satranç ne kadar sporsa o kadar spor olan tür. aynı
satrançta olduğu gibi hızlı düşünme, çabuk karar alma, alınan kararı doğru şekilde uygulayabilme ve ileriye dönük plan yapabilmeyi gerektiriyor. başarılı olabilmek için ayriyeten iyi refleksler ve kas hafızasına da sahip olmalısınız.
izlenebilirlik açısından çoğu insana zevk vermemesi gayet olağan. çünkü çoğu oyunu izlemek için o oyunu oynamış olmanız, o da olmazsa oyun mekanikleri hakkında bilgi sahibi olmanız lazım. her insan oyunlara ilgi duymuyor sonuçta. ama her insan bütün spor dallarına da ilgi duymuyor. mesela kaç kişi su topunu takip ediyor sözlükte? ancak gidip de su topu başlığında saydıran yok.
*bir de her sporda olduğu gibi izlenebilirliği ve ilgiyi arttırması açısından rekabet unsuru lazım. sonuçta rekabet olmayan, tek kişinin ya da takımın domine ettiği spor dalları da çoğunlukla çok ilgi çekici veya izlenebilir değil. bu durum
espor için de geçerli. tek tarafın domine ettiği maçları izlemenin de ayrı bir tadı var
esporda ama rekabet sporun en güzel sosu. rekabet olan, bir tarafın öbür tarafa sataştığı maçlar her zaman daha ilgi çekici. bu arada
esporda da kariyer boyu rakip olan, birbirine sataşan isimler var. (bkz:
sonicfox vs go1)
sonuç olarak bu bir süreç. şu an çoğu insana garip geliyor çünkü diğer spor dallarına göre çok yeni ve genç
espor. nesiller geçtikçe benimsenecektir. çünkü yeni nesiller için sonradan oluşan bir şey değil içinde doğdukları bir şey olacak. onlara doğal gelecek. tıpkı dijital çağın içinde doğan doğan nesillerle eski nesiller arasındaki fark gibi.