dün sıkıntılı görünen maç
* sonunda yine bütün defoları ortaya çıkmış ve rahat giden maçların son 15-20 dakikası dışında pek kullanılmaması gereken oyuncu ve evet bunu daha birkaç ay önceki fenerbahçe maçını aklımda tutarak söylüyorum.
berkan kutlu anadolu takımlarında zaman zaman parlayabilecek bir futbolcudur o kadar. bu takımlarda tarihin herhangi bir anında, iyi teknik adam, iyi yönetim, kaliteli yabancılar, oturmuş bir oyun sırasında, doğru yerde doğru zamanda olan oyuncular vardır ve bir anda o takımda parlarlar. genelde performansları 1 hadi bilemedin 2 sene olur ve bu performansla da istanbul'un 3 büyük takımına ayak basarlar, çok değil 6 ay, en çok da 1 sene içinde aslında o hayali kurulan oyuncu olmadığı anlaşılır. son 30 yılda, 3 büyüklere böyle 200, galatasaray'a da 50 topçu gelmiştir herhalde. geneli
fenerbahçe'ye geliyor. berkan da bunlardan birisi.
berkan'ı her şeyi işleyen, rakibin artık maçı teslim ettiği bir maçta, ona kimse baskı yapmazken kullanabilirsin, zira berkan'ın gördüğü yere pas atmasında ya da topla baskı görmeden koşusunda bir sıkıntı yok (bir de olsa mıydı derseniz,
patrick van aanholt önü boşken topla düz koşamıyor, kullandığı 10 topun 8'ini 2 oyuncunun tam ortasına atıyordu), fakat rakipten bir direnç ve baskı gördüğü anda sizin için büyük bir dezavantaj oluyor. dün de kasımpaşa maçın sonunda istekli, dirençli, baskı yapan ve sert oynayan bir hale dönüştüğünde kafa toplarını alamadı, pas trafiğinde zorlandı ve yediği omuzlarda yıkıldı. berkan'ın zorlu bir maçta ilk 11'de çıkıp başarılı oynadığı maç fenerbahçe maçıydı ve yukarıdakilere "e kadıköy'den çıkmış adama da laf söylenmez" diyebilirsiniz, fakat o maçta sergio oliveira öyle bir top oynadı ki berkan'ın böyle bir adamı bozması bile imkansızdı. tek başına orta sahada dalga geçer gibi 3 kişiyi çalımlayıp kanata atak başlattı oliveira kaç kez. o maçta bütün diğer oyuncular aynı kalsa ve sadece oliveira yerine, mesela,
taylan antalyalı olsa, neler olurdu tahmin etmek zor değil.
bu yüzden kendisinin potansiyelini iyi analiz ederek ne gömmek ne yüceltmek gerektiğini düşünüyorum. unutmayın, 2017-18 sezonunun başında iç sahada rakipleri buldozer gibi ezen galatasaray'da
tolga ciğerci,
bafetimbi gomis'ten sonra en skorer oyuncuydu. tudor takımı iflas etmeye başlayınca neye dönüştüğünü biliyoruz.