sevdiğimiz, saydığımız bir sistem. takımı bu dizilişle sahada görmek mutluluk da verir. ama;
hala teşhisi yanlış yerde arıyor insanlar. bu takımın ne taktik, ne de sistem
birincil sorunu. bu takımın esas problemi güç ve dayanaklılık. allah aşkına şunu görün artık.
takım pres yapamıyor.
takım alan daraltamıyor.
takım ilerde çoğalamıyor.
takım rakibe fazlaca boş alan bırakıyor.
takım top kazanamıyor.
takım yeterince hızlı pas yapamıyor.
takım yeterince hızlı pas yapmak için boş adam da bulamıyor.
sizce bütün bunları sebebi sistem, taktik vs mi? yoksa sahada mobil olmayan, koşmayan, mücadele etmeyen bir takımın olması mı? şu yukarda saydıklarımdan bir tanesini de diyin ki koşmadan fa yapabilirsin. ama ben size tamamını sistemden bağımsız sadece koşarak ve mücadele ederek gerçekleşebileceğini anlatabilirim.
galatasaray futbol takımı mücadele gücü düşük futbolculardan kurulu bir takım. isıran, basan, didişen oyuncumuz yok. 2 stoper dışında sahipsiz toplar dışında kaptığımız top yok neredeyse. sabaha kadar anlatsam bitmez bu dertler.
bu takım, önce hayvan gibi koşmayı ve mücadele etmeyi öğrenecek ki ben gerçekleşemeyeceği kanısındayım. bu arada konumuz koşu mesafesi değil. bir rakibe 10 metre mesafeden eşlik edip 20 metre koşmakla, aynı rakibin dibinde, omuz omuza mücadele ederek 20 metre koşmak arasında çok fark vardır. hanenize ikisinde de 20 metre koşu mesafesi yazılır ama sonuçları bambaşkadır.
ben bu problemin çözüleceğini düşünmüyorum. bu bir mentalite meselesidir. bu futbolculara daha saldırgan olmayı, daha basan, daha çok mücadele eden futbolcu olmayo öğretemezsiniz. bir futbolcuda bunlar ya vardır ya yoktur, ona göre transfer eder ya da etmezsiniz.
sonuç olarak 4-4-2 bu takımın sistemi olmalıdır ma ilacı değildir.