda barışlarla osimhenlerle çarpışıp lukas torreira'nın peşinden ayrılmayıp beşer onar dakika süre koparmaktır.
288
"sizi buraya getiren soyadınız, burada kalmanızı sağlayacak olan yeteneğinizdir" mottosu ile yola çıkmış bir ailenin çocuğu olarak en azından yeteneği ile bir şeyler göstermesini istediğim oyuncumuz.
takımın şu anki durumunda forma bulması ise hayaldir çünkü değil gençlere şans vermek, korkusundan rotasyon bile yapamayan bir hocaya sahibiz.
289
efe’nin yerinde olsam en kötü 2. ligde oynama garantisi veren bir takıma kiralık giderdim.
gönül ister ki herkes emin ve yunus gibi avrupa yapsın.
gerçi yunus ve emin de avrupa’ya gitmeden evvel alt liglerde oynadılar.
metehan mesela 3. ligde oynadı.
sonra eyüpspor yaptı, şimdi a takım kadrosunda şans buluyor.
efe de kendisine süre verebilecek bir takımla anlaşırsa çok iyi olur.
eğer öyle yapmazsa bartuğ elmaz veya baran aksaka gibi olur.
takım önemli değil, yeter ki o fiziksel mücadelenin içine girip amiyane tabirle “dayak yesin.”
bu durum kendisine çok şey katacaktır.
290
şimdi stoperde oynayan oyuncu için gelişmek ligimizde kolay, ozan, emin, metehan gibi altyapı çıkışlı isimlerimiz bazen alt lig kiralık bazen kendimiz şans vererek bir şekilde çıkarıyoruz. neden? fiziksel mücadeleye dayalı altliglerde orta sahada set oyunu oynamaya gerek duyulmuyor, hem zemin, hem futbol felsefesi ne yazık ki geri kalmış durumda. amatör liglerimizde çoğu takımda pas yapan oyuncu hiç bir işe yaramıyor, ileri sert şişirip, kornerde, duran topta kafa topuna etkili yükselen oyuncuların karambolde üstün gelerek bulduğu gollerle güzden bahara geçen bir eksiklik yaşanıyor.
yani biz o kadar altlige kiralık oyuncu yolladık orta saha olarak, bir tek celil tutunabildi, yakın zamanda, onun da stil olarak ayakta kalma özelliği ve sert oyuna yatkınlığı işe yaradı. oysa barca iniesta'yı gencecik yaşında orta sahaya koyduğunda futbolun profesörü diyeceğimiz çocuk bu mu diye hiçbirimiz durumu tahayyül edemezdik. kısaca orta sahada oyun kurucu olan bir stili alt liglerde ne zeminde ne de oyun anlayışında sahaya atamazlar. efe akman gelişecekse mutlaka set oyunu prensibi olan elit bir sahada gelişecek. ben oyuncuların zoru görmesi, fiziksel mücadelede güçlenmesi taraftarıyım fakat bugün kadife bilekleriyle, ara paslarıyla, tempo ayarlayacak paslarıyla oyun kuracak bir isim mutlaka etrafında elit sporculara ihtiyaç duyuyor. efe birinci ligde pası verince yeniden alıp oyunun yönünü çevirecek şekilde bir futbol ortamı yakalayamaz. şu anda bu futbolu süper ligde bile sadece galatasaray, başakşehir, eyüpspor, göztepe, fenerbahçe ve beşiktaş gibi takımlar oynuyor. bir başka örnek ise emre çolak'tır, eğer alt lige gitse 2011-12 gibi kullanılması kadar faydalı işler yapamazdı. bu oyunculara güvenmek bir tercih olmaktan çıktı. bunu yapmak zorundayız.
291
her zaman maçı kazanmak zorunda olan bir takımda oynadığı için forma bulması zor olan oyuncumuz. 1 maç bile berabere kalsa eleştiren bir taraftar olduğu için hoca da riske girmek istemiyor. bir de o bölgede berkan, kaan, kerem gibi oyuncular da var. ona bile rağmen iki maç toplam 16 dk forma görmüş.
292
bu kadar baskıya kerem aktürkoğlu, zaha, ndombele, tete, oliviera gibi oyuncular bile dayanamazken gencecik efe'nin bir hatalı pası sonucu yenilen bir golde, verilen bir pozisyonda neler olacağını bile tahmin edemiyorum. bu çocuk buralarda yazılanları okumuyor mu sanıyorsunuz? nasıl gelişecek bu çocuklar, nasıl kazanacağız bunları? hem kupaları alalım, hem genç oyuncuları kazanalım, hem de berabere bile kalmayalım...kusura bakmayalım da bu plansızlıkta bunların bir arada olmasına imkan yok. her zaman dediğim gibi: bırakın çocuklar topunu oynasın.