1
2002'de aramızdan ayrılmış jeoloji-jeofizik mühendisi, ünlü deprem bilimci.
yurt dışında araştırmalar yaptıktan sonra itü'ye dönmüş, 17 ağustos gölcük depreminden sonraki açıklamalarıyla haklı bir üne kavuşmuştu bu adam. zira medyatik deprem bilimciler arasında kuzey anadolu fayh attı hakkında en donanımlı insan kendisiydi çünkü yanlış bilmiyorsam 20 yıla yakındır bu fay üzerinde çalışmaktaydı. öyle ki hat üzerindeki enerjiden dolayı yakın bir tarihte fayın doğusu veya batısında deprem olabileceğini söylemişti. ki 12 kasım düzce depremi yaşandı. halkı yakında gerçekleşecek bir tehlikeye karşı bu kadar isabetli bir şekilde uyarabilmek her bilim adamına nasip olmaz.
bizim için kendisinin ayrıca önemi fanatik bir galatasaraylı olmasıdır. biz yaşarken adında açık radyo'ya katılmış ancak aramızda olmayan insanların program kayıtlarından derlenmiş bir kitap var. 2 ocak 2000 yılında yayınlanan ıssız ada programında şu minvalde bir sözü var: "artık hiç bir şeye vaktim yok. kitap okuyamıyorum, müzik dinleyemiyorum, sezon ortası geldi ama galatasaray'ın bir tane maçına dahi gidemedim"
ayrıca bir kaç yazısında ve röportajında kalabalık insanlardan -örneğin depremde hayatını kaybedenlerden- bahsederken de ali sami yen örneği verir sürekli. "ali sami yen'i tamamen dolu düşünün. işte o kadar insanımızı bir anda kaybettik" gibi...
nur içinde yatsın.
yurt dışında araştırmalar yaptıktan sonra itü'ye dönmüş, 17 ağustos gölcük depreminden sonraki açıklamalarıyla haklı bir üne kavuşmuştu bu adam. zira medyatik deprem bilimciler arasında kuzey anadolu fayh attı hakkında en donanımlı insan kendisiydi çünkü yanlış bilmiyorsam 20 yıla yakındır bu fay üzerinde çalışmaktaydı. öyle ki hat üzerindeki enerjiden dolayı yakın bir tarihte fayın doğusu veya batısında deprem olabileceğini söylemişti. ki 12 kasım düzce depremi yaşandı. halkı yakında gerçekleşecek bir tehlikeye karşı bu kadar isabetli bir şekilde uyarabilmek her bilim adamına nasip olmaz.
bizim için kendisinin ayrıca önemi fanatik bir galatasaraylı olmasıdır. biz yaşarken adında açık radyo'ya katılmış ancak aramızda olmayan insanların program kayıtlarından derlenmiş bir kitap var. 2 ocak 2000 yılında yayınlanan ıssız ada programında şu minvalde bir sözü var: "artık hiç bir şeye vaktim yok. kitap okuyamıyorum, müzik dinleyemiyorum, sezon ortası geldi ama galatasaray'ın bir tane maçına dahi gidemedim"
ayrıca bir kaç yazısında ve röportajında kalabalık insanlardan -örneğin depremde hayatını kaybedenlerden- bahsederken de ali sami yen örneği verir sürekli. "ali sami yen'i tamamen dolu düşünün. işte o kadar insanımızı bir anda kaybettik" gibi...
nur içinde yatsın.