255
ülke olarak nispeten iyi ekonomik durum, covid belası yok, kutuplaşmalar yok, ülke göç ile istila altına alınmamış, döviz makul seviyelerde…
galatasaray olarak şampiyonlar liginde çeyrek final oynamışız, şampiyonluk maçına çıkıyoruz, sahada drogba, sneijder, burak, selçuk, muslera, melo, hamit, eboue, riera var, kenarda terim, protokolden takımını izleyen ünal aysal, önümüzde ki sene şampiyonlar liginde nereye kadar gideriz diye yapılan düşünceler…
basketbol takımının başında ergin ataman, 23 sene sonra gelen şampiyonluk, sahada arrroyo, domercant, macvan, ender var, abdi ipekçi henüz yıkılmamış, euroleague’de final-four’un kapısından dönmüşüz…
şöyle bir bakıyorum da 5 mayıs 2013 tarihi hakikaten en son mutlu olduğumuz zamanlar olabilir. sivasspor maçından sonra juventus zaferi, dördüncü yıldız, eurocup şampiyonluğu, kadıköy galibiyetleri, gomis’li şampiyonluk, 8 puan farkı kapatdığımız şampiyonluk gibi zaferler yine yaşadık. ama hepsinde anlık sevinçler yaşandı. sivasspor maçının oynandığı gün gibi geleceğimizden emin kararlı bir şekilde değildik. neredeyse derdimiz tasımız yoktu.
juventus’u elediğimiz zaman fener’den 10 puan fark yemiştik. dördüncü yıldız’ı aldıktan sonra 1 ay geçmeden yine kaosa sürüklendik. kadıköy galibiyetleri zaman şampiyonluk yoktu. şampiyon olduğumuz zamanlar avrupa başarımız ve istikarımız yoktu.
şöyle keşke bugüne ışınlansak, selçuk golden sonra elleri açıp kulübeye koşsa, eboue maç sonu mikrofonu eline alıp sahaya dalsa, drogba soyunma odasında afrika dansı yapsa. burak dany’nin çocuğunu kupanın içine koyup gezdirse. gerçekten o günleri çok özledim. ve bir daha öyle mutluluklar yaşayacağımızı düşünmüyorum. ne ülke eskisi gibi olacak, ne de galatasaray…
galatasaray olarak şampiyonlar liginde çeyrek final oynamışız, şampiyonluk maçına çıkıyoruz, sahada drogba, sneijder, burak, selçuk, muslera, melo, hamit, eboue, riera var, kenarda terim, protokolden takımını izleyen ünal aysal, önümüzde ki sene şampiyonlar liginde nereye kadar gideriz diye yapılan düşünceler…
basketbol takımının başında ergin ataman, 23 sene sonra gelen şampiyonluk, sahada arrroyo, domercant, macvan, ender var, abdi ipekçi henüz yıkılmamış, euroleague’de final-four’un kapısından dönmüşüz…
şöyle bir bakıyorum da 5 mayıs 2013 tarihi hakikaten en son mutlu olduğumuz zamanlar olabilir. sivasspor maçından sonra juventus zaferi, dördüncü yıldız, eurocup şampiyonluğu, kadıköy galibiyetleri, gomis’li şampiyonluk, 8 puan farkı kapatdığımız şampiyonluk gibi zaferler yine yaşadık. ama hepsinde anlık sevinçler yaşandı. sivasspor maçının oynandığı gün gibi geleceğimizden emin kararlı bir şekilde değildik. neredeyse derdimiz tasımız yoktu.
juventus’u elediğimiz zaman fener’den 10 puan fark yemiştik. dördüncü yıldız’ı aldıktan sonra 1 ay geçmeden yine kaosa sürüklendik. kadıköy galibiyetleri zaman şampiyonluk yoktu. şampiyon olduğumuz zamanlar avrupa başarımız ve istikarımız yoktu.
şöyle keşke bugüne ışınlansak, selçuk golden sonra elleri açıp kulübeye koşsa, eboue maç sonu mikrofonu eline alıp sahaya dalsa, drogba soyunma odasında afrika dansı yapsa. burak dany’nin çocuğunu kupanın içine koyup gezdirse. gerçekten o günleri çok özledim. ve bir daha öyle mutluluklar yaşayacağımızı düşünmüyorum. ne ülke eskisi gibi olacak, ne de galatasaray…