*

  • 1
    üç büyükler arasında yapılan ve müsabakalara deplasman takımlarının gelmesini ve olayların çıkmasını engellemeyi amaçlayan anlaşmadır. ancak gel gör ki türk insanının hayvanlığını dizginleyemediği bugün bir kez daha belli olmuştur. bu sıkıntı beşiktaş-galatasaray-fenerbahçe-trabzonspor-samsunspor-istanbulspor-adanaspor-eskişehirspor vs. bütün takımlar için geçerlidir. biz sözlüktekilere tahammül edemezken dışarıda bu holiganlardan bir sürü var. işte bu hayvanlıktır... bunu tetikleyen ise ultraslan-çarşı-genç fenerbahçeliler falan filan taraftar oluşumlarının abileri amcalarıdır...

    okumayın koçum hepiniz serseri olun tamam mı ? bir baltaya sap olamadığınız gibi iyi insanlarında canını yakın. allah hepinizin belasını versin ki renginiz farketmez benim için...

    edit: entry'i tamamladıktan sonra (bkz: #1111972) nolu entry'i gordum ve bir duzeltme yapmam lazım. bu işin cahillikle alakası yokmuş bu insanoğlunun doğuştan getirdiği öküzlüğü imiş...
  • 2
    kaldırılsın kaldırılmasına ama bu 2012 - 2013 sezonunun ortasında değil, sezonun ortasında baş vuru yapana ahlaksızsın denir. diğer büyük kulüpleri çiğnemiş sahterkarca yaklaşmış olursun. 16 aralık 2012 galatasaray fenerbahçe maçı için başvuru da bulunmak tüm taraftarlara hakarettir.

    bu duruma herkes karşı çıkmalı her platformda bu konuşulmalıdır.
  • 7
    --- alıntı ---
    türkiye futbol federasyonu (tff) başkanı yıldırım demirören, "hem federasyon, hem kulüpler birliği olarak önümüzdeki sezondan itibaren deplasman yasağının kalkması taraftarıyız" dedi.

    gençlik ve spor bakanlığı tarafından ankara'da düzenlenen "gençlik ve spor kulüpleri kanunu çalıştayı"na katılan demirören, çıkışta gazetecilere yaptığı açıklamada, çalıştayı düzenledikleri için gençlik ve spor bakanı suat kılıç ile spor genel müdürü mehmet baykan'a teşekkür etti.

    kamuoyunda söylenildiği gibi hazırlanmış bir yasanın üzerinde tartışma yapılmadığını belirten demirören, "burada kanunun hazırlanması tartışıldı. futbol kanununun ayrı olarak yapılaması lazım. burada da herkes hem fikir. biz federasyon olarak, kulüpler birliği olarak, genel müdürlük olarak bütün kulüplerin problemlerini dinleyerek, futbolun sorunlarını bilen kişiler olarak, ayrı bir kanun tasarısı hazırlayıp bakanlığımıza sunacağız" diye konuştu.

    bir gazetecinin, "bakan suat kılıç çalıştaydaki konuşmasında deplasman yasağından duyduğu rahatsızlığı belirtti. bu konuda siz neler söyleyeceksiniz-" sorusuna şu yanıtı verdi:

    "deplasman yasağı 1 senedir futbolda uygulanıyor ama bildiğim kadarıyla 4 senedir basketbolda uygulanıyor. bugünün bir problemi değil. basketbolun yanı sıra yine bildiğim kadarıyla voleybol maçlarında da uygulanıyor. genel bir problem. bu kulüplerin kendi arasında aldıkları bir karar. biz hem federasyon hem kulüpler birliği olarak önümüzdeki sezondan itibaren deplasman yasağının kalkması taraftarıyız. bu sadece futbolda değil, basketbolda, voleybolda 4-5 senedir uygulanan bir olay. sadece futbolla getirmeyelim her şeyi lütfen."

    --- alıntı ---

    sanırım 2013-2014 sezonunda kalkacak.
  • 9
    bazı takımını çok seven (!) taraftarların yıllarca yaşattığı o görüntülerden sonra devletin de güvenlik konusunda yetersiz kaldığını kabul etmesi sonucu maalesef ortaya çıkmış yasaktır. bu yasakta galatasaraylısının da fenerbahçelisinin de beşiktaşlısının da x takımlısının da günahı var. başka yerde adam yerine konmayan adamların o takımın adını kullanarak güç gösterisi yapmaya çalışması sonucu ortaya çıkan o saçma sapan görüntülerin sonucudur. yok bilmem ne reis yok bilmem ne başkan. bıdı da bıdı.
  • 12
    2013-2014 yılında derbi müsabakalarına rakip takım taraftarı alınmasına yönelik taslağın il güvenlik kurulu tarafından reddedildiği yönünde söylemler var. umarım doğru değildir.

    taraftarların ellerindeki en doğal hak yıllardır gaspediliyor resmen. işin en ilglinç yanı ise üç büyük takımın taraftar gruplarının hiçbirinin bu yasağa karşı somut bir girişimde bulunmaması.
  • 13
    sezonun son omuz omuzası diye çıkartılan zımbırtıda da söylemiştim, deplasman yasağında da söylüyorum. ikiside hayaldir. endüstriyel futbol adı altında oynanan bu oyun bu tip organizasyonlara müsade etmez, ettirmez. deplasman tabiki haktır ama bu şartlarda deplasman yasağı gerekmektedir. bugün deplasman yasağı kalksın, yine üzerimize lağım suları dökülecek, yine torpiller ve gaz bombaları atılacak, yine meşaleler ortalığın anasını ağlatacak. kalkmasına gerek yoktur varsın böyle kalsın. başkanlarımızın bile yan yana oturmayı kabul etmediği ortamda, eğitim düzeyinin ne olduğu belli olmayan insanların birlikte maç seyretmesi yada yakınlaşması imkansızdır.
    not: başkanların bu duruma gelmesinin sebebi aziz yıldırımdır. ünal aysalın sözlerini kesinlikle destekliyorum.
  • 14
    her alanda olduğu gibi "ben yaptım oldu" diye sunulan bir başka keyfi uygulama. bu ülke tonlarca keyfi uygulama gördü yıllardır. hiçbir dönem bu kadar sık keyfi uygulama olmadı ve böylesine tartışmaya kapalı bir dönem olmadı. hiçbir dönemde bu keyfi uygulamalara karşı bu kadar sessiz yorumsuz haber veren bir basın da olmadı. hale bak iki senedir deplasmana gidilemiyor. bunun bir kanunu da yok. il güvenlik kurulu diye bir yüce makam var. kafasına göre takılıyor. ben bu ülkenin güvenlik güçlerine vergi veriyorum paşam. eğer güvenliğimi sağlayamayacaksanız o koltuklardan inin.
  • 16
    kalkmamasi taraftari olduğum uygulamadir. birkaç örnekle nedenini açiklayacağim. gittiğim ilk deplasman şu nouma'nin kafa golünü atarken taffarel'in omzunun çikmasina sebep olduğu deplasmandi. delicesine yağmur yağiyordu ancak umursamiyorduk yağmuru tribün olarak. gelgelelim maçi 3-1 kaybettik ancak daha da önemlisi ben ortaköy'de oturan babaanneme, sirilsiklam bir biçimde gece saat 2'de gidebilmiştim ve nedeni tüm stada yağmurluk dağitirken deplasman tribününe gereken ilgiyi göstermemekle kalmayan beşiktaş'in maç bittikten sonra bizleri 2 saat tribünde oturtmasiydi. bir diğer zorlu deplasman diyebileceğim deplasmani 2 sezon önce oynanan bir bursaspor-fenerbahçe türkiye kupasi maçinda saraçoğlu'nda yaşadim. maç başlarinda bursali, beşiktaşli ve hatta fenerbahçeli arkadaşimla birlikte tribünde oldukça eğlendik. maça gitmemizdeki amacimiz da eğlenmekti zira, ancak tribünlerde yaşanan karşilikli gerginlikten biz de nasibimizi aldik. inanin, yanilmiyorsam o migros diye adlandirilan tribündeki hayvandan farksiz insanlar adeta kafeslerinden çikmak isteyen yabani birer maymun gibi demirleri kirmaya kalktilar ve güvenlik güçlerinin yoğun çabasi sonrasi ki bu çaba maçin bir 10 dakikasini kaçirmamiza sebep olan arada gerçekleşti, ancak rahata ermiştik. ve gittiğim bir diğer deplasmanda yaşadiklarimi da anlatmak istiyorum. kiz arkadaşimla birlikte yoğun çabalarda bulunmamiza rağmen ultraslan denen güruh yüzünden eskişehir deplasmanina rakip tribüne bilet bulamadik ve hatta eskişehir yolculuğumuz sirasinda dinlenme tesisinde karşilaştiğimiz ultraslan tayfasindan konuştuğum bir sucu efendi vardi ki bana reddedilemeyecek bir teklifle geldi ve bana henüz biletlerimiz gelmedi kardeş, gelirse kiz arkadaşinla sana uygun fiyata satariz dedi. ama ben zaten eskişehir'de yaşayan bir arkadaşima eskişehir tribününden iki bilet aldirmiştim ve teklifi reddettim. eminim o deplasman tribünündeki herkes ultraslan üyesiydi ve heyya heyya heyya heyya kafasindaydi. o ortama kiz arkadaşimla girmemin imkani yoktu. hoş, kiz arkadaşim olmasa da biletlerin ultraslan'a sağlandiği bir tribüne ben niye gideyim, ben bu deveyi niye güdeyim? ben para vermeden ya da ultraslan'a para ödeyerek neden deplasmanda takimimi seyredeyim? lig tv'ye versem o parayi daha mi kötü olur ya da?
    şimdi bu uygulamanin yanliş olduğuna inananlara soruyorum. cevabini siz verin. neden ben bu yapilanlara ve yaşatilanlara katlanayim?

    farkindayim, çok uç örnekler vermedim, ancak bu saydiklarim bile yetmez mi deplasmana gitmemeye? bence yeter. ama deplasman yasaği uygulamasina hak vermek için, kafasina pala yemek isteyenlere ya da kafasina isabet edecek bir gazoz şişesi yüzünden beyin kanamasi geçirmek isteyenlerin kararina saygi duyarim. kendilerine eyvallahim sonsuz.
  • 19
    deplasman yapmak güzel. özellikle de derbilerde kadıköy'e, inönü'ye çıkartma yapmak dünyanın en güzel şeyi. ama ben bu kararın kalkmamasına sevindim. tribünle uğraşanlar iyi bilir. kendi evinde oynadığın bir maçta, deplasman takımının tezahüratının televizyonda duyulmasının verdiği hüznün tarifi yoktur. dünyadaki en kötü şeyden daha kötüdür. gözünün önünde kız arkadaşını götürsünler, daha az üzülürsün. en azından kimi insanlar için öyle.

    benim son yıllarda en üzüldüğüm maç ne 6-0'lık fenerbahçe mağlubiyeti, ne de çok iyi oynayıp stoch'un golüyle yenildiğimiz arena'daki fenerbahçe maçı. beni son yıllarda en üzen maç 10 ocak 2012 tarihindeki galatasaray-adana demirspor maçı. halen aklıma geldikçe içim acır.

    o yüzden bu yasağın kalkmamasına şimdilik sevindim. stadımız halen oturmadı, yeni. deplasman tribünün konuşlandığı yer güney tribünü. güney tribünün acziyeti herkesin malumu. deplasman yapmayı ben de çok özledim ama en az 2-3 sene daha sürsün bu yasak. iyi oldu.
  • 21
    normal sartlarda zevktir deplasman. yolculugu, yemekleri, kol kola mac izlemesiyle; insanin omru boyunca unutamayacagi hatiradir. son yillarda deplasman deyince benim aklima icine isedigi siseyi asagi atip kucucuk bir cocugun kafatasini catlatan bir eskisehirspor taraftari, saracoglu'na girerken tukuruk yagmuruna tutulmamiz, yine antep deplasmaninda baya baya doner bicakli 15-16 yasinda veletlerin burnumuzun dibine gelmesi geliyor. eger bireysel anlamda net cezalar gelecek, bu adamlar birakin stada girmeyi, stadin yanina yaklastirilmayacaksa, cezalar hapsi icerecek kadar-doner bicakli adamin adam oldurmeye tesebbusten ceza almasi gibi- agir olursa kalksin deplasman yasagi. hicbir sey kesinlikle insan hayatindan daha degerli degil. aksini dusunenler icin soyle soyleyeyim; hicbirinizin ya da yakininizin basina asla gelmesin, benim basima geldi, fikrim o an degisti. burasi futbol guvenliginde hukuk ulkesi degil maalesef. kesinlikle hicbir sey insan hayatindan degerli degil.
  • 22
    kaldırılmamasını canı gönülden umduğum yasaktır.

    ''biz deplasmana gidiyoruz ama''cılara argüman imkanı olmasın. bir de güzel kardeşim senden bana bilet mi kalıyor ki deplasmana gideyim ? vallahi de billahi de bedava biletim gelse abdurrahim abim alturu çekse üstüne gitmezsem şerefsizim.

    deplasmana gitmiyorsam ortada dönen akıl almaz karaborsa rantına dahil olmak istemediğimden. deplasmana gitmiyorsam seninle aynı ortamı solumak istemediğimden. deplasmana gitmiyorsam senin kini nefreti sürdürme potansiyeline ortak olmak istemediğimden.

    biz biliyoruz o yasak kalksın diye niye bu kadar yırtıyorsun kendini. evime 10 dakika uzaklıkta ki şükrü saraçoğlu stadı galatasaray tribününe en ucuz 300 liraya girebildim ben bugüne kadar. bir daha 1 allah kuruşu verirsem allah belamı versin. yaş kemale erdi zevkimizi tadımızı aldık. sen git deplasmana. bir gün insan gibi gişe fiyatına biletimi alıp, aslanlar gibi deplasmana gitme imkanım olursa merak etme sararım sarı kırmızı atkımı boynuma kapışırım gerekirse yine kalamış'ın ara sokaklarında çubuklularla.

    deplasman yasağını gönülden destekliyorum. işsiz, güçsüz heriflere eğlence çıkacak diye millet birbirini kesip biçmesin, insanlar çoluk çocuğunun rızkını en fahiş fiyata satılan deplasman biletleri için harcamasın.

    yaşasın tam bağımsız galatasaray taraftarı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın