• 1
    türk futbolseverinin ölçme değerlendirme yaparken standart sapması en yüksek kriteridir. takımın dizilimi, mevkilerin uyumu, saha içi yerleşimi, pas kalitesi, oyun hızı, taktik disiplin gibi bir çok parametre var aslında. ancak spot ışıkları genelde oyuncuların gündelik performansı üzerinde oluyor. ben asıl sorunumuzun bunların hiç biri olmadığını düşünüyorum zaten. asıl sorunu khalid boulahrouz gayet güzel yazmış aslında:
    "türk takımlarını pek sevmem. hollanda kulüplerinin türkiye'nin en iyi kulüplerinden korkmasına gerek olmadığını düşünüyorum. avrupa'da başarısız olmuş büyük futbolcuları transfer ederler ve büyük bir ismi olan teknik direktör alırlar. her yıl sürekli bir şeyleri değiştirirler. farklı oyuncular, farklı teknik direktörler... kesinlikle bir vizyonları yok. bu davranışlardan pek hoşlanmıyorum."
  • 3
    okan buruk bir dönem bunun üzerinden de eleştiriliyordu. futbolcular maç kazandırıyor diye bir algı vardı. duran toptan sayısız bir gol sayısına ulaşan adam takım oyununa bir şey yapamıyor gibi. zamanında taraftar duran toptan gol bulamıyoruz diye birbirini yiyordu şimdi göz görmüyor tabi.

    gelgelelim bireysel performans konusuna. avrupa'da bununla maç kazanmayan hoca bununla maç kazanmayan takım yok. guardiola da ancelotti de klopp da conte de buna çok ihtiyaç duyuyor. rodri ceza sahası dışından gol atıyor, benzema dünya kadar maç alıyor, de bruyne çatır çutur top oynuyor, lewandowski sahneye çıkıyor falan.

    dünyanın en komik olayı bireysel performansla maç kazanıyoruz diye yangın yapmak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın