istanbul harbiye'de bulunan; günümüzde lütfi kırdar uluslararası kongre ve sergi sarayı olarak hizmet veren, o dönemi yaşayan basketbolseverlerin ballandıra ballandıra anlattığı 5000 kişilik spor salonu.
2
maç izlemeye şahit olamadığım, ama anlatılanları ve yaşattığı atmosferi duyunca kahrolduğum yapı.
3
portatif tribünleri olan salon. tezahürat yapınca sallanırdı. sadece tek pota arkasında scoreboard vardı. ( her ikisinde de vardı ama sadece biri çalışırdı) eğer scoreboard'ın olduğu pota arkasındaysanız, skoru göremezdiniz. sadece ön sıradakiler görebilirdi. onlara sorulurdu " kaç kaç oldu" diye. skoru genelde 4 fark, 5 fark şeklinde takip ederdiniz mecburen. güzel sıcak bir ortamdı.
zangır zangır sallanan tahta tribünleriyle, her daim çalışmayan skorboard'uyla, bayraklı tribünü ile, yarı-yarıya efsanesiyle, maç boyu devam eden kontralarla, aşırı yağışta maç tatil ettiren çatısıyla akıllara kazınan; kendi kötü ruhu eşsiz salon. galatasaray basketbol seyircisi efsanesinin doğduğu yerdir.
salonları bok eden futbol seyircisi öncesi dönemlerin mabedi. istanbul'un göbeğinde yer alan, bir basketseverin rahatlıkla tüm haftasonunu harcayabileceği efsanevi mekan. yıkılması ile birlikte istanbul basket maçlarındaki seyirci ortalaması bakımından birçok şehrin gerisine düşmüştür; dönen büyük paralara, 7/24 medya gazlamasına ve takımların arkasındaki büyük kitlelere rağmen...
since prospero'dan gelen edit: yıkılmamış, kongre salonuna çevrilmiştir.