320
tipik fevri türk insanı profiline sahiptir. hatta o kadar fevri ve düşüncesiz davranırlar ki bazen, anlam veremezsiniz yaptıklarına.
"haklıyken haksız duruma düşmek" sözünün vücut bulmuş halidir kendileri.
yıllardır, takımları önde de olsa, geride de olsa 61. dakika şovu yapar bu arkadaşlar.
sahaya maddeler atılır, balonlar uçurulur.
hani kimse de bakmaz, "ula bizim uşaklar atağa kalkayi..." diyen çıkmaz mesela koskoca tribünden.
kendi takımlarının ataklarını çok kesmişlikleri vardır. çok tempo düşürmüşlükleri vardır aleyhlerine...
10 mart 2014 trabzonspor fenerbahçe maçı bunun en belirgin örneklerinden biridir.
öfkelerini, sinirlerini ve yer yer haklı olduklarını anlamama rağmen, takımları 1-0 geride iken oyunu baltalamalarına anlam veremem.
koskoca tribünden bir kişi bile düşünmez mi arkadaş, "maç tatil olursa 3-0 verecekler, maçı kazanma şansımız kalmayacak" diye...
net söyleyeyim, düşünmezler.
bugün açıklanan* kararı haberlerde dinlerken, gazeteden okurken ne hissedecekler acaba?
"ula haçan iyi iş yapmişuz" mu diyecekler, yoksa "kafamıza siçayum" mu?
birader, senin şampiyonluğu yedi bu herifler. şike ile, katakulli ile sana o kupayı verdirmediler. dünya alem senin haklı olduğunu biliyordu.
ama sen ne yaptın? daha sahanda psikolojik baskı kurmayı bırak, geriye düşmüş takımını ateşlemek yerine sahaya ses bombası attın.
aynı boku, bizim burak yılmaz'a da yapmıştın.
ne geçti eline?
onlarca saha kapatma cezaları, para cezaları, puan kayıpları...
psikolojik savaş, 6 nisan 2014 galatasaray fenerbahçe maçındaki gibi olur. biraz izle de ders al...
o siren tribünde öter, sahada akıllı oyuncuların rakibin çirkef futbolcularına oynar...
senin yaptığın gibi değil yani güzel kardeşim.
ve unutma, bu yıl fenerbahçe şampiyon olursa, hani o en nefret ettiğin takım olan fenerbahçe, baş sebeplerinden biri sensin...
öyle bir periyotta, öyle bir kritik haftada, adamları hiç yormadan 3 puan hediye ettin ya...
bu saatten sonra, sakın "kupa, kupa" diye ağlama.
geçti o devir senin için...
"haklıyken haksız duruma düşmek" sözünün vücut bulmuş halidir kendileri.
yıllardır, takımları önde de olsa, geride de olsa 61. dakika şovu yapar bu arkadaşlar.
sahaya maddeler atılır, balonlar uçurulur.
hani kimse de bakmaz, "ula bizim uşaklar atağa kalkayi..." diyen çıkmaz mesela koskoca tribünden.
kendi takımlarının ataklarını çok kesmişlikleri vardır. çok tempo düşürmüşlükleri vardır aleyhlerine...
10 mart 2014 trabzonspor fenerbahçe maçı bunun en belirgin örneklerinden biridir.
öfkelerini, sinirlerini ve yer yer haklı olduklarını anlamama rağmen, takımları 1-0 geride iken oyunu baltalamalarına anlam veremem.
koskoca tribünden bir kişi bile düşünmez mi arkadaş, "maç tatil olursa 3-0 verecekler, maçı kazanma şansımız kalmayacak" diye...
net söyleyeyim, düşünmezler.
bugün açıklanan* kararı haberlerde dinlerken, gazeteden okurken ne hissedecekler acaba?
"ula haçan iyi iş yapmişuz" mu diyecekler, yoksa "kafamıza siçayum" mu?
birader, senin şampiyonluğu yedi bu herifler. şike ile, katakulli ile sana o kupayı verdirmediler. dünya alem senin haklı olduğunu biliyordu.
ama sen ne yaptın? daha sahanda psikolojik baskı kurmayı bırak, geriye düşmüş takımını ateşlemek yerine sahaya ses bombası attın.
aynı boku, bizim burak yılmaz'a da yapmıştın.
ne geçti eline?
onlarca saha kapatma cezaları, para cezaları, puan kayıpları...
psikolojik savaş, 6 nisan 2014 galatasaray fenerbahçe maçındaki gibi olur. biraz izle de ders al...
o siren tribünde öter, sahada akıllı oyuncuların rakibin çirkef futbolcularına oynar...
senin yaptığın gibi değil yani güzel kardeşim.
ve unutma, bu yıl fenerbahçe şampiyon olursa, hani o en nefret ettiğin takım olan fenerbahçe, baş sebeplerinden biri sensin...
öyle bir periyotta, öyle bir kritik haftada, adamları hiç yormadan 3 puan hediye ettin ya...
bu saatten sonra, sakın "kupa, kupa" diye ağlama.
geçti o devir senin için...