1
* *
taraftar olmak zor iştir. herkesin yapabileceği şey değildir kuşkusuz ancak nihayetinde bazı şeyler belli imkanlar dahilinde olan şeyler.
mesela kişi mesaisinden ayırıp deplasmanara gidiyor takımını her branşta takip eder ve peşinde koşturur bunlar güzeldir. ancak bu durum bazen öyle bir hal almaya başlar ki kişi kendini diğer taraftarlardan üstün görmeye başlar işte olay bundan sonra olmaya başlar.
elbette ki diğer taraftarlarda bu olayı bildikleri için maça giden kişiyi adeta bir ''ilah'' gibi görmeye ve gözlerinde olduğundan daha fazla büyütmeye başlar.
elbette ki maçlara gitmek deplasmanlara gitmek takdir edilesi , alkışlanası ve kolay olmayan bir davranıştır ancak ve ancak neticede ''senin benim gibi bir galatasaraylıdır.
kişiyi olduğundan daha fazla büyütmenin bir anlamı yoktur. elbetteki bazı taraftarları ayrı tutmakta yarar var. bütün zorluklara rağmen ''armanın peşinde koşturuyorlar'' onlar elbette ayrı bir yerlerdedirler. ancak sonuc itibarı ile ''senin benim gibi galatasaray'lı'' unutmamak gerek.
taraftar olmak zor iştir. herkesin yapabileceği şey değildir kuşkusuz ancak nihayetinde bazı şeyler belli imkanlar dahilinde olan şeyler.
mesela kişi mesaisinden ayırıp deplasmanara gidiyor takımını her branşta takip eder ve peşinde koşturur bunlar güzeldir. ancak bu durum bazen öyle bir hal almaya başlar ki kişi kendini diğer taraftarlardan üstün görmeye başlar işte olay bundan sonra olmaya başlar.
elbette ki diğer taraftarlarda bu olayı bildikleri için maça giden kişiyi adeta bir ''ilah'' gibi görmeye ve gözlerinde olduğundan daha fazla büyütmeye başlar.
elbette ki maçlara gitmek deplasmanlara gitmek takdir edilesi , alkışlanası ve kolay olmayan bir davranıştır ancak ve ancak neticede ''senin benim gibi bir galatasaraylıdır.
kişiyi olduğundan daha fazla büyütmenin bir anlamı yoktur. elbetteki bazı taraftarları ayrı tutmakta yarar var. bütün zorluklara rağmen ''armanın peşinde koşturuyorlar'' onlar elbette ayrı bir yerlerdedirler. ancak sonuc itibarı ile ''senin benim gibi galatasaray'lı'' unutmamak gerek.