• 1
    ikon olmak sanırım efsane olmakla, başarılı olmakla, büyük sporcu olmakla ilişkili olabilir, ama bence bunlardan farklı bir şey.
    ekşi sözlük'te güzel bir tanımı var. ne demişler?
    ikon: bir varlığa soyut olarak yüklenen mana.

    yine güzel bir tanım vikipedi'de var ama okumamız yasal değil sanırım. büyük bir suç işleyerek bakalım ne denmiş ikon'a vikipedi'de: grafiksel arayüzlerde bir dosyayı, dizini veya uygulamayı temsil eden simge, resim, görüntü.
    önemli olan temsil etmek sanırım burada. yani ikonlar temsil ediyor diyebiliriz. ve anlamları biz insanlar inşa ediyoruz. kalem nesnesine kalem dememiz; k, a, l, e, m harflerini rastlantısal olarak yan yana getirmiş olmamızdan dolayıdır. yani o nesne bize bana kalem de demez. biz ona tarihsel süreçte kalem demişizdir. ona armut da diyebilirdik. eğer armut deseydik, armut denildiğinde aklımıza şu anki kalem nesnesi gelecekti. neyse, önemli olan temsil ve temsil edilen anlamları ve temsil eden ikonların anlamlarını bizler inşa ediyoruz.

    snooker'a baktığımızda "ikonik" oyuncu kimdir? ronnie o'sullivan. biraz yırtıklık, büyük yetenek, farklı oyun stili, kırıklık, karizma ve başarı var. iki tip ikonik sporcu kategorisi var zannımca. kupaları olanlar ve olmayanlar. ronnie kupaları olana giriyor. ronnie'den çok şampiyon olan snooker oyuncuları olsa da ikonik snooker oyuncusu ronnie'nin kariyeri dönemince ronnie idi. belki ilk bir kaç yılını dışarıda tutabiliriz.

    basketbol'a baktığımızda kupası olmayan* ikonik sporcular var. steve nash, allen iverson, tracy mcgrady, charles barkley... allen iverson ve tracy mcgrady özellikle büyük ikonlardı. allen'ın stili, tarzı, crossover'ları, küçük adamın büyük adamların içerisinde dansı bambaşkaydı. tracy'de de garip bir hava vardı. o doğal yeteneği, saniyeler içinde maç boyunca atılacak kadar sayılar atabilmesi, ayakkabıları hatta ve hatta o üzerinden hafifçe salınan forması... bu adamların kupaları yoktu ancak romantik sporseverlerin gönlünde ayrı bir yer bırakmış insanlardı. basketbol aşığı edebiyat sever 25 yaşından büyük birilerine allen iverson'u sorun mesela. çoğunlukla güzel şeyler anlatırlar. detaylarda dans ederler, keyifli de bir sohbet olur.

    tenis'e bakıyoruz. tenis'te izlediğim kadarıyla ikon olabilenler hep başarılı sporcular. agassi, djokovic, nadal, federer, serena, venus, maria, anna kournikova öyle veya böyle şampiyonlukları olan insanlar. belki anna kournikova bunların içinde tek efsane olmayanı. tenis'te çok ilerlememiş ülkelerin ikonları başarısız sanırım. bizdeki marsel ilhan gibi. daha bilinçli tenis izleyicileri daha derin yorumlar yapacaktır.

    boks söz konusuysa en büyük ikon sanırım rocky balboa. şaka bir yana, burada da ikonlar genellikle başarılı şampiyonlar.

    voleybol, hentbol gibi sporlar hakkında pek bilgim yok.

    özetle, ikonları ikon yapan şey efsaneleri efsane yapan şeylerden farklı.
    yani şöyle özetleyeyim.

    bir gün dağın kralı efsane lebron james'ı dağdan indirmek isteyecekler. bugün dağın kralını destekleyenler büyük ihtimalle o gün dağın yeni kralı olmak isteyenin ardında olacaklar.
    bir de iverson'ın, tracy'nin, abel xavier'in, steve nash'in ardındaki ufak ama dağılmaz birlikler olacak. tracy'nin sevenleri iverson'un sevenleriyle kadeh tokuşturacak, arada tartışacak, birbirinin hakkını genellikle teslim edecek ve atlarını kuzeye sürecekler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın