resim
Ali Akman
Takım:FCV Dender EH
Mevki:Santrfor
Yaş:22
Boy:1.73
Uyruk:Türkiye
  • 277
    henüz hiç bir şey başarmamış ama yüksek potensiyeli olan bir futbolcu.

    aslında transferi kimseyi üzmeden kolayca hallolabilirdi. çocuk genç olabilir ama büyükleri var, menejeri var. bursaspor ile sözleşme yenilerler. 31/05/2021 itibari ile geçerli olmak üzere fesih tazminatı olarak ben deyim 1 milyon avro siz deyin 500 bin euro yazılır. o tarihte çocuk istediği kulübe gider, bu para da bursaspor'un kasasına gider, arkadaşlarının ve hocalarının maaşı ödenirdi. bunu düşünmemeleri inandırıcı değil, bonservissiz gitmek maaş anlamında daha yüksek bedele imza atmasına fayda sağlamıştır ve bunu tercih etmiştir diye tahmin ediyorum.

    almanya'ya transferi ile ilgili merakım, madem bursaspor kadro dışı bıraktı, neden 1 mart tarihinde sözleşme feshi yapıp frankfurt'a şimdiden gitmesinin yolunu açtı. bazı yöneticilere sözler ya da el altından ödeme mi gitti?
  • 278
    kendi kariyeri için en doğrusunu yapmış futbolcudur. daha önceki örnekleri gibi, kulüp yöneticilerinin inadı yüzünden kaybolup gitmek yerine kendisini yukarıya atmak için bulduğu ilk fırsatı değerlendirmiştir. bursaspor çatısı altında gerçekleştirebileceği gelişimi zaten kısa sürede gerçekleştirmişken orada zaman kaybetmesi kendisi için pek mantıklı değildi. yolu açık olsun.
  • 280
    kendisine beddua eden bursaspor taraftarını haklı bulmuyorum ama anlayabiliyorum. empati yapmak gerekirse tuttuğum takımın transfer tahtası kapalıysa, kendisinin bonservisinden gelebilecek 2-3 milyon euro transfer tahtasını açmaya yetecek ve asıl önemlisi 3 dönem boyunca transfer tahtası açılamadığı takdirde seneye takımım -9 puanla lige başlayacaksa -ki açamadıkları için öyle olacak- ve bütün bunları tek başına ali akman transferiyle bertaraf edebilecek bir takımın taraftarı olsaydım ben de kendisine alınırdım. tabii ki takımımız o durumda değil ama mustafa kapıya bile sitem ettik gidiş şeklinden ötürü bir de düşünün takımımız üstteki sıkıntılarla uğraşsaydı nasıl yangına dönerdi mustafa kapı başlığı.

    he kendisi suçlu mudur? bence değil. yönetim suçlu mu? bence yine değil(en azından bu konu özelinde). çünkü adam sözleşme imzalamak istemedi bursasporla yönetimin de bu konu özelinde yapabileceği bir şey yok. takımların bu hale gelmesine sebep olan futbol ve kulüp yönetimlerinde aramak lazım suçluyu.
  • 281
    burada mustafa kapı avrupa'da forma giymek için sözleşme yenilemediğinde kendisine ateş püskürenlerin, ali'yi "kaçıp kurtulduğu" için övmesini çok anlamsız buluyorum. avrupa'da forma giymek isteyebilir. ben yurtdışı fırsatım olursa bunu kaçırmam şahsen fakat bu demek değil ki benimle iş yapanları satayım. kulüple ortada buluşabilir, iki tarafın da yararına olacak bir anlaşma yapabilirlerdi. bursaspor'un emekleri boşa gimiş oldu, sevinebilirsiniz. bursaspor şans vermese ali akman bugün buralarda olabilecek miydi? böyle gencecik futbolculara ülkemizde kaç takım şans veriyor? hem de tff 1. lig'de?
    önümüzde ozan kabak gibi bir örnek var. 7.5 milyon euro'ya çıkış maddesi vardı ama kulüple birlikte hareket etti ve 11 milyon euro kazandık. hem kendisi istediğini aldı hem de kulüp. ali akman'ın hareketi son derece yanlış, kimse "ama kaçtı, kurtuldu?" diyerek yapılan hareketi yumuşatmaya çalışmasın.

    avrupa'da başarılı olur umarım ve milli takım önemli bir oyuncu kazanır ama kaybeden bursaspor oldu. onlar adına üzüldüm.
  • 282
    artık sözün imza olma döneminde değiliz. kimse dürüst davranmıyor. yurt icinde almak istediğimiz oyuncular için kulüp yönetimlerin bize çıkardığı zorluklar ortada. iyi niyetin olmadığı , hatta bu tarz insanların hor görülüp küçümsediği bir coğrafyada kendi adına en iyisini yapmıştır. vefa duygusu varsa kendisinin gelişimine katkıda bulunan insanları unutmayacaktır .
  • 283
    valla kimse kusura bakmasın, doğrusunu yapmıştır. türk futboluna sercan yıldırım, volkan şen, serdar aziz yetiştirdi bursaspor kulübü. bu üç futbolcu da çıktığı dönemlerde birçok kulübün istediği, teklif yaptığı oyuncular. bunların üçüne de minimum 10 milyon euro fiyat biçip gitmelerine engel oldular. üçünün de futbol hayatı piç oldu. hani izin verseler bambaşka olurdu diyemem ama kendilerini geliştirmekte geç kaldılar.

    sırf bu örnekler sebebiyle bile fırsatını bulunca kaçıp gitmesine olağan bakıyorum. kendisini mustafa kapı ile kıyaslamak ise abesle iştigal. galatasaray hiçbir zaman, bu metin oktay bile olsa, futbolcusunun gitme isteğine karşın onu zorla kulüpte tutmaya çalışmamıştır. arda turan, ozan kabak gibi bilimum örneklerde de görebilirsiniz.

    edit: valla sonradan aklıma geldi, kendisine helal olsun. özellikle anadolu kulüplerine keşke herkes aynı şeyi yapsa da azıcık kendisini gösteren futbolcuya 10 milyon euro isteyip futbol hayatını ziyan etmekten vazgeçseler.
  • 284
    kendisine laf edecek taraftarın önce başındaki yöneticilere laf etmesi gerek. kulübün paralarını çarçur edenlere hiçbir şey söyleyemeyen bizler sırf transfer yapamadığımız için oynattığımız bir futbolcu parladığında hakettiğini ona veremezsek daha fazlasında gözümüz olmamalı.

    yurtdışına, çok iyi bir takıma giderek hayatının en güzel kararlarından birini aldığını düşünüyorum. genç futbolcuya değer verip onun önünü tıkamayan, beddua etmeyecek bir taraftar grubuyla muhatap olur inşallah bundan sonraki hayatında.

    ayrıca ona laf edenlerden çok daha fazla katkısı olmuştur takımına. asgari ücretle oynarken kazandırdığı maçlardan elde edilen geliri bonservis ücreti olarak algılayabilirler.
  • 285
    hiç de ah almayan futbolcu. bu profesyonel bi dünya arkadaşlar, şark kafasıyla düşünmek saçma. hangimiz olsa en ufak hatada yerin dibine gömülüp en ufak başarıda göklere çıkarıldığın bu dengesiz ülkenin futbol ikliminden ilk fırsatta kaçardı. daha sikindirik bi türkiye kupası maçı yüzünden marcao'ya kendi taraftarımız tarafından yapılanları biliyoruz.

    oyuncunun gitmesini istemiyorsan olanaklarını genişletip sırtını pek tutacaksın. ha buna durumun yoksa da çocuğun gitmesine ses çıkarmayacaksın. bizde de ribery vakası olmuştu mesela böyle.

    kimse anasının karnından galatasaraylı, bursasporlu ya da fbjk'li doğmuyor. bu adamlar yaptıkları katkıya karşılık bekler. senin durumun yoksa da basar gider, öyle kulübün evladıymış vefaymış zartmış zurtmuş tanımaz. şimdi evlat olan arda'nın geçmişte "galatasaray komik bir teklifle geldi" dediğini bilmiyor muyuz? neyse derinlere inmeyelim.

    en doğrusunu yapmış çocuk, ayhan akman'ın yeğeni. kariyerinde başarılar. mümkünse 35'ine kadar dönmesin bu ülkeye.
  • 287
    bir senelik sözleşme uzatıp serbest kalma bedelinide 1 milyon euro konsaydı iki tarafda üzülmezdi. bursa ali'nin memleketi. eninde sonunda dönüp geleceği yer. hem kendisine hem ailesine huzur vermezler. orda burda sataşan, laf atan... sanki kulübü 2.lige düşüren oymuş gibi. süperligde şampiyon olacaksın, üstüne ozan tufan, fernandao, serdar aziz, volkan şen, bakambu, enes, batalla, sercan, ndiaye.... 35-40 milyon euroluk oyuncu satacaksın buna rağmen batacaksın, yokluktan mecburen altyapı gençlerine sarılacaksın, suçluda 18 yaşındaki çocuk olacak.
  • 288
    1-) doğru yapmıştır.

    frankfurt'a giderken imza parası istemeyip, normal bir sözleşme imzaladıysa.

    2-) doğru yapmamıştır. (yanlış yapmıştır demiyorum.)

    frankfurt'a giderken menajerine ve kendisine "imza parası" adı altında para aldıysa.

    önünde daha en az 10-15 yıl kariyeri olan bir futbolcunun bu tarz tercihlerde bulunmasını nedense aklım almıyor. frankfurt çok doğru bir tercih olarak görülebilir kağıt üzerinde ama frankfurt'a gidiş şartları da çok önemli değil mi? frankfurt beklediğini alamazsa ve bonservis de ödemediği için enes gibi sağa sola kiralayıp durursa ne olacak?

    keşke 1-2 milyon euro'ya bize gelseydi. 10 milyon euroluk da bir çıkış maddesi koyardık, mustafa muhammed'le ortalığı kasıp kavurduktan sonra da istediği takımı kendisi seçerdi. frankfurt'ta futbolu daha da gelişecektir ama santrforlarda şans faktörü de çok ama çok önemli.
  • 289
    burada “profesyonel dünya” diye kanıksanan şey, götlek patronların altında inim inim inleyerek çalışıp onlara içlerinden çığır açacak küfürler savuran çalışanların maruz kaldıkları muameleler bütünü. yani bir çeşit genelev kültürü. “yapcak bişey yok.” düsturu. “hayat devam ediyor.” omurgasızlığı. yani tam da memleketin ırzına geçenlerin faydalandıkları kanıksamalar.

    bu veriler ışığında, ali akman eğer kulübü için son bir iyilik yapmamayı seçtiyse sağlık olsun (bursaspor, gençlerbirliği, altınordu gibi kulüpler bu iyilikleri şahsım nezdinde hak ederler ve hep en üst ligde yer almalılardır). söylenecek bir şey yok. en azından burada söylersem gg olur.

    buradaki, sözlükteki ortaklaşmış ve ezberleşmiş “toksik ortam” söylemi ise göz yaşartıcı cinsten. “beni bırak, sen kaç, kendini kurtar!” hey yavrum hey... ne fedakâr bir toplumuz.
  • 290
    futbolcuların profesyonelliği sorgulanmıyor ya da kendi hakları olarak görülüyorsa, taraftarların da amatör ruhla hareket etmesi yadırganmamalı. kaldı ki galatasaray altyapısında yetişmiş ya da yetişecek herhangi bir futbolcu eğer olur da galatasaray'a para kazandırmadan gidiyorsa, başarı dilemek zorunda değilim. benim gerçeğim galatasaray. ben o kazanınca mutlu oluyorum, kaybedince üzülüyorum. geri kalan kimse için de başarı dilemek istemem. umrumda da değiller zaten.

    bir bursasporlu da eğer kendisine başka bir yere hizmet ederken başarı dilemiyorsa kimse bir şey diyememeli. profesyonel davranmanın bazı sonuçları da olacaktır, amatör davranırken olacağı gibi. seçimler ve bunların bedelleri var.

    galatasaray altyapısından yetişip, galatasaray'a para kazandırmadan giden her sporcu benim için bitmiştir. ne yaparsa yapsın. başarısıyla da övünecek halim yok.

    sevgi kelebeği değilim ben. taraftarım. tarafım. tarafım da galatasaray. bazı bursalıların da bursaspor. o yüzden kimseyi sevmek, desteklemek zorunda değiller.

    kerem oynasın diye bekliyoruz sözlük ahalisi olarak, ya da ozan kabak ilk oynadığı zaman 'haydi aslanım' dedik hep beraber. semih kaya ilk maçına çıktığında da biz destekledik. yarın kerem aktürkoğlu biraz daha palazlanıp, avrupa'nın ilgisini üstüne çekerse ve de galatasaray'a kuruş kazandırmadan giderse (mesela yani) yine 'kaçıp, kurtardı kendini' mi diyeceksiniz?
  • 291
    transferi hayırlı olsun dediğim futbolcu.

    elbette ki profesyonel ortam. aldığı kararı enine boyuna düşünmüştür, bir şey diyemem. ama keşke göstermelik bir kontrat imzalayıp, bir iki milyonluk serbest kalma maddesi koydursaydı. onda ışık gören kulüp de illa ki bu paraları verirdi.

    mustafa kapı'ya ömer faruk beyaz'a falan hiç kızmadım mesela. onlar oldukları kulüpte forma şansı bulamaz, tecrübe kazanamazlardı. ee zaten doğru düzgün altyapı eğitimi de yok. yok olup gideceklerdi. adamlar da gitti haliyle. mantıklı bir iş yaptılar.

    ancak burada durum biraz farklı. sonuçta bursaspor senin önünü tıkamadı, bayağı bir forma şansı verdi. ciddi mali sıkıntılar içinde olan da bir kulüp. dediğim gibi, keşke, birkaç milyonluk çıkış maddesiyle birkaç sezonluk sözleşme yenileseydi. o kadar iyiysen o paraları da veren çıkardı. neyse, artık olan oldu. yolu açık olsun.
  • 292
    herhangi bir yanlışta bulunmamış potansiyelli ve akıllı forvet. öyle bir algı var ki sanki adam direnmiş para kazandırmayayım diye.böyle bir durumda karşı kulüp ile anlaşmaktan başka çaren yok. yahu güzide camia bursaspor elin almanına şark kurnazlığı yapıp üç büyükler tarifesi uygularsa almanlar da vermez tabi o paraları. oyuncuya sözleşme yeniletememişsin, devre arasında da saçma sapan fiyat çekip kaçırmışsın kulübü şimdi cezasını da sana borcunu sezon boyunca harika performans gostererek ödeyen ali’ye kesiyorsun. bazı arkadaşlar mustafa’yı örnek göstermiş ya da bize olursa böyle demezsiniz demiş. açın bakın mustafa hakkında da aynı şeyleri söyledim. kimse kızamaz dedim. çünkü yanlış bir şey yapmadı. herkesin hayalleri var. sen bu hayallerin önündeki bir engelsen karşı taraftan fedakarlık yapmasını bekleyemezsin. etik olmadığını düşünmüyorum da hadi bu çocukların yaptığı etik değil kulüplerin yaptığı etik mi?
  • 295
    bursaspor'un goz gore gore milli takima attigi kazigin oznesi olan futbolcu. forvet kitliginda euro 2021'de kadroda yer alabilirdi ali, temposunu, formunu her gecen hafta ileriye tasiyordu, istatistiklerine de yansiyordu. gencecik adami kendine daha parlak, daha stabil bir kariyer istedigi icin kadro disi biraktilar.

    bu oyuncuya en cok da kendilerinin ihtiyaci varken yaptilar bunu hem de. oyuncuya zarar vermek icin kendi takimlarina zarar vermeyi goze aldilar oyle de bir gozu donmusluk. su anda playoff mucadelesini takimin en golcu oyuncusundan yoksun surduruyorlar inat ugruna. forvetsiz milli takimi da cok onemli bir oyuncudan mahrum birakmis oldular.

    bir de kendini yetistiren kulube vefa borcu varmis falan filan. bursaspor batis halinde olmasa abuk subuk 35 yasinda topculari oynatiyorlardi ali'nin onunde milyonlar dokup. kimse kimseyi kandirmasin. sanki bu ulkedeki futbolu bilmiyoruz. bu biz yetistirdik diye ovunup vefa bekledikleri gencler anca 5 kurus para kalmadiginda akillara geliyor.
  • 296
    kendi şark kurnazlığının sonuçlarını yaşayan topçu.

    gideceğin zaten dünden belli. yetiştiren kulübün sana öyle şeyler katmış ki türkiye’nin en formda santrforlarından birisin. elini insafına koyarsın, birkaç yıl da olsa sözleşme uzatırsın, sene sonu kaybolur gidersin zaten avrupa’ya. her hâlükârda gidersin, ancak zaten çarkların zor döndüğü şu kulübe birkaç kuruş kazandır be çocuk.

    ama yok...

    bizdeki mal bu. yani toplum yapısı bu. ev alırsın, evin bir önceki sahibi şark kurnazıdır; eve ve alıcıya sorumsuzca davranır, araba alırsın, arabanın sahibi şark kurnazıdır; sadece kendini düşünür vs. burada da savunulur sonra ne de olsa. insanın içinden bsg diye çoğula doğru bağırmak geçiyor ama neyse.
  • 297
    bursaspor'dan, ardına bile bakmadan uzaklaşmış olması son dönemde bir genç oyuncunun aldığı en doğru ve mantıklı karardır.

    burası türkiye. oyunculara, özellikle de çıkış yapan genç futbolculara mal muamalesi yapılıyor. yarın ali koç çıkıp 3 milyon € ve yöneticilere bir takım vaatler sunar, ali akman'ı zorla ve baskıyla fenerbahçe'ye alabilirdi. veya bursaspor; işi açık artırmaya götürüp, şehrin işlek noktalarına koca koca afişlerle "ali akman'ı satmıyoruz" şovu yapıp ortamı kızıştırabilirdi.

    sosyal medya ve bursa cephesindeki "cüzi bir miktar serbest kalma maddesi koydursaydı", "kendisini yetiştiren kulübe vefasızlık yapmasaydı" şeklindeki görüşleri ise çok romantik ve gerçek dışı buluyorum. tekrar diyorum, burası türkiye. opsiyonlu sözleşmesi nedeniyle ceza alan oğulcan örneği de ortada, yukarıda bahsettiğim açık artırma durumları da. hakkın, hukukun olmadığını bilen genç oyuncu böyle işlere girmez. ardına bile bakmadan kaçar.

    arkasında bıraktığı kulüp ve taraftar görüşüne, ne kadar çirkinleştiklerine bakınca; haklı olduğu bir kez daha görülüyor zaten.
  • 298
    bursa’da yaşayan bir galatasaraylı olarak geçirdiği süreçte iki tarafın da suçlu olduğu futbolcudur. ali kendisini yetiştiren kulübe para kazandırmadığı için suçludur. neticede 1 milyon eur serbest kalma bedeli olan bir sözleşme imzalasa zaten onu isteyen avrupa kulübünün elinin kiri olan bir bedel olurdu. bursaspor tarafı da potansiyelli bir oyuncu ile son senesine girene kadar sözleşme yenilemediği için ve gitmeyi kesinleştirmiş olsa bile sene sonuna kadar faydalanmadığı için suçludur.
  • 300
    2020 yılının büyük çoğunluğunu yönetimi tarafından kendisine sözleşme teklifi gelmesini beklemiş, bırak sözleşmeyi; sözleşme görüşmesi için randevu bile alamamış futbolcudur. değere binince de o yönetime kapıyı kapatmıştır. iki tarafta kendisine göre haklı olabilir ancak futbolcunun gelişimini 6-7 yaşlarından itibaren dünyanın her yerinden takip eden avrupa kulüplerine gidenden çok, burnunun ucundaki değeri çok geç fark eden bursaspor yönetimi zannımca daha suçludur. bu sadece bursaspor özelinde değil maalesef türk futbolunda genel bir sorundur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın