galatasaray'ın yanı sıra
çorluspor,
gençlerbirliği,
ankaragücü,
bursaspor ve
beveren forması giymiş futbolcu. başarılı geçen gençlerbirliği macerasından sonra galatasaray'a transfer olmuştu. ilk dönemlerinde sık sık forma şansı bulsa ve formuyla
hakan ünsal'la
ergün penbe'yi kulübeye gönderse de kalıcı olamadı.
osman'ın galatasaray'daki son maçı kuşkusuz kendisinin hiçbir zaman hatırlamak istemeyeceği bir maçtır. 1999 - 2000 sezonunun ilk yarısında oynanan gençlerbirliği maçı öncesi fatih terim sıkıntılıdır.
hakan ünsal sakat,
ergün penbe yoğun maç temposunu kaldıramamakta, zaman zaman sol bekte denenen
ahmet yıldırım'sa aksamaktadır. fatih hoca bu tablo içerisinde aylardır oynatmadığı osman'ı maç kadrosuna alır. hatta maçın ikinci yarısında da ergün'ü çıkarıp osman'ı sahaya sürer. osman'ın sahaya girişi, maçı anlatan spiker
öztürk pekin'in "osman'ın kariyeri için son derece önemli bir an, bir dönüş noktası olabilir" sözleri hala aklımdadır.
hayatının en önemli fırsatlarından birini yakalamış osman'sa sahada dökülmektedir. o oyuna girmeden önce 1-0 olan skor, osman'ın da kötü oyununun etkisiyle 1-1'e gelir. fatih terim kenarda çıldırır. 45. dakikada oyuna aldığı osman'a sadece 30 dakika tahammül eder ve kendisini 75. dakikada oyundan alır. maç sonunda muhabirin sorduğu "osman'ı kötü olduğu için mi çıkardınız?" sorusuna da sinirli bir şekilde "hayır, iyi olduğu için çıkardım" şeklinde cevap verir imparator.
bu maç osman'ın galatasaray'daki son maçı olur. ligin devre arasında takımdan gönderilir. o galatasaray sezon sonunda bütün kupaları müzesine götüren ve uefa şampiyonluğunu kazanan galatasaray'dır. kim bilir, osman o şansı değerlendirebilse belki de bugün hakan ünsal ve ergün penbe'den herhangi birisinin yerine onu unutulmazların arasında kabul ediyorduk.