1
finalinde dallas'ı 4-2 ile geçen miami heat'e tarihlerindeki ilk ve şu ana kadar tek nba şampiyonluğunu getiren playoff finalleridir.
2005-06 normal sezonunu doğu konferansı'nda detroit pistons 64 galibiyet ile zirvede tamamlarken ikinci 52-30 galibiyet sayısı ile miami heat oluyordu. detroit pistons ilk turda milwaukee'yi 4-1 ile; miami heat chicago'yu 4-2 ile; new jersey indiana'yı; cleveland cavs da washington'ı aynı skor (4-2) ile geçerek konferans yarı finaline ulaşıyordu.
detroit, cleveland karşısında 2-0 öne geçtikten sonra peşpeşe 3 maç kaybetmiş ve seride 3-2 geriye düşmüştü. önce quicken loans arena'da oynanan serinin 6.maçını 84-82 kazanmış ve seriyi de the palace'da oynanan 7. maçı 79-61 kazanarak noktalamıştı. diğer doğu konferansı yarı final serisinde ise miami heat, new jersey'i 4-1 ile geçiyordu. detroit - miami arasında oynanan doğu konferansı finalinde ise detroit, 5. maçı the palace'da 91-78 kazanarak seriyi 3-2'ye getirip umutlansa da 6. maçta shaq fırtınası esiyor ve 28 sayı, 16 ribaundluk performansı ile başrol oynayan shaq'ın yardımı ile miami 95-78 kazanarak nba finali'ne ulaşıyordu. bu maçta rip hamilton'ın 33 sayılık performansına destek veren arkadaşı çıkmayınca yenilgi de kaçınılmaz oluyordu.
batı konferansı'nda ise 7. maça uzayan seriyi lakers karşısında 4-3 ile kazanan phoenix oluyordu. phoenix; ilk turda denver'ı 4-1 ile geçen la clippers'ı yine 7. maç sonunda 4-3 ile geçerek konferans finaline ulaşmıştı. diğer konferans yarı final maçı ise sacremento'yu 4-2 ile geçen san antonio ile memphis 'i 4-0 ile süpüren dallas arasında oynanıyordu. saha avantajına sahip olan taraf konferans birincisi spurs idi fakat dirk nowitzki'nin üstün performansı sonrası seriyi 4-3 ile geçen dallas olmuştu. seride 4. maç sonunda 3-1 önde olan taraf dallas idi. spurs ise önce 5. maçı at&t center'da 98-97, sonra da 6. maçı american airlines'da 91-86 kazanarak seriyi 3-3'e getirmiş ve 7. maça taşımıştı. son maçta ise nowitzki 37 sayı ve 15 ribaundluk performansı ile uzatma sonrası dallas'ın 199-111 kazanmasını ve batı konferansı finaline çıkmasını sağlamıştı. konferans finalinde ise dallas, 7. maçlar sonrası 2 los angeles takımını eleyen phoenix'i 4-2 ile geçiyor ve nba finali'ne ulaşıyordu.
nba finali'nde ise udonis haslem ve shaq'ın getirdiği iticilikten dolayı desteklediğim takım dallas mavericks idi. uykusuz geçen gecelerde periyot ve devre aralarında odamdaki dolaba astığım basketbol potasına doğru ben de ''nowitzki tarzı'' atışlar yapıyordum. seride saha avantajına sahip taraf dallas idi. oyunu domine ettiği ilk 2 maç sonrası 90-80 ve 99-85'lik skorlar ile seride 2-0 öne geçen dallas; miami'nin sahasında oynanan 3 maçta 3 yenilgi alarak seride geriye düşüyordu. hemen parantez açmak gerekir ise bu 3 maçın ilkini 98-96'lık skor ile çok yakın farkla kaybetmiş, 3. maçı da uzatma sonrası 101-100 kaybetmişti. fakat ipler hala dallas'ın elinde idi, kendi sahasında oynanacak ve galibiyet alması durumunda şampiyonluğu getirecek 2 maç vardı. 6. maçta 95-92'lik galibiyet ile tarihindeki ilk şampiyonluğa ulaşan taraf ise miami heat oluyordu.
en değerli oyuncu ödülünü ise sonuna kadar hakeden isim dwyane wade sahip oluyordu. uzatma sonrası kazandıkları 5. maçta 43, son maçta ise 36 sayı atarken final serisinde ise 34.6 sayı ortalamasını yakalıyordu.
ekleme: miami - dallas serisinin 6. maçının son 25. saniyesi: http://www.youtube.com/watch?v=19xH1gNWxt4
ah be dampier, o topu elinden kaçırmasaydın. dallas gerçekten çok kötü hücum etti son topta.
2. ekleme: miami böylelikle 1969'da celtics ve 1977'de portland'dan sonra finallerde ilk 2 maçı kaybetmesine rağmen seriyi kazanan 3. takım olmuştu.
2005-06 normal sezonunu doğu konferansı'nda detroit pistons 64 galibiyet ile zirvede tamamlarken ikinci 52-30 galibiyet sayısı ile miami heat oluyordu. detroit pistons ilk turda milwaukee'yi 4-1 ile; miami heat chicago'yu 4-2 ile; new jersey indiana'yı; cleveland cavs da washington'ı aynı skor (4-2) ile geçerek konferans yarı finaline ulaşıyordu.
detroit, cleveland karşısında 2-0 öne geçtikten sonra peşpeşe 3 maç kaybetmiş ve seride 3-2 geriye düşmüştü. önce quicken loans arena'da oynanan serinin 6.maçını 84-82 kazanmış ve seriyi de the palace'da oynanan 7. maçı 79-61 kazanarak noktalamıştı. diğer doğu konferansı yarı final serisinde ise miami heat, new jersey'i 4-1 ile geçiyordu. detroit - miami arasında oynanan doğu konferansı finalinde ise detroit, 5. maçı the palace'da 91-78 kazanarak seriyi 3-2'ye getirip umutlansa da 6. maçta shaq fırtınası esiyor ve 28 sayı, 16 ribaundluk performansı ile başrol oynayan shaq'ın yardımı ile miami 95-78 kazanarak nba finali'ne ulaşıyordu. bu maçta rip hamilton'ın 33 sayılık performansına destek veren arkadaşı çıkmayınca yenilgi de kaçınılmaz oluyordu.
batı konferansı'nda ise 7. maça uzayan seriyi lakers karşısında 4-3 ile kazanan phoenix oluyordu. phoenix; ilk turda denver'ı 4-1 ile geçen la clippers'ı yine 7. maç sonunda 4-3 ile geçerek konferans finaline ulaşmıştı. diğer konferans yarı final maçı ise sacremento'yu 4-2 ile geçen san antonio ile memphis 'i 4-0 ile süpüren dallas arasında oynanıyordu. saha avantajına sahip olan taraf konferans birincisi spurs idi fakat dirk nowitzki'nin üstün performansı sonrası seriyi 4-3 ile geçen dallas olmuştu. seride 4. maç sonunda 3-1 önde olan taraf dallas idi. spurs ise önce 5. maçı at&t center'da 98-97, sonra da 6. maçı american airlines'da 91-86 kazanarak seriyi 3-3'e getirmiş ve 7. maça taşımıştı. son maçta ise nowitzki 37 sayı ve 15 ribaundluk performansı ile uzatma sonrası dallas'ın 199-111 kazanmasını ve batı konferansı finaline çıkmasını sağlamıştı. konferans finalinde ise dallas, 7. maçlar sonrası 2 los angeles takımını eleyen phoenix'i 4-2 ile geçiyor ve nba finali'ne ulaşıyordu.
nba finali'nde ise udonis haslem ve shaq'ın getirdiği iticilikten dolayı desteklediğim takım dallas mavericks idi. uykusuz geçen gecelerde periyot ve devre aralarında odamdaki dolaba astığım basketbol potasına doğru ben de ''nowitzki tarzı'' atışlar yapıyordum. seride saha avantajına sahip taraf dallas idi. oyunu domine ettiği ilk 2 maç sonrası 90-80 ve 99-85'lik skorlar ile seride 2-0 öne geçen dallas; miami'nin sahasında oynanan 3 maçta 3 yenilgi alarak seride geriye düşüyordu. hemen parantez açmak gerekir ise bu 3 maçın ilkini 98-96'lık skor ile çok yakın farkla kaybetmiş, 3. maçı da uzatma sonrası 101-100 kaybetmişti. fakat ipler hala dallas'ın elinde idi, kendi sahasında oynanacak ve galibiyet alması durumunda şampiyonluğu getirecek 2 maç vardı. 6. maçta 95-92'lik galibiyet ile tarihindeki ilk şampiyonluğa ulaşan taraf ise miami heat oluyordu.
en değerli oyuncu ödülünü ise sonuna kadar hakeden isim dwyane wade sahip oluyordu. uzatma sonrası kazandıkları 5. maçta 43, son maçta ise 36 sayı atarken final serisinde ise 34.6 sayı ortalamasını yakalıyordu.
ekleme: miami - dallas serisinin 6. maçının son 25. saniyesi: http://www.youtube.com/watch?v=19xH1gNWxt4
ah be dampier, o topu elinden kaçırmasaydın. dallas gerçekten çok kötü hücum etti son topta.
2. ekleme: miami böylelikle 1969'da celtics ve 1977'de portland'dan sonra finallerde ilk 2 maçı kaybetmesine rağmen seriyi kazanan 3. takım olmuştu.