• 526
    her ne kadar bu başlık dolar/tl kuru olarak açılmamış olsa da tüm girdiler dolar/tl üzerine. dolar endeksi yükselirken bizim yönetimimizin faiz indirme kararının da desteği ile 19.11.2021 cuma günü türk piyasalarının kapanışı ve abd piyasasının açılışı ile beraber yine geliyor gelmekte olan yılanoğlu. 11.32 ile tl'ye karşı tüm zamanların rekorunu kırdı. ama benim kafam rahat. çünkü dolar borcum yok, maaşı dolarla almıyorum. akaryakıt istasyonum yok, o yüzden fiyat tabelasını nasıl iki haneli yapacağım diye düşünmüyorum. marketim yok sürekli etiket değiştirmekten etiket maliyetine girmiyorum. oh be, hayat bana güzel valla...
  • 527
    doların artışından ziyade türk lirasının değer kaybı nedeniyle hızla yükselmekte olan kur.

    sadece dolar değil, google'dan grafiklere bakın afrika'daki kabile devletlerinin para birimine karşı bile değer kaybediyor paramız.

    bunu terse çevirebilecek tek çare var. erken seçim.

    erken seçim kararı alındığı anda berat albayrakin gidişinde olduğu gibi sert bir geri çekilme görülür.

    her ne kadar iktidar bunu istemese de iş o yola girdi. başka da çare yok. dünyanın en iyi ekonomistleri gelse biri ekonomi bakanı bir merkez bankası başkanı olsa, cumhurbaşkanı kameralar önünde asla işlerine karışmayacağını bizzat dünyaya taahhüt etse yine de düzelmez.

    umarım ülke iyice kontrolden çıkmadan gerekli kararlar alınır. çünkü zaman hem ülke hem de koltuğunu kaybetmek istemeyen iktidarın aleyhine işliyor.
  • 528
    içimizden geçecek kurdur, yediklerimizden, giydiklerimizden, ısınmamızdan, aklımıza ne geliyorsa hepsini direkt olarak etkiliyor. olacak olanlardan bazıları; zamları söylemeye gerek yok. çoğu ilacıbulmakta çok zorlanacağız ki kimileri için olmazsa olmaz ilaçlar var.

    stokçuluk başlayacak, kimse elindeki stoğu harcamak istemeyecek, elinde parası olan her şeyin fiyatı yükseliyor diyerek ihtiyacı olmayanları da alacak; arsa, ev, araba gibi. talep arttıkça fiyat da artacak, tüketim arttıkça ithalat da artacak, dolar da artacak. kısır döngüye girdik, yüksek kur, yüksek enflasyon, fakirleşen halk.

    sportif açıdan bakarsak, hele ki burak elmas yönetimi gibi planlı hareket ettiği belli olan, tüm rasyonel yönetimlere kolaylıklar diliyorum. gelirlerin çoğu tl bazında, giderler döviz bu işin bir tarafı, öbür tarafı, sezon başı bütçe yapıyorsun, bütçenin %35'i kur farkından uçup gidiyor. tl'nin değer kaybını öngörmek zor değil de bile isteye bu kadar ezdirmezsin paranı. bu kadarını kimse öngörmüyordu, iki ay önce ünlü finans kuruluşları tl'de değerlenme bile bekliyordu.

    sadece futbol açısından düşünmemek gerek, voleybolda vakıfbank, eczacıbaşı, basketbolda, anadolu efes gibi zirveye oynayan takımların avrupa'daki son yarışmacı sezonu olabilir.

    bu saatten sonra halk olarak işimiz çok ama çok zor, hepimize kolay gelsin, bu hale gelmemize sebep olanların da belasını versin.
  • 533
    türk halkının yanlış tercihlerinin sonucu. 20 sene boyunca bir adamın peşine takılan kompleks sahibi bir halk için ucuz bile sayılabilecek bir noktada. hala ne için mücadele verdiği anlaşılamayan bir grubun savunucusu olabilmek için soğan ekmek yeriz de desteğimizi kesmeyiz diyebilen, aklını peynir ekmekle çoktan yemiş ama yakında onu bile bulamayacak bir kesimin sorumlu olduğu kurdur. bunun bir de haksızlık ve adaletsizlik üzerinden prim kasan, birilerine yandaş olarak paralarını katlayan parazit versiyonu var.

    zamanında dolar 2-3 lirayken "ölümüne xxxx" dediler. dendi ki ülkenin temel kazanımlarını satıyorlar, yok ediyorlar. içinde bulunduğumuz durum illüzyon, inanmayın. sonra "şu yollara, köprülere bak. böyle hükümet gördünüz mü hayatınızda" dediler. gerçekten de ben böyle bir hükümet görmedim.

    türk halkının en büyük problemi anlık reaksiyonlarıdır, uzun vadeli düşünememesidir. sanıyorlardı ki o gün eğitim, ekonomi, hukuk gibi bütün kazanımlara çapayı vurunca hiçbir şey olmadı diye gelecekte de olmayacak. bunlar bir süreç. o gün milletçe yediğimiz hurmaları bugün çıkarıyoruz işte. bunun 2 senedir sigara içiyorum, taş gibiyim demekten farkı yoktu. 20 sene sonra gel de ciğerinin filmini çekelim yakışıklı, bakalım hala aynı şeyi diyebilecek misin?

    neyse, halkın yarısından fazlası destekledi bu adamları. şimdi hak ettiğimizi yaşıyoruz. ayrıca kur yükselmemektedir. türk lirası değer kaybetmektedir. televizyonlarda kasıtlı bir şekilde tersini anlata anlata bunu da normalleştirdiler. hafızalara sanki türk lirası yerinde duruyor da dolar yükseliyormuş gibi bir algı yerleştirdiler. ekonomik savaş, dış güç, cart curt ayağına bir grubu konsolide etmeye çalıştılar. ekmek-soğancı tayfa da yedi bir güzel. afiyet olsun.
  • 534
    abdulhamit 33 yil ulkeyi yonetip ulke topraklarinin %75ini kaybetmisti. bugun sokaga cikarsaniz ulu hakanim yoluna ölürüm diyen milyonlari goreceksiniz. bugunku sendrom da 110 yil oncekiyle ayni. yarin dolar 15 olacak, o zaman yine ayni kisiler suanki yoneticilerimiz icin ulu hakanimiz yoluna ölürüz demeye devam edecek. zaten koyunden cikmayan, topraginda ne bitiyorsa onunla beslenen, tatil yapmayan, sosyokulturel etkinlikler ile kendisini gelistirmek veya sosyal dunyayla ilgili bilgilenmek gibi bir derdi olmayan, yurtdisini gormek gibi bir vizyonu olmayan, zaten 20 yasinda arabalara binen, bundan asla rahatsiz olmayan ve arabasi hurda olana kadar bu arabaya binmekte beis duymayan insanlar icin dolarin 10 veya 15 olmasi hic bir sey degistirmiyor. adamin dunya uzerinde dogmak ve ölmek arasinda yasamsal faaliyetler (yeme icme diskilama uyuma ureme) disinda herhangi bir amaci yok ki. biz burda dolar 12.47 olmus diyoruz. adam biz dolarla mi alisveris yapiyoruz diyor. bu mantik(sızlık)la savasamayiz. bu mantik dunyanin en degersiz ulkesi ve dunyanin en degersiz vatandasi olmayi hak ediyor.

    galatasarayimiz da artik bu sene aldigi oyunculardan baska oyuncu falan alamaz. bitti artik. ulkenin kapisina bugun itibariyle kilit vuruldu.
  • 542
    bu son kur atağından önce insanlar evde eksik gedik ne varsa alayım telaşındaydı. aynısı kulübümüz için de geçerli diye düşünüyorum. bu yaz yapılan yatırımlar son atımlık kurşunumuzdu. ülkenin durumu ortada iken transfer isterük diye yaygara koparmak artık anlamsız. elimizdeki isimleri parlatıp yüksek meblağlara elden çıkarabilirsek ne ala. belki bir süre daha atacak kurşunumuz olur bu sayede.

    ancak bunu da başaramazsak genç, yerli oyuncu havuzu oluşturup onlarla idare edeceğimiz bir döneme girmemiz gerekiyor. bireysel olarak, toplumsal olarak uçurumdan aşağıya yuvarlanıyoruz. hepimizin döviz bazlı getirisi çöktü. ev, araba almak veya ne bileyim yıl sonu gelse de yurtdışında tatile gideyim gibi hayaller buhar oldu. hele ki genç kuşağın telefon, tablet, bilgisayar alması bile çok uzaklarda, güzel bir serap. bizler bu şekilde yaşama dair beklentilerimizden, hayallerimizden tek tek vazgeçiyorsak galatasaray'a dair de hayallerime ara veriyorum.

    hayatta kalmak için yaşam mücadelesi verilecek bir periyota giriyoruz. abd'nin uygulamaya başlayacağı sıkılaştırma politikası devreye alındığında tüm bu olanlar fragmanmış diyeceksiniz. ülkede radikal değişiklikler yapılmazsa çok daha kötüsünü yaşayacağız ve böyle bir değişiklik olacağına da inanmıyorum. parasal bolluk döneminde biz bu felaketi yaşadık; bir de bunun sıkılaşması nasıl oluyor çok acı öğreneceğiz. o yüzden bu yılın tadını çıkaralım; sonrasında kerem, marcao vs. yüksek bonservis bedelleriyle elden çıkartabilirsek kulübü mali olarak çevirmeye çalışalım. dediğim gibi bundan sonrasında benim kulübümden tek beklentim; hayatta kalması, ayakta kalması, üç kuruşa bir baronun eline düşmemesi.
  • 544
    gündüzleri bitirip artık geceleri de ekonomi üstüne konuşma mesaisi yapan bir büyük ekonomistin raydan çıkardığı kur. yine her hevesten bir adım daha uzaklaştık “hamdolsun”. işin berbat tarafı telefonumu yenilemem, araca binmem, elektronik eşya almam deyip de geçemiyorsun üretim zincirini düşünce mercimeğinden, ununa, sıvı yağından, meyve suyuna kadar her şeye dahil artık dolar. “istikrar” kelimesini dillerine pelesenk edenler fiyat istikrarının üstünden geçtiler, kendimi bildim bileli 1₺ ve zamanına göre ona karşılık gelen meblalara satılan ekmeği bile 3₺ yaptılar. ekmeğin 3₺’ye satılacağına zaman yolculuğu yapsam inanmazdım.
  • 546
    özel sektörde idareciyim. eşim de aynı kurumda öğretmen. aynı zamanda kurumun hissedariyim. günde yaklaşık 10-11 saat civarında çalışıyoruz. yazın bir hafta tatilimiz var, az önce sömestir tatilinde 3-4 günlüğüne bir yerlere gezmeye gidelim diye konuşuyorduk. mardini gör.ek istiyoruz, hatay'da yaşıyoruz, hesaplıyoruz, kendi aracimizla gittiğimizde sadece yakıt paramız bile 1200 lira tutuyor. 4.45'lerden 8.30'lara geldi lpg birkaç ay içerisinde. otel fiyatları aynı şekilde uçmuş. yeme-icme, bir akşam bir restoranda şarap içme, kahvaltı, ören yerleri girişi, görünmeyen masraflar vs. falan derken üç günlük alelade bir gezinin bize masrafı 5-6 bin lira civarında. neden? çünkü dolar 14 lira oldu.

    bu ülkenin günde 10-11 saat çalışan iki öğretmeni olarak bir sömestir tatilinde 3 günlük şehir dışı seyahatine çıkamaz hale geldik. kipirdayamaz hale geldik. adım atamıyoruz. elimizden bir şey gelmiyor. yaşlı amcalar yaşlı teyzeler ve bir grup rantçı gençliğimizi çaldı. bari bizden sonrakilerin gençliği calinmasin.

    yazık bu ülkeye çok yazık..
  • 550
    16.12.2021 itibarıyla saat 10 olmadan 15 barajını da aşmış bulunuyoruz. hedef 2023'ten kasıt tarih değil dolar kuruymuş sanırım. saat 14:00'te türkiye cumhuriyeti merkez bankası'nın faiz kararı olacak. bütün bu koşullara rağmen faiz indirimine devam ederlerse, 2023 hedefine 2022 başı itibarıyla ulaşırız sanırım. bizimkiler inşallah sponsorluk gelirleri için sözleşme imzalandığı gibi fx swap, forward benzeri türev ürünler yaparak açık pozisyonlarını kapatmışlardır. yoksa oyuncu satmak filan da hikaye, komple altyapıyı izleri, bir iki milyon euro için de yurtdışına oyunu satmak zornda kalırız...
App Store'dan indirin Google Play'den alın