96-00 jenerasyonundan sonra izlediğimiz en kaliteli galatasaray olduğunu düşündüğüm, ki bunu da ertesi sene avrupa başarılarıyla gösteren 11/12 kadromuza kiralık olarak katılmaya çok yaklaşıp, adeta son dakika dönen oyuncumuzdu. hala düşünüyorum; acaba devre arası giden
colin kazım ya da kanat olarak kullanamayıp ertesi sene sol bekte yararlandığımız
albert riera yerine,
keita geri gelse ve 09/10 performansından esintiler sunsa nasıl bir galatasaray olurdu? o takımda eksik tek şey böyle bir kanattı. kalede zaten
muslera.
melo -
selçuk hattı hem hücumda hem defansta etkiliydi,
baros -
elmander sonra da
necati ateş gayet iyi ileri partnerlerdi.
engin baytar dalağı zorlayana kadar koşuyor, topu iyi tutuyordu. sağ bek
eboue o sene cıvıtmamış, hem ofansta hem defansta acayip işler yapıyordu.
muslera dahil takımdaki her oyuncu gol atmıştı, o derece skorer bir takımdı. düşününsene;
keita bunlarla organize oynuyor. arkada
eboue önde
keita. rakiplerin faul oranı bile artardı ki; selçuk gibi tehlikeli bir silahı vardı galatasaray'ın. en başta; keita gibi hızlı ve güçlü bir adam bu güce eklenince rakiplerin sizin üstünüze gelmesi zorlaşır. rakipler burada oyunu kilitlemek isteyebilir; ki ertesi sene bu konuda biraz zorlanmış, sorunu da
sneijder ve
drogba transferleri çözmüştü. bence keita, kilitli takımları da çözme konusunda etkiliydi. yani; çok farklı ve komple bir kanattı.
keşke gelebilseydin be keita.