futbol bloglarında gezerken ferkettiğim bir blog:
http://taktikstrateji.blogspot.com/ blog sahibi
the glorious strategist. ve dikkatimi çeken bir yazı.
---
alinti ---
öğreneceksin keita. döve döve öğreteceğiz.
iki kişinin arasından ok gibi fırlayacaksın. çünkü yaptığın iş bu. tam geçerken çenene dirseği yiyeceksin. çünkü futbol burada böyle oynanır.
faul falan verilmeyecek. kartı zaten unut. yerde kalacaksın ve kıvranmaya başlayacaksın. oyun devam edecek. sonradan farkedilecek senin titreyerek kıvrandığın. çok seviyoruz ya futbolu, dönüp bakamıyoruz bu herif neden yerde yatıyor diye.
dilin soluk boruna kaçacak, kriz geçireceksin. sağlık ekibi 3 saat sonra gelecek. yine şanslısın ama, bu ülkede trafik kazasına ambulans 4 saatte gidiyor. öğreneceksin bunları.
ve bütün bunlar olurken futbolu çok seven seyirci yuhalayacak seni. ölüm tehlikesi geçirdiğin için yuhalanacaksın. alış bunlara.
---
alinti ---
sorular takıldı aklıma.
1- o sahada neden 4 hakem var. dördünü toplasan bir hakem eder mi? gözünün önünde cereyan etti o kasaplık ve sen devam ettiriyorsun maçı.
2- bu ülkede futbol-dışı sertliklere neden bu kadar müsamaha gösteriliyor? futbol neden bu kadar katlediliyor? oradaki herkes futbolun güzellikleri için orada değil mi?
3- rakibini sakatlayacak acımasız müdahaleler yapmaktan çekinmeyen hatta hayatına kasteden bu insan görünümlü yaratıklara neden forma verip sahaya koyarlar? bu futbol katillerine neden tepkisiz kalınır?
4- yerde nefes alamayan bir insan. kendini orada yatanın yerine koy. bir futbol takımı forması giyen kasap tarafından vahşice düşürülmüşsün. belki de ölümle burun burunasın. yaşam mücadelesi veriyorsun. sen kime yuh çekiyorsun ey seyirci? kendine mi, insanlığına mı?