21
şu an için gerçekleşmesi imkansız olan durum. ütopya kelimesinin tam karşılığı.
3. fatih terim döneminin başında, şayet hocayla 5 sene devam edersek ve yönetim ile uyumlu bir şekilde oluşturulacak düzgün bir yapılanma ile şampiyonlar ligi finalinin mümkün olduğunu düşünüyordum. nitekim tahmin ettiğimin de ötesinde erken bir zamanda, ikinci sezonda çeyrek finale çıkma başarısını gösterdik. fakat sonrasında yaşadığımız çözülme hepimizin malumu. önce 2. tura geriledik, ardından averaj takımı olduk, akabinde uefa 3. turunda iç saha maçına 8 savunma oyuncusuyla çıkma rezaleti gibi durumlar, men cezası ve en nihayetinde östersunds faciasına kadar istikrarlı bir çöküşe yelken açtık.
şimdi yeniden ve daha çok güven veren bir fatih terim dönemi, türkiye ligi şampiyonluğu ve şampiyonlar ligi’ne* doğrudan katılım var önümüzde. insanlar, hocamızın da gösterdiği hedef doğrultusunda şampiyonlar ligi şampiyonluğunu dillendiriyor. bu özgüven ve gerçek manada vizyon bizim için gerekli. fakat önümüzde çok ama çok çetrefilli bir yol var.
öncelikle şampiyonlar ligi gediklisi olma durumumuz sekteye uğradı. 2004-2012 arasında da bu kısır döngüye girmiştik. 2006’daki başarısız katılım dışında buraların takımı olduğunu unutmuştuk. şimdi katılım olarak daha kısa süreli ara vermiş de olsak alışkanlığımızı unuttuğumuz bir gerçek. öncelikli hedefimiz şampiyonlar ligi katılımımızı sürekli hale getirmek olmalı. türkiye ligi’ni şampiyonlar ligi yolunda bir araç olarak gördüğümüz dönemlere geri dönmemiz lazım. ardından sabırla ve emin adımlarla kızıl elmamıza odaklanmamız lazım.
son altı ayda bu uzun ve meşakkatli yolun temel taşlarını büyük bir gayret ve emekle döşedik. önce bizi şu an bu hedefe yeryüzünde ulaştırabilecek tek teknik adamı geri getirdik. ardından bu vizyonla alakası dahi olmayan habis uru uzaklaştırdık. türlü oyunlar, ülkemize özgü işgüzarlıklarla dolu sezonda ipi önde göğüsledik ve finalde habis uru kökünden söküp attırdık. florya emin ellerde. piramidin tepesi bizim istediğimiz ekibin hakimiyetinde. bundan sonra bize düşen, tıpkı bu sezon* içerisinde olduğu gibi sonuna kadar takımın ve hoca’nın arkasında durmak. illa ki çalkantılı dönemlerimiz olacak ama özellikle son altı aydır sergilediğimiz duruşu devam ettirmemiz önemli.
allah’tan galatasaray namına en büyük iki dileğim, öncelikle liseci zihniyetten kurtulmamız ve ardından şampiyonlar ligi kupasını bu ülkeye getirmek. eğer bir gün o kupa bu topraklara gelecekse bunu yapmaya en yakın kulüp olduğumuz futbolla az çok ilgilenen herkesin malumu.
allah yardımcımız olsun!
3. fatih terim döneminin başında, şayet hocayla 5 sene devam edersek ve yönetim ile uyumlu bir şekilde oluşturulacak düzgün bir yapılanma ile şampiyonlar ligi finalinin mümkün olduğunu düşünüyordum. nitekim tahmin ettiğimin de ötesinde erken bir zamanda, ikinci sezonda çeyrek finale çıkma başarısını gösterdik. fakat sonrasında yaşadığımız çözülme hepimizin malumu. önce 2. tura geriledik, ardından averaj takımı olduk, akabinde uefa 3. turunda iç saha maçına 8 savunma oyuncusuyla çıkma rezaleti gibi durumlar, men cezası ve en nihayetinde östersunds faciasına kadar istikrarlı bir çöküşe yelken açtık.
şimdi yeniden ve daha çok güven veren bir fatih terim dönemi, türkiye ligi şampiyonluğu ve şampiyonlar ligi’ne* doğrudan katılım var önümüzde. insanlar, hocamızın da gösterdiği hedef doğrultusunda şampiyonlar ligi şampiyonluğunu dillendiriyor. bu özgüven ve gerçek manada vizyon bizim için gerekli. fakat önümüzde çok ama çok çetrefilli bir yol var.
öncelikle şampiyonlar ligi gediklisi olma durumumuz sekteye uğradı. 2004-2012 arasında da bu kısır döngüye girmiştik. 2006’daki başarısız katılım dışında buraların takımı olduğunu unutmuştuk. şimdi katılım olarak daha kısa süreli ara vermiş de olsak alışkanlığımızı unuttuğumuz bir gerçek. öncelikli hedefimiz şampiyonlar ligi katılımımızı sürekli hale getirmek olmalı. türkiye ligi’ni şampiyonlar ligi yolunda bir araç olarak gördüğümüz dönemlere geri dönmemiz lazım. ardından sabırla ve emin adımlarla kızıl elmamıza odaklanmamız lazım.
son altı ayda bu uzun ve meşakkatli yolun temel taşlarını büyük bir gayret ve emekle döşedik. önce bizi şu an bu hedefe yeryüzünde ulaştırabilecek tek teknik adamı geri getirdik. ardından bu vizyonla alakası dahi olmayan habis uru uzaklaştırdık. türlü oyunlar, ülkemize özgü işgüzarlıklarla dolu sezonda ipi önde göğüsledik ve finalde habis uru kökünden söküp attırdık. florya emin ellerde. piramidin tepesi bizim istediğimiz ekibin hakimiyetinde. bundan sonra bize düşen, tıpkı bu sezon* içerisinde olduğu gibi sonuna kadar takımın ve hoca’nın arkasında durmak. illa ki çalkantılı dönemlerimiz olacak ama özellikle son altı aydır sergilediğimiz duruşu devam ettirmemiz önemli.
allah’tan galatasaray namına en büyük iki dileğim, öncelikle liseci zihniyetten kurtulmamız ve ardından şampiyonlar ligi kupasını bu ülkeye getirmek. eğer bir gün o kupa bu topraklara gelecekse bunu yapmaya en yakın kulüp olduğumuz futbolla az çok ilgilenen herkesin malumu.
allah yardımcımız olsun!
