425
insanımızın ekseriyeti için öyle ya da böyle, hatasıyla sevabıyla konu ülkedeki muhalefete gelince gözünün üstünde kaşın var olurken odakta bunlar olunca kaşlarının üstünde göz, burun ve ağız birlikte yer alsa "bir bildikleri vardır" deniyor maalesef. seçmen kitlesinden en fanatik galatasaraylısı da gelse, en dardaki emeklisi de gelse ülkedeki haksızlık, hukuksuzluk, darboğaz ve kalitesizliği bu yapıyla bağdaştırmıyor. pfdk'nın günler sonra sırf belli kitleler nezdinde popüler oldu diye aslı astarı belirsiz bir konu üzerinden sembolikleşen icardi'yi lekeleme gayretinin ülkedeki adaletin işleyişiyle hiç ilgisi yok mesela;
yahu dolar 31, euro 33.5 olmuş,
"toprak kaymasıyla hiç alakası olmayan" çed raporunu düzenleyen kişilerin yönetim kuruluna atandığı kanadalı madenci şirket 9 işçinin canına mal olup ülkeyi siyanüre boğmuş,
çorlu faciasında görevden alınan bölge sorumlusu tcdd'de daha yüksek mevkiye atanmış,
ucuzundan ağrı kesiciler biraz olsun derman arayan kanser hastalarına sahte etiketle orijinal diye kitlenip sgk'da vurgun yapılırken yayın yasağı konmuş,
ülkede orta sınıf yok edilmiş, işsizlik düşük gözüksün diye yüzlerce üniversite açılmış ve yeni iş gücü ezici çoğunlukla asgari ücrete mahkum edilmişken çok ciddi istihdam açlığı çeken fabrikalar varmışçasına nice göçmen kontrolsüzce ülkeye alınıp dağıtılmış, her türlü popülizme ve karşı eksende yabancı düşmanlığına zemin hazırlayacak rezil bir demografik ortam oluşmuş,
depremzede ailesine ev almak için sözleşmeli er olan vatandaşımız şehit düşünce 1 yıldır çadırda kalan ailesine ısıtıcılar yığılmış,
söz konusu depremin döneminde bakanlık göreviyle meşgul olan kişi çok iyi bir sınav verdiğini iddia edip ciddi deprem tehdidi altında bulunan istanbul'a belediye başkan adayı yapılmış...
bunlar dahi tamamen söz konusu hükümetle alakasızken, hatta başkanlık sisteminde bir çıkış arayan muhalefetin daha büyük sorumluluğundayken(!) pfdk, tff, mhk ne ola ki?
yahu dolar 31, euro 33.5 olmuş,
"toprak kaymasıyla hiç alakası olmayan" çed raporunu düzenleyen kişilerin yönetim kuruluna atandığı kanadalı madenci şirket 9 işçinin canına mal olup ülkeyi siyanüre boğmuş,
çorlu faciasında görevden alınan bölge sorumlusu tcdd'de daha yüksek mevkiye atanmış,
ucuzundan ağrı kesiciler biraz olsun derman arayan kanser hastalarına sahte etiketle orijinal diye kitlenip sgk'da vurgun yapılırken yayın yasağı konmuş,
ülkede orta sınıf yok edilmiş, işsizlik düşük gözüksün diye yüzlerce üniversite açılmış ve yeni iş gücü ezici çoğunlukla asgari ücrete mahkum edilmişken çok ciddi istihdam açlığı çeken fabrikalar varmışçasına nice göçmen kontrolsüzce ülkeye alınıp dağıtılmış, her türlü popülizme ve karşı eksende yabancı düşmanlığına zemin hazırlayacak rezil bir demografik ortam oluşmuş,
depremzede ailesine ev almak için sözleşmeli er olan vatandaşımız şehit düşünce 1 yıldır çadırda kalan ailesine ısıtıcılar yığılmış,
söz konusu depremin döneminde bakanlık göreviyle meşgul olan kişi çok iyi bir sınav verdiğini iddia edip ciddi deprem tehdidi altında bulunan istanbul'a belediye başkan adayı yapılmış...
bunlar dahi tamamen söz konusu hükümetle alakasızken, hatta başkanlık sisteminde bir çıkış arayan muhalefetin daha büyük sorumluluğundayken(!) pfdk, tff, mhk ne ola ki?
