fenerbahçe'nin havasından suyundan çabuk kapmış, tam da fenerbahçeli kalitesinde bir karaktere sahip futbolcu. neden? önce biraz geçmişten gelelim:
- 2006'da
bir baba hindi tuncay, hani kadıköy'de bizi yendikten sonra tüm tribünleri tek tek gezip hindisini cimbom'a bindirdiğini sanan tuncay, hani denizli'de çimlerden kalkamayan, fazla değil 15 gün sonra haddini bilen
bir baba hindi tuncay.
- 2008'de
yengeç deivid, hani bize gol attıktan sonra yengeç gibi dans eden, sezon sonunda ise yengeci bir yerlerine kaçan
yengeç deivid.
- 2010, değişen yine bir şey yok, fazla değil bir hafta önce attığı golden sonra ağlamalı göndermesini yaptıktan sonra bugün o göndermesinin içinde boğulan
ağlayan baroni.
bu sezon
* kadıköy'de oynadığımız maçtan önce, tribünde takımımızı tribünlere çağırdıktan sonra, çok çabuk kaptığı fenerbahçeliliğiyle -ortada en ufak bir olay yokken- önce taraftarına giden arda'nın ayağına basan sonra da arda'yı iten ve olayların çıkmasına sebep olan baroni kişisi fenerbahçe'ye gerçekten çok yakışıyor. evet karakterinizde de, hazin sonlarınızda da değişen hiçbir şey yok.