• 106
    2012-2013 galatasaray kadrosunda bu sistemin en kilit adamı felipe melo'dur. defans ile orta saha arasında bağlantı kur, takım atak yerken defansa çekil, atağa çıkarken ileri çık, top dağıt, bekler ileri çıktığında uzun yan toplarla oyun aç. 17 mart 2013 kayserispor galatasaray maçında herşeyi dört dörtlük yapan bir melo vardı sahada. o yüzden bu sistem mükemmel işledi. eğer bu sistemle oynuyorsan, melo yerine yekta'yı koyamazsın.

    hamit seçluk sneijder drogba burak gibi isimlerin sistem içindeki görevinden bahsetmek istemiyorum şuan çünkü onlar her zaman o görevi çok iyi yerine getiriyorlar. melo böyle oynadığı sürece bizim kolay kolay bu sistemde sırtımız yere gelmez.
  • 107
    plansızca geçildiğini düşündüğüm sistem. wesley sneijder transfer edildiğinde drogba'nın gelişi söz konusu değildi ve fatih hoca takımı 4-2-3-1 sisteminde oynatmayı planlıyordu. hatta sneijder hollanda basınıyla yaptığı bir röportajda fatih terim'le konuştuğunu, onun kendisini 4-2-3-1 sisteminin forvet arkasında oynatacağını söylediğini açıklamıştı, ancak drogba'nın serbest kalması ve reddedilemeyecek bir futbolcu olması, aynı zamanda burak'ın da müthiş bir form yakalayarak seviye yükseltmesi takımımızı biraz bu sistemde oynamaya yöneltti. eğer planlı olsaydı, eminim fatih terim ceyhun gülselam'ın kayserispor'a transferine izin vermezdi. hatırladığımız gibi 2011-2012 sezonunda 4-5-1 oynayacağımız düşünülerek kendisini transfer etmiştik, ancak ani bir kararla 4-4-2'ye geçildiğinden kendisine takımda yer bulamamıştı. şimdiyse dediğim gibi drogba'nın gelmesi sayesinde 4-3-1-2 oynuyoruz ve takımda melo'nun alternatifi yok. sakatlanacağını düşünmüyorum ancak melo umarım kartlar konusunda dikkatli olur, yoksa bir hayli sıkıntı yaşarız.
  • 108
    kadro o kadar uygun ki, geçmek zorunda kaldık sonunda.

    ehehe.

    çok da güzel olduk.

    bu sezon illa ki zaaflarını yaşayacağız, sıkıntılarını çekeceğiz ama gelecek sezondan itibaren önümüz açık.

    ve bizimki diğer 4-3-1-2'ler gibi değil. ne 2000 galatasaray'ı ne de şl şampiyonu olan milan'ı* , kendi içinde bunlardan farklı bir dinamiği var ki bu şekil hamit'e de yaradı, ben sırıtır diye düşünüyordum ama selçuk melo ikilisiyle o da oturdu bu yapıya. melo desen onun da performansı arttı.

    yapılacak ufak değişikliklerle buna oynamaya alışınca çok güzel şeyler olacak, inanıyorum.
  • 111
    2011-2012 sezonunda oynanan über sistem kanatsız 4-4-2'ye bu sene başından beri oynanan kanatlı 4-4-2 sisteminden daha yakın sistemdir. geçen sene orta 4'lunun kanatlarında oynayan oyuncular merkeze yakın oynadıkları için hem beklerin bindirecekleri boş alanlar oluyor, hemde merkezde artan oyuncu sayısı sayesinde hem ofansif olarak opsiyon artıp hemde defansif olarak daha dirençli bir göbek oluyordu. bu sene oynanan kanatlı 4-4-2'de ise orta sahanın kenarlarında oynayan * oyuncular kanatlara çok yaklaşıp beklerin önünü kapatıyor ve ayrıca merkezde azalan oyuncu sayısı yüzünden pas opsiyonu azalıyor, kaptırılan toplarda ise zayıf bir merkez savunmamız kalıyordu.

    4-3-1-2 oynayarak hem beklerin önünü açıp, onların ofansif katkılarını artırdık,* hemde merkezde artan oyuncu sayımız sayesinde, daha opsiyonlu bir merkez orta sahamız ve kaptırılan toplarda daha güçlü bir merkez savunmamız oldu. varsın beklerimizin defansif yönleri tartışılsın, biz zaten her maçta oynamaya çalışan, atak yapmaya çalışan takımız, kanatlarda zafiyeti rakiplerin değerlendiremeyeceği kadar ofansif oynarız, kanatlarda açık vermeden koyar geçeriz.
  • 112
    müthiş güzel sistemdir.

    benim 4-4-2 aşığı mantalitemin yerini almıştır. gerçi çift forvet candır dolayısıyla ha 4-4-2 ha 4-3-1-2.

    misal milli takım;

    onur

    hasan ali semih gökhan zan gökhan gönül

    selçuk alper potuk hamit

    arda

    umut burak

    11'i ile oynasa 26 mart 2013 türkiye macaristan maçını fena mı olur ? bence kesin olmaz.

    ama efendi illa araya en az 2 gurbetçi sıkıştırır, ne kadar formsuz olursa olsun bir volkan sıkıştırır, bir de çok iyi beceriyormuşuz gibi 4-3-3 ya da 4-5-1 gibi antin kuntin türk futbolu katili sistemler oynatır.

    lan bu abdullah avcı ve milli takımı düşündükçe nefesim daralıyor. ligimize dönsekte futbol mantalitemle bire bir paralel işler yapan aslanlar aslanı imparatordan hocalık dersleri izlesek.

    ulan senin elinde arda, umut, burak var. 4-3-1-2 oynatmıyorsun. yazık la kimin çocuğuysan.
  • 113
    doğrusu 12 mart schalke 04 galatasaray maçında, avrupa maçlarında 4-4-1-1 diye bir taraflarımı yırtmış beni bile şaşırtacak derecede iyi uyguladığımız sistem.

    schalke 04 maçının ilk yarısında bu sistemle hem oyuna hükmedip ciddi pozisyonlar yarattık hem de kalemizde ciddi bir pozisyon vermedik. fatih hoca bu sistemle ilk maçın aksine savunmamızı daha fazla ileri çıkarıp, direnç merkezimizi rakip yarı sahanın ortalarına çekince oyun üstünlüğü kolayca elimize geçti. zaten top bize geçtiği anda çok iyi pas yapabilen eboue, riera, hamit, melo, selçuk, sneijder ile her rakibe karşı üstünlük kurabiliriz. belki 1,5 yıldır uyguladığımız rakip stoperlere hatta kaleciye kadar giden kaliteli bir hücum presimiz yoktu ancak rakibi bilhassa rakip yarı sahanın ortalarından başlayarak rahatsız edip uzun top atmaya zorladık ve savunmamız bu topların çoğunu kazandı.

    ikinci yarı skor avantajınında etkisiyle savunmamızı daha geride kurup, arkada kompakt bir şekilde bekleyip hızlı hücumlarla çıkmak istedik. ancak schalke 04'ün hırslı ve çok adamla üstümüze gelmesi savunmada arızalara neden oldu. takımda garip bir panik başladı ve sadece mücadele ederek zaman geçirmeye çalıştık. bilhassa muslera'nın da iyi oyunu ile son dakikalara 2-2 girmeyi başardık. ancak bu devrede maçın yıldızının muslera olması bazı sorunların göstergesi.

    real madrid maçlarında iyi oyunu 90 dakikaya yaymamız şart.. olur da takım oyundan düşerse yine oyuncu değişiklikleri ile takıma müdahele çok önemli.. zira r.madrid bunu affetmeyecek bir takım.. yine iş fatih hocaya düşüyor bu konuda.. allah yardımcımız olsun..
  • 117
    galatasaray'a ligin ikinci yarısı şampiyonluğu getiren, schalke ve real madrid maçlarında tarih yazmasını sağlayan, hamit altıntop, wesley sneijder, didier drogba gibi isimlerin çatır çatır oynamasını sağlayan sistem. ac milan'ı milan yapan sistemdir aynı zamanda. 4-4-2 dışında sistem olmaz diyen futbol ulemalarının içinde patlamıştır. futbol ille kanat oyuncusu ile oynanacak bir durum yok.
  • 118
    imparator, büyük bir devrim'e imza atmazsa önümüzdeki sezon da aşağı yukarı oynayacağımız sistem. bizdeki versiyonu için: (bkz: 4-1-2-1-2)
    sistem için eksiklerimizi biliyoruz. muhtemelen kamp dönemine kadar bu kez tam teşekküllü bir surette hazır olacağız. eboue son maçlarındaki gibi oynarsa sağ bek için sorunumuz yok. sol bek'te iyi bir transfer gerekli, bir stoper. ve orta üçlünün soluna box to box bir eleman. ondan sonrası güllük gülistanlık gel keyfim gel, takımını zevkle seyret.
  • 119
    bu yazı için oldukça erken belki ama, ne yapayım düşünmeden edemiyorum. ilerleyen aylarda gerekirse bir kez daha yazmaya çalışırım; eldeki oyunculardan hiç birinin ayrılmayacağını varsayarak bir değerlendirme yapıyorum.

    kale: kayıtsız şartsız muslera'nındır.

    4'ün sağı: ülkede keşke alternatif olsa dedirten bölgemiz. ebouetabii ki akla gelen ilk isim; ancak bu sene özellikle defansif anlamda benim/bizim canımızı zaman zaman çok yaktı. hele ki kendini kolaycana yere bırakışı ve de daha önemlisi pozisyonları takip etmeyip çakılı kalışı ile saçma sapan goller yememize sebebiyet verdi. bu yüzden ben onu sağ bekte değişilmez olarak görmüyorum, hatta gerektiğinde hamit'in yeterince yeterli bir alternatif olacağını hatta, ilk 11'i bile zorlayacağını düşünüyorum.

    stoper 1: önümüzdeki 15 yıl semih'tir.

    stoper 2: ah keşke yerli olsa dedirten bölgelerden bir diğeri. olabilir mi olur ? serdar taşçı olur, ömer toprak olur, gerisi hikaye olur. danybana kalırsa 10 üzerinden 7,5'lik bir performans sergiledi bu sezon ancak daha iyisini bulabiliriz. 2011 - 2012 sezonundaki ujfa'mız mı yoksa bu sezonki dany mi ? - ujfa. işte bu yüzden özellikle avrupa'yı düşünerekten bir stoper şart.

    sol bek: rieraanamızın ligine çok geldi =) şaka bir yana, rieragerçekten çok büyük bir özveri örneği sergileyerek koca bir sezon en usta sol beke taş çıkarırcasına iyi top oynadı. en büyük eksiği zaman zaman pozisyon alamaması ve de hızından ötürü kaçırdığı oyuncular oldu. kaçan oyuncuları da genellikle foul'lerle durdurdu. eğer ki hedefleri büyüyen, daha da iyisini arzulayan bir takımsak seneye adam gibi bir sol bek almamız gerekiyor. milli takım hala hakan balta'ya hasan ali kaldırım'a emanet olduğuna göre bu oyuncu da yabancı olmak durumunda. nerden gelir, kim gelir bilemiyorum ama sağlam bir bek istiyorum.

    3'lünün defansif olanı: melo'dur. yeni maceralara atılmanın kesinlikle anlamı yok. son 13 senede gelen en sağlam defansif orta sahamız bu adam. yeri geliyor hücuma çıkıyor, sneijder'e taş çıkaracak çalımlar atıyor, yeri geliyor stoperleri 3'lüyor, hava topu alıyor, oyun kuruyor, sert oynuyor, top kapıyor. gözünü seveyim yönetimin kaçırmasın şu adamı, seneye "ah melo olsaydı şöyle olurdu, vah böyle olurdu" demeyelim.

    3'lünün beyni: selçuk. konu kapandı.

    3'lünün tam olarak ne yaptığını anlayamadığım: bu sene ne yazık ki bu tanım hamitiçin geçerliydi. 3'lünün genellikle sağıydı bu oyuncu. orta sahayı tutmak istediğimiz maçlarda gerçekten çok iş yaptı, kıç koydu topu bizde tuttu, pas yaptı. bir kere rakibi açması gerekiyordu onda da görevini fazlasıyla yaptı.*. ancak sağ tarafta bir tane daha selçukolsa fena mı olurdu. bu özelliklere en yakın oyuncu alperpotuk. belki de bizim 4 3 1 2'mizde sağ taraf için biçilmiş kaftan herif. oyunumuzu bir tık üst seviyeye çıkartacağımızı düşünüyorum, 3'e yapılacak bir takviyeyle; bu alper olur ya da bir yabancı olur.

    1: wesley sneijder. bu sene hazır değildi, taktik zaman zaman sapıttı, kanatlı sisteme kaydı takım istemeden de olsa. kolay değil bir buçuk senedir 4 4 2 oynayan takımımız, iki transfer sonrası bir anda 4 3 1 2'ye döndü, ve bu dönüşüm sonrası şampiyonlar liginde benim gözümde iki efsane zafere* ve de bir şampiyonluğa uzandı. seneye bambaşka 1sneijder olacak.

    ilk forvet: didier drogba'dır. yorum yapmak çok isterdim ama avrupa'nın hangi takımında bulunursa bulunsun tahtaya yazılacak forvetlerden biri, ya da tek forvet kendisi olacağından ötürü saygısızlık yapmak istemedim.

    ikinci forvet: sene başında burun kıvrılan, kışın başlarına doğru ancak anamızın liginde atar denen, bahar ile birlikte tamam golcü ama bir kral değil eleştirilen, sezonun bitimiyle de hem adam hem de kral olanburak yılmaz'dır. sezon boyunca çıktığı 30'a aşkın maçın en fazla 4 tanesinde vasat futbol oynamış, geriye kalan maçlarda ise skoru doğrudan etkilemiş, her türlü rakibe, golün her türlüsünü atmıştır. fatih terim'in de söylemlerinden yola çıkarak "eğer allah kısmet ederse, seneye burak ile ilgili başka planlarımız" vardır.

    ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    son söz: üç sağlam transfer; sol bek - stoper ve orta saha, bu takıma çağ atlatır. alınacak bir kanat, belki buna ek olarak dönecek aklı başında bir kazım ve de bildiğimiz, imremdiğimiz bir sneijder ile bu takım şaha kalkacaktır. umarım hayırlı bir transfer sezonu geçirir, eldekileri tutar, üzerine yeni kaliteli oyuncular ekleyerek yolumuza devam ederiz.
  • 121
    bizim dogru duzgun denemedigimiz (daha cok futbolculara verilen gorevlerden dolayi 4-1-2-1-2 oynadik) sistem.

    kesinlikle extensor (bkz: #1317402) melo konusunda hakli, kendisiyle bunu konusmustuk zaten, melo ve selcuk'un yerlerinin degistirilmesi konusunda. aslinda tum avrupa ozellikle gecen seneki cl maclarinda bunu tartista, neden selcuk oyun kurucu gibi geride (deep lying playmaker) oynamiyor da melo merkezde diye.

    extensor'in yazdigina sadece tek bir sey ekleyecegim, sneijder bir kaka degil ama sneijder'in de kaka'da olmayan bir ozelligi var; pas trafigini duzenleyebilecek kisaca (advance playmaker) olabilecek meziyetlere sahip. bu sayede merkez ortasahada oyun kurucu olacak (bahsi gecen sistem 4-1-3-1-1'de pirlo'nun yerini alacak kisi) selcuk gobekte degil on liberoda yani 4'lunun onundeki 1 olabilir. cunku oyun merkezini one tasiyip pas trafigini onde de surdurmemizi saglayacak bir sneijder var elimizde.

    4-1-3-1-1 sistemi dogru uygulandiginda ilk bakista 4-4-1-1 olarak gorunebilir. cunku bloklar birbirine cok yakin uygulanir ki yillarca milan icin turk yorumcular 4-4-1-1 oynuyor demislerdir.

    bu taktik bizim icin en iyisi demiyorum ancak belki bu sayede sneijder "false ten" oynamaktan vazgecip daha merkezde oynamaya baslar. bugune kadar ciktigi maclarin hepsinde false ten gibi oynadi ve bunun sebebini gercekten merak ediyorum. bu kendisine verilmis gorev miydi, kendisi mi boyle oynamaya calisiyor simdilik onu cozebilmis degilim.

    false ten genelde kanat ozellikli veya orijini kanat olan oyuncularin 10 numara mevkisine gecmeleri ancak surekli kanatlara yaklasip kendisni takip eden oyuncuyu kanada tasiyarak gobekta bosluk acmayi, eger defansi kendisini takip etmezse kanatta 3 oyuncuyla bulunmayi hedefler. sneijder'in bugune kadar oynadigi maclarin hepsini hatirlayin, butun maclarda yaptigi buydu, sol kanadi surekli 3'ledi. sorun su ki kanat organizasyonu yapmayi hic beceremedik (bruma varken haric) gobegi de doldurup geriden trailer olan hic oyuncu olmadi.

    bugune kadar sneijder yorumlarinda hep anlatmaya calistim, bir kez de bu sekilde yazayim; sneijder oyun kurucu oynamiyor, sahadaki yaptigi sey "neredeyse" false ten ama bunun taktik icabi mi yoksa kendi insiyatifi mi yapiyor bilmiyorum. bu yaptigi iste de kotu olmasi kendi sucu degil takimin geri kalani hicbir sey yapmiyor. kanat organizasyonu olmayan, gobekten ileri cikislari olmayan bir takim olduk, adam alan bosaltsa ne ise yarar. kendisinin false ten olarak hatasi ise asla sag kanata yaklasmiyor ve kendisi kanat orijinli degil bu nedenle cizgiden bindirme yapamiyor, yaptigi isler hep eksik kaliyor.

    benim denenmesini istedigim bir baska dizilis 4-3-2-1. madem sneijder false ten gibi, bruma'dan daha iyi bunu yapacak adam yok turkiyede. ikisini forvet arkasina yerlestirip, elindeki en iyi orta sahalari arka 3'luye koyup dominant bir ortasaha ve akiskan bir hucum seti kurabiliriz. sol half melo, merkez selcuk, sag half engin(hamit)
  • 122
    selçuk inan'ın meziyetlerini sergilemesine engel olan dizilim biçimi. bu adam basar, fırsatını bulunca çok etkili şutlar çıkartır, frikikleri oldukça iyidir, yerli standartlarımıza göre oyun bilgisi üst düzeydir falan filan. bunlar bilinen şeyler ama; bu adamın bana göre en temel meziyeti kanatlı sistemde doğru koşuyu yapan kanat oyuncularına attığı öldürücü paslar. 11-12 sezonunda asistten önceki pasları analiz eden arkadaşlar vardı, gece gece üşendim didikleyemedim. eğer siz üşenmezseniz o istatistikleri açıp bakın; o sezon selçuk inan'ın yaptığı asist sayısından daha fazla asistten bir önceki pası atmışlığı var ve bu paslar ya kanat oyuncularına ya da kanatlara deplase olmuş diğer oyunculara. ancak bu dizilimde, kanada deplase olması beklenen bizatihi selçuk. haliyle, efektifliğini kaybediyor kendisi.

    işbu yorumlarım; selçuk'un bu sezonun başından beri bildiğimiz standartlarında olmadığı, nispeten daha formsuz olduğu gerçeğini örtbas etmek adına yapılmamıştır. ben sadece bu dizilimin de selçuk'un oyuna etkisini azalttığı kanaatindeyim, yoksa formda bir selçuk bu dizilimde de allem eder, kallem eder; öttürür borusunu.
  • 125
    prandelli nin, 4lü defans, 3lü orta saha dü$ünüyorum demesi üzerine, elimizdeki mevcut oyuncular ile ve bilhassa sneijder ile hayata geçirilebilecek en ideal sistemdir.

    mesela.

    --------------muslera---------------
    --sabri---semih--koray---telles
    ---------------------------------------
    -----------------melo----------------
    --------selçuk-----------olcan-----
    -----------------sneijder------------
    ---------------------------------------
    ------yabanci forvet----burak----

    bu da gs sözlük tarihinde yaptigim 2. kadro oldu. hayirlara vesile olsun insaallah. *
App Store'dan indirin Google Play'den alın