41
bana soracak olursanız; ki sorduğunuzu varsayıyorum, odum'ın beşiktaş milangaz'a gelmesiyle kevin love'ın plaj voleybolu oynaması arasındaki göze çarpan en büyük fark, odom'ın lokavt süresince daha iyi bildiği bir işi yapacak olması.
deron williams için de aynı şey geçerli bana göre. yani elbette ki bu oyuncular müthiş katkı sağlayacaktır beşiktaş milangaz'a da, 2 ve 3 numarada hiç nba patentli oyuncusu yok beşiktaş'ın. oraya da alıversinler 2 oyuncu, olsun bitsin. ergin ataman fenerbahçe ülker maçından sonra diyor ki; "artık basketbolda beşiktaş da var" doğru, var da; seneye basketbolun neresinde olacak beşiktaş? yani sen nba oyuncularıyla ivme kazanmaya çalışan bir takımsın. seneye lokavt bitince ne yapacaksın? bu sefer küba voleybol liginde lokavt olmasını ve sonra da voleybolda bir yerlere gelmeyi mi düşüneceksin? olmaz ya; seneye de bu lokavt bitmedi. şimdi elinde olan oyuncuların yine seninle anlaşacağını mı zannediyorsun? deron williams'a kaç eurochallange maçı daha oynatacaksın? en sonunda bu oyuncularla euroleague'i kazandın diyelim, euroleague'i kazanmak bu işin üst noktası olduğuna ve oradan alacağın para çok üst düzey olmadığına göre, bu oyuncularla yaptığın bir senelik şovun maddi külfetini nereden çıkaracaksın?
ben böyle sistemsizlik görmedim; savunulduğunu hiç görmedim arkadaş. bir yerde ferrari pilotuna da değil, uzay mekiği kullanıcısına "abi aksaray yolu çok sıkıntılı be, beni arabayla oraya kadar atsana senin şoförlüğün iyidir." demek gibi bir şey bu. e aksaray'dan dönerken ne olacak? orası allah kerim. haksız mıyım yani ey şu sözlüğün basketbol bilen yazarları? hayır, beşiktaş alsın, gözüm yok. böbürlensinler de. yıllarca futbolun içinde olup da quaresma'yı aldıktan sonra kendilerini türkiye'nin en güçlü futbol takımı zanneden bir kitlenin basketbolda yapılan lokavt transferleriyle kendilerini avrupa takımı, eurochallenge'ı da basketbolun şampiyonlar ligi zannetmesini yadırgamam. ama iş dönüp dolaşıp bizim taraftarın taleplerine dokunuyor. ulan ortada dönen isim de dwight howard, "dwight howard'ı takımımda istemem" diye ahkam kesemezsin ki. keşke şu takımda bir dwight howard bir de budinger panpam olsa. ama nba'den lokavt süresince getirilen oyuncularda bir denge unsuru olmalı diye düşünüyorum. hele ki bizim gibi kazı kazan usulü değil, kazıya kazıya şimdiki konumuna gelmiş ve önünde daha kazıyacak çok yolu olan takımlarda...
ben bu sistemsizliği futbolda maç içinde mağlup giden takımın defanstan oyuncu alıp forvet sokarak günü kurtarmaya fakat sistemi göz ardı etmesine benzetiyorum. bence galatasaray'ın odom gibi oyuncuları alacak lüksü olmadığı için geleceği beşiktaş'tan daha parlak. zaza pachulia transferi ayrı, zaza bizim gibi takımlar için biçilmiş kaftan. tıpkı sefolosha'nın fenerbahçe'de önemli işler yapması gibi, zaza pachulia da galatasaray'da çok çok önemli işlere imza atacaktır. ama odom, deron williams, rose, bosh farklı kategorinin adamları. bu arada tabii ki gasol gibi bir oyuncu da barcelona'ya giderse barcelona beşiktaş'ın odom transferinden çok daha büyük iş yapmış olur. çünkü barcelona zaten belli bir standardın üzerine çıkmış bir takım.
sonuç olarak, beşiktaş nba'den kimi getirirse getirsin, türkiye'deki basketbol mücadelesi anadolu efes, fenerbahçe ve galatasaray arasında geçmektedir. ergin ataman'ın dediği gibi, beşiktaş bu sene bu transferlerle basketbolda var olacaktır, lig mücadelesinde çok kilit bir role sahip olacaktır; ama lokavt bittiği anda taraftarlarının da içine düşeceği boşlukla desteği azaltmasının ardından büyük bir düşüşe geçecektir.
ilk uzun basketbol yazımdı, şimdi kaan kural düşünsün.
deron williams için de aynı şey geçerli bana göre. yani elbette ki bu oyuncular müthiş katkı sağlayacaktır beşiktaş milangaz'a da, 2 ve 3 numarada hiç nba patentli oyuncusu yok beşiktaş'ın. oraya da alıversinler 2 oyuncu, olsun bitsin. ergin ataman fenerbahçe ülker maçından sonra diyor ki; "artık basketbolda beşiktaş da var" doğru, var da; seneye basketbolun neresinde olacak beşiktaş? yani sen nba oyuncularıyla ivme kazanmaya çalışan bir takımsın. seneye lokavt bitince ne yapacaksın? bu sefer küba voleybol liginde lokavt olmasını ve sonra da voleybolda bir yerlere gelmeyi mi düşüneceksin? olmaz ya; seneye de bu lokavt bitmedi. şimdi elinde olan oyuncuların yine seninle anlaşacağını mı zannediyorsun? deron williams'a kaç eurochallange maçı daha oynatacaksın? en sonunda bu oyuncularla euroleague'i kazandın diyelim, euroleague'i kazanmak bu işin üst noktası olduğuna ve oradan alacağın para çok üst düzey olmadığına göre, bu oyuncularla yaptığın bir senelik şovun maddi külfetini nereden çıkaracaksın?
ben böyle sistemsizlik görmedim; savunulduğunu hiç görmedim arkadaş. bir yerde ferrari pilotuna da değil, uzay mekiği kullanıcısına "abi aksaray yolu çok sıkıntılı be, beni arabayla oraya kadar atsana senin şoförlüğün iyidir." demek gibi bir şey bu. e aksaray'dan dönerken ne olacak? orası allah kerim. haksız mıyım yani ey şu sözlüğün basketbol bilen yazarları? hayır, beşiktaş alsın, gözüm yok. böbürlensinler de. yıllarca futbolun içinde olup da quaresma'yı aldıktan sonra kendilerini türkiye'nin en güçlü futbol takımı zanneden bir kitlenin basketbolda yapılan lokavt transferleriyle kendilerini avrupa takımı, eurochallenge'ı da basketbolun şampiyonlar ligi zannetmesini yadırgamam. ama iş dönüp dolaşıp bizim taraftarın taleplerine dokunuyor. ulan ortada dönen isim de dwight howard, "dwight howard'ı takımımda istemem" diye ahkam kesemezsin ki. keşke şu takımda bir dwight howard bir de budinger panpam olsa. ama nba'den lokavt süresince getirilen oyuncularda bir denge unsuru olmalı diye düşünüyorum. hele ki bizim gibi kazı kazan usulü değil, kazıya kazıya şimdiki konumuna gelmiş ve önünde daha kazıyacak çok yolu olan takımlarda...
ben bu sistemsizliği futbolda maç içinde mağlup giden takımın defanstan oyuncu alıp forvet sokarak günü kurtarmaya fakat sistemi göz ardı etmesine benzetiyorum. bence galatasaray'ın odom gibi oyuncuları alacak lüksü olmadığı için geleceği beşiktaş'tan daha parlak. zaza pachulia transferi ayrı, zaza bizim gibi takımlar için biçilmiş kaftan. tıpkı sefolosha'nın fenerbahçe'de önemli işler yapması gibi, zaza pachulia da galatasaray'da çok çok önemli işlere imza atacaktır. ama odom, deron williams, rose, bosh farklı kategorinin adamları. bu arada tabii ki gasol gibi bir oyuncu da barcelona'ya giderse barcelona beşiktaş'ın odom transferinden çok daha büyük iş yapmış olur. çünkü barcelona zaten belli bir standardın üzerine çıkmış bir takım.
sonuç olarak, beşiktaş nba'den kimi getirirse getirsin, türkiye'deki basketbol mücadelesi anadolu efes, fenerbahçe ve galatasaray arasında geçmektedir. ergin ataman'ın dediği gibi, beşiktaş bu sene bu transferlerle basketbolda var olacaktır, lig mücadelesinde çok kilit bir role sahip olacaktır; ama lokavt bittiği anda taraftarlarının da içine düşeceği boşlukla desteği azaltmasının ardından büyük bir düşüşe geçecektir.
ilk uzun basketbol yazımdı, şimdi kaan kural düşünsün.