17:00 İnönü Stadyumu
3 - 4
  • 1
    tarihten sayfalar serisinin başlangıcını 1949-1950 sezonunun sonuyla yapalım ve sezon sonu ülkemize bir seyahat düzenleyen ingiliz takımı sunderland'i konuk edelim. sunderland'in gelişine geçmeden önce şu ilginç hikayeyi not düşmekte yarar var. biliyorsunuz türkiye ligi 1959 yılında başladı. 1949-1950 sezonu diye bahsettiğim lig ise milli küme adında yapıldı. 3 büyük şehrin yani istanbul, ankara ve izmir'in büyük takımlarının oluşturduğu grupta fenerbahçe, galatasaray, beşiktaş, vefa, ankara demirspor, gençlerbirliği, göztepe ve altay takımları yer aldı. sezon sonunda 35'şer puanlı fenerbahçe ve galatasaray'dan averajı daha iyi olan fenerbahçe şampiyon oldu. hikayeyi daha önce duyanlar olabilir, duymayanlar için tekrarlayalım. 7 mayıs 1950'de fenerbahçe göztepe'yi 4-2 mağlup eder. son maçtaki rakipleri altay'dır ve 4-0'lık bir galibiyete ihtiyaçları vardır. ne hikmettir ki maç tam da 4-0 biter! 4. golün son saniyede geldiği söylenir. ama çeşitli kaynaklardan farklı farklı bilgiler gelse de o son saniyenin maça eklenen 14 dakikanın son saniyesi olduğu açıktır. bundan yaklaşık 60 sene önce meydana gelen bu olaydan geriye yalnızca fenerbahçe'nin şampiyon olduğu bilgisi kalır tabiiki.

    tarih 12 mayıs 1950, milliyet gazetesi. milli küme bu şekilde sonuçlandıktan sonra ingiliz takımı sunderland, türkiye'ye maç yapmak üzere gelir. haber ilk sayfadan şu şekilde duyurulur. o dönem için büyük bir olaydır bu. ne kadar önemli bir olay olduğunu hakem klübü reisi nuri bosut'un kaleminden anlamak mümkün. özellikle ilk sözleri hakikaten ilginç. sunderland'li futbolcuların gerçek performanslarını göstermeleri için gol başına prim verilmesini öneriyor nuri bosut. düşünün artık duyulan hayranlığın ne kadar büyük olduğunu. sözlerine günümüzde de devam eden bir durumla devam ediyor. rakip futbolcular ve hakem aleyhine yapılan tezahüratların lig maçlarında yalnızca bizi ilgilendireceğini ama bu maçlarda uluslararası bir konu haline geleceğini, bu nedenle dikkat edilmesi gerektiğini söylüyor. bu sözlerini de 1949'daki charlton maçlarında yaşanan olaylara dayandırıyor. yazının tamamını şurada bulabilirsiniz. 13 mayıs günü çıkan gazetede de sunderlandlilerin türk futbolu hakkında hiçbir bilgileri olmadığını, yalnızca charlton gibi daha önce türkiye'ye gelip maç yapan takımlardan bazı bilgiler edindiklerini öğreniyoruz.

    14 mayıs 1950, milliyet gazetesi. sunderland ilk maçını beşiktaş ile yapar ve sahadan 3-0'lık galibiyet ile ayrılır. manşette sunderland'in daha önce ülkemize gelen takımlardan daha iyi oyun oynadığı belirtilir. o günkü gazetenin ilk sayfası şurada, spor sayfası ise şurada. 17 mayıs 1950, milliyet gazetesi. sunderland ikinci maçını genç milli takımımıza karşı yapar. maçı yine ingiliz takımı kazanır, bu kez 2-1'lik skorla. o günkü milliyet gazetesinin ilk sayfasına şuradan, spor sayfasına ise şuradan ulaşabilirsiniz.

    ve sıra sunderland-galatasaray maçına gelir. 19 mayıs 1950, milliyet gazetesi'nde "sunderland yarın g.saray ile oynuyor" manşeti yer alır. maçın hakemi de sulhi garan olarak açıklanır. 20 mayıs 1950, milliyet gazetesi. maç günü manşetinde bütün yükün galatasaraylı muzaffer'in omuzlarında olduğu yazılır. galatasaray'ın kadrosu ise şu şekilde duyurulur; turgay, naci, istepan, musa, muzaffer, doğan, isfendiyar, muhtar, reha, gündüz ve bülent. 21 mayıs 1950 milliyet gazetesi, sunderland dün galatasarayı 4-3 yendi manşetiyle çıkar. 2-0 öne geçen galatasaray skoru koruyamaz ve 4-3 mağlup olur. futbol budur başlığıyla yayınlanan köşe yazısı hakem sulhi garan'ın kaleminden çıkmıştır. sulhi garan, sunderlandli idarecilerin ve ingiliz futbol federasyonu üyelerinin galatasaray'ın oyunu hakkında "cidden fevkalade muvakkaf oldular" yorumunu yaptıklarını aktarır. hayatındaki en keyifli maç olduğundan bahseder. yazının tamamı şurada.

    24 mayıs 1950, milliyet gazetesi. sunderland'in bu maç gezisinden sonra nuri bosut genel bir değerlendirme yapar. ingiliz futboluna dair övgü dolu sözleri devam eder. sahaya fişek gibi çıkıp sonradan sönmektense, tabii adımlarla yürüyüp gelerek, icap ettiği zaman koştuklarını yazar. maç öncesi yaptıkları ısınma hareketlerini dahi övmeyi ihmal etmez. övdüğü diğer konular nefes kabiliyetleri, oyun sistemleri, müdaafa sistemleri ve hakeme olan itaatleridir. yazının tamamını o günkü gazete küpüründen okumak için şuraya buyrun.

    maç öncesi;
    http://img218.imageshack.us/...18/3857/99445471.png

    maç sonras;
    http://img218.imageshack.us/f/17607773.png/

    kaynak: http://muharrembelge.blogspot.com/...hten-sayfalar-1.html
App Store'dan indirin Google Play'den alın