2002-03 Türkiye Kupası Çeyrek Final Maçı
20:00 Ali Sami Yen Stadyumu
1 - 2
  • 1
    2-1 kaybettiğimiz türkiye kupası maçıdır. bu sonuçla çeyrek finalde elenmiş olduk. son dakiklarda mondragon bile ataklara katıldığı, hatta mondragon un atağa kalktığı bir andan ceza sahası içinde kendisine faul yapıldığı gerekçesini ileri sürerek penaltı beklediği, batistanın son dakikada kırmızı kart gördüğü, spikerin bir ara malatasaray dediği, ümit karan ın çok güzel bir gol attığı maçtır.
  • 4
    o sene mart ayının soğukluk bakımından ocak ayından pek farkı yoktu. hatta penguen dergisinde bu durum; amerika-ırak savaşına da atıfta bulunularak, "kış kışlığını bush bushtluğunu yapıyor" şeklinde karikatürize edilmişti *. galatasaray taraftarı maç esnasında soğuktan donmamak için özcan deniz'in vizontele'deki şarkıya çok benzeyen şarkısını "cimbombomum sen çok yaşa" şeklinde uyarlamıştı. hatta galatasaray dergisi bu yeni ve hızlı tezahüratı söylerken sigara içenlerin zorlanacağını iddia etmişti.

    şimdi bi' söylemeye çalıştım da, hakikaten sigara içenler için zor. belki de o yüzden pek tutmadı.

    edit: daniel tozser olmasa ayakta uyuyorsunuz ayakta. 23 şubat 2003 galatasaray malatyaspor maçında olmuştu bahsettiklerim. kim bilecek diye yaptım böyle. hafıza dersinden sıfır veriyorum.
  • 6
    malatyaspor bu maçla o sezon bize ikinci defa çelme takmıştı. ilk yarıdaki maç malatya'da 2-2 bitmiş, ikinci maçta da karlı buzlu bir zeminde kalecilerinin topu elinden kaçırması sayesinde kazanmıştık. sonra kupada eşleştik ve sami yen'de yenildik. ertesi sezon olimpiyat'taki maç yine berabere bitmişti diye hatırlıyorum, ikinci fatih terim döneminde rizespor'la beraber başımıza bela olmuşlardı hakikaten.

    bu maçta ümit karan usta işi bir gol atmıştı, 5:00'da başlıyor: http://www.ligtv.com.tr/...aranin-golleri-26-50
  • 7
    son dakikalarinda abel xavier in gol bulması için ileride oynadigi ve 2-1 kaybettiğimiz kupa maçıdir. bu maçtan 4 gün sonra yine iç sahada oynayacağımız fenerbahçe maçından ötürü akıllar tribün olarak oradaydi. ilk golü yememizin ardından hemen yanımda duran ama daha önce hiç görmediğim( evet kapalı göbek öyleydi eskiden, ismen bilmeden de cismen herkes bilirdi birbirini) bir şahsa , bağırmamasindan dolayı kitlenmis ve golden sonra tacizkar bakışlarımızla rahatsız etmeye çalışmış, anlamasına rağmen uyuzluğundan hiç ödün vermemişti.

    bütün bunlar yetmezmiş gibi 2. golü yedikten sonra, bizimde duyabileceğimiz şekilde telefonundan" evet attık 2 yi, alırız maçı" şeklinde konuştuğunu duyunca hıncımı nereden çıkaracağımı artık biliyordum:) devre arasında "birader hem bağırmıyorsun, hem de 2. golü attık falan diye etrafa artistik yapıyorsun" dediğim anda bu arkadaş beni itti ve o sırada her taraftan kendisine yönelik bir akın oluştu. linç olmadı ama ilk 2 tokatı yedikten sonra o ana kadar oralarda olmayan bir hanımefendi, kapalının o karambol ve karmaşasını yarıp " durun vurmayın o benim nişanlım" diyip resmen kalkan oldu bahsettiğim şahsa. linç çok başlamdan bitmişti zira, rajona göre kadınının yanında erkeğıne, seni ne kadar provakede etse vurulmaz kavgaya girilmezdi. ilk başta itilmiş olmanın ve o karambolde bir de arada kalmamdan ötürü hıncımı alamamış, söz konusu hanımefendinin olaya müdahalesinden dolayı mevzu küçük tartışma ve onların başka yere geçmesi ile son bulmuştu(ya da biz öyle sanmıştık)

    maç ikinci yarıda 2-1 e gelmiş ama tur için yeterli skoru bulamadığımızdan elenmiştik. en baştada dediğim gibi aklımız haftasonu oynanacak fenerbahçe maçındaydı(6-0 ın rövanşı bir bakıma) maç sonunda
    maçlar esnasında kapalı göbekte değilde daha çok yan blokta duran, ama bizim üni kafa tayfada yer alan bir dostumuz(w olsun ismi) yanımıza geldi ve aramızda şu muhabbet geçtş;

    w: lecce oğlum devre arası tartıştığınız eleman bizim okuldanmış, yurdu aramış ve çoğunluğu fenerli olan bir ekip buraya geliyormuş.
    l(ben): yahu fener tribünü gelemiyor( haftasonu oynanacak fener maçı için fener tarafına bilet verilmemiş ve truva yapacakları konuşulmaya başlamıştı) bu bebeler kapalıya mı gelecekmiş? w git gözünü seveyim yemişler seni.

    bu konuşmayı tribünde tam göbekteki kapının yanında merdivenlerde yapıyor ve o sırada maç bittiğinden tribün yavaş yavaş boşaltılıyordu. üzerinden 1 dakika geçti veya geçmedi üzerinde herhangi sarı kırmızı ürün olmayan bir şahıs kapıdan tribüne girdi kafayı uzattı ve uzatması ile bizim w buna " lan kötü aile çocuğu fenerli ne işin var burada" diyip tekmeyi geçirdi.
    gerçekten gelmişlerdi.

    yaşamım boyunca çok büyük çoğunluğu galatasaray sebebi ile olan bir çok kavgaya giriştim. çok genç yaşlarımdan itibaren de dövüş sporlarına ilgi gösterip gittim ki hala gitmekteyim(bkz: krav maga/@lecce) deli, manyak, cesur, kahpe, akılsız çok kişi gördüm kavgalarda , dayak yediğim çok oldu(siz bir de karşı tarafı görün:)

    ama bu gelenler kadar cesur aptalını hiç görmedim. o günden sonra da görmedim. 4-5 kişilerdi ama gözü karalardı.kapalı da tam da yerine gelmişlerdi. sanırım 10 dakikaya yakın, gerek maç çıkışı olması gerek ise hangilerinin onlardan olduğu çok belli olmadığından mevzu sürdü. hatta şuan tv de yorumculuk yapan eski tribüncü aceto balsemico abimiz olayları yatıştırmak ve sebebini anlamak için çok uğraştı. tribünün büyüklerine olayın ne olduğu anlatmakta ve inandırmakta çok zorluk çektik. nihayetinde iki taraftan çevik kuvvet koridora girdi ve olaylar en azından tribün içinde bitti. gelen elemanlardan biri çok fena hırplandı diğerleri kaçtı bir tanesinden kendiliğinden teslim oldu :))

    çıkışta ise samiyen sokakta, kavganın sebebi olan elemanı yanında kız arkadaşı ile benim çok yakın bir dostuma durumu anlatmaya çalışırken uzaktan gördüm, iyice gözüm dönmüş şekilde yanlarına doğru gittiğimde, arkadaşımın onlara "olur böyle şeyler" dediğini duydum.
    " ulan nasıl olur böyle şeyler, tüm kapalı birbirine girdi, eleman fenerli getirdi kapalıya biz vurdurmaya manyak mısın sen hadi onu geçtim eleman malatyasporlu 2 .golden sonra makara yaptı bizimle" dedim.

    eleman o sırada lafa girdi, "hocam ben galatasaraylıyım, sizi de az çok biliyorum ama siz bana ilk golden sonra böyle ters laflar edince kendime yediremedim o yüzden böyle bir senaryo yazdım ikinci golden sonra da kafamdan uyguladım. devre arasında hırpalanınca da itü deki kuzeni aradım onlar da geldiler ama iş kontrolden baya çıktı sanırım" dedi.

    ben de kız arkadaşı/ nişanlısına dönüp " yenge al şunu git kurban olayım ne olur yalvarıyorum" diyip yolladık sokaktan.

    ekleme : elemanı o günden sonra bir çok defa gördüm maçlarda sanırım gerçekten galatasaraylıydı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın