2
40-60 yaş aralığı tam olarak örtüşmemiş. metin abi (1966 1967 sezonu) başlarken galatasaray yönetimi tarafından itilip kakılmaya başlanmış olup bu nedenle futbolu bırakana kadar geçen üç sezonu, genellikle kadro dışı ve cezalı olarak tamamlamıştır. 1969 yılında futbolu bırakmasının ve ardından alkolik olmasının nedeni galatasaray yönetimi tarafından layık görüldüğü muameledir.
yani ben metin abi'yi sahada son olarak gördüğümde 10 yaşında filanmışım. tam olarak hatırlıyormusun diye soran olursa, hatırladığım metin abi'den çok dayım ve arkadaşlarının arasındaki kadro dışı bırakılan veya cezalı olup kadroya giremeyen "metin oktay"ın muhabbeti ve maçlarda sözü edilen "metin" mevzusu ile son sezonunda gol kralı olması dışında bir metin oktay enstantanesi yazamamışız hafızaya. zaten o yaştaki bir çocuğun hafızasından ne olacaksa. maçlardan kalan anılarım ise daha çok dayım veya arkadaşı olan ayılardan birisinin, beni omuzlarına alıp hoplayıp zıplayarak "hörölööö hörölööö" diye bağırıp çağırmaları ve bana sucuk ekmek ısmarlamaları.
o yıllara ilişkin tam olarak hatırladığım iki üç şey var zaten. birincisi; dayımla 1965 yılında ali sami yen'e ilk gelişimiz ve ali sami yen'in dış duvarı, sonra yukarıda anlattığım metin oktay'ın kadro dışı ve cezalı olması mevzuları, sucuk ekmek olayı, bir de komşu ciğercinin kızını evcilik oynamak için kömürlüğe indirdiğimde anneme yakalınınca yediğim bi araba sopa.
ben bu kadarını hatırlayabiliyorken. 40 yaşındakilerin görebilmesi veya hatırlayabilmesi imkansız.
ancak futbolu bıraktıktan sonra yazar olarak vefat edene kadar geçen süre kast ediliyorsa, onu 1980 doğumlular da hatırlar zaten.
yani ben metin abi'yi sahada son olarak gördüğümde 10 yaşında filanmışım. tam olarak hatırlıyormusun diye soran olursa, hatırladığım metin abi'den çok dayım ve arkadaşlarının arasındaki kadro dışı bırakılan veya cezalı olup kadroya giremeyen "metin oktay"ın muhabbeti ve maçlarda sözü edilen "metin" mevzusu ile son sezonunda gol kralı olması dışında bir metin oktay enstantanesi yazamamışız hafızaya. zaten o yaştaki bir çocuğun hafızasından ne olacaksa. maçlardan kalan anılarım ise daha çok dayım veya arkadaşı olan ayılardan birisinin, beni omuzlarına alıp hoplayıp zıplayarak "hörölööö hörölööö" diye bağırıp çağırmaları ve bana sucuk ekmek ısmarlamaları.
o yıllara ilişkin tam olarak hatırladığım iki üç şey var zaten. birincisi; dayımla 1965 yılında ali sami yen'e ilk gelişimiz ve ali sami yen'in dış duvarı, sonra yukarıda anlattığım metin oktay'ın kadro dışı ve cezalı olması mevzuları, sucuk ekmek olayı, bir de komşu ciğercinin kızını evcilik oynamak için kömürlüğe indirdiğimde anneme yakalınınca yediğim bi araba sopa.
ben bu kadarını hatırlayabiliyorken. 40 yaşındakilerin görebilmesi veya hatırlayabilmesi imkansız.
ancak futbolu bıraktıktan sonra yazar olarak vefat edene kadar geçen süre kast ediliyorsa, onu 1980 doğumlular da hatırlar zaten.
