• 27
    (bkz: 3 mart 2024 beşiktaş galatasaray maçı)

    son zamanlarda zorunluluktan da olsa zaman zaman gördüğümüz diziliş. özellikle beşiktaş maçının ikinci yarısında agresif ön alan baskısını terk edip pozisyonları korumayı tercih etmemiz, ikinci devrede daha sık görmemize neden oldu. zorunluluk derken nedenlerine değinelim.

    kaan ayhan’ın hem oyuncu profili hem de sakatlığının etkisiyle kontrollü oynama çabası üçüncü bir stoper bek olarak konumlanmasına neden oluyor.

    barış alper’in sağ kanatta oynaması nedeniyle kısıtlanan hücum repertuarı, fiziksel gücünü ve hızını kullanmak amacıyla koridoru daha geniş kullanma isteği klasik bir kanat gibi konumlanmasına neden oluyor.

    derrick köhn’ün henüz takım oyununa uyum sağlayamaması, pozisyon alma hataları, savunma zaafiyeti ve hücüm potansiyeli de sol stoperlerimizin sol koridora daha yakın kalmasına neden oluyor.

    hal böyle olunca nelsson’da tam da istediği süpürücü stoper rolüne oturuyor.

    son haftalarda özellikle ligde çok daha zor gol yememiz, pozisyon vermememizin de bu durumla bağlantılı olduğunu düşünüyorum.

    dezavantajı ise, önde icardi arkalarında sağ tarafa yakın mertens ve sol tarafa yakın kerem üçlüsünün pozisyon üretkenliğinin düşmesi şüphesiz.

    neyse ki bu süreçte duran toplar imdadımıza yetişti. bu halimizle italyan ekolüne iyice yakınlaştık.

    son düzlükte bu metot bizi güvenli şekilde şampiyonluğa ulaştırabilir şüphesiz. yine de ön tarafta biraz daha akan oyun üretkenliğine ihtiyacımız var. burda da kritik isimin kerem aktürkoğlu olduğunu düşünüyorum. çünkü hem öndeki üçlüden sızma koşu atabilecek fiziksel patlayıclılıkta tek isim kendisi hem de geçen sezonun son düzlüğünde bizi şampiyonluğa götüren kerem-icardi bağlantısı için kendisine ihtiyacımız var.
  • 29
    prag maçının bir kısmında deneyip göz kanattığımız sekansta da görüldüğü üzere, teorik olarak hakim olmamamızın yanında, teknik olarak da sisteme zerre hakim değiliz. kerem gibi ayağına gelen 10 toptan yarısını sadece ilk dokunuş aşamasında kaybeden bir oyuncuyla, dar alanda tıkır tıkır pas organizasyonları isteyen bir sistem denemek kendi başına korkunç.

    tüm kanadı barış alper'e bırakıp, hiçbir şekilde yardıma gitmediğimiz, giden oyuncuların da cicaldau kadar bile istasyon görevi göremediği için, topun olduğu yerde nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde yapayalnız kaldığımız garip bir şeye dönüştürdük. oysa sistemin özü kanat oyuncularını işlemek..

    breivik, gronbaek gibi al ver yapabilen, teknik kabiliyeti yüksek tempolu oyuncular gerek. mevcut kadromuz bırak alan açmayı, efektif driblingleri falan önündeki gördüğü adama pası ulaştırabilirse kar sayıyoruz.

    mertens ve ziyech ikilisiyle 3-4-3 olarak oynanabilir fakat bunlardan biri max 70 dakika çıkarıyor, diğeri de zaten hiç ortada yok.
  • 30
    sadece lig maçları kalan bir takımımızın asla uygulamaması gereken diziliştir. geride 3 tane hatlar arasında oynamayan adamı tutup nasıl hücum edeceğiz. biz abdülkerim ve davinson ile iki harika oyun kurucu ile oynuyoruz. nelson bile sıkıntı yaratıyor kapanan savunmalarda. okan hoca kritik maçlarda geriye düşünce berkan'ı stoperimsi oynatip tek stoper oynamışlığı var.
  • 32
    son beşiktaş maçında buna benzer bir şeyler yaptık. kaan pek ileri çıkmadı ama köhn sürekli git gel yaptı. aurier eğer takıma katılırsa yine aynı şekil bir şeyler oynayacağımızı düşünüyorum. okan hoca elindeki oyunculara göre bir şeyler uygulamaya çalışıyor. üçlü dizilişleri hiç sevmiyorum ama avrupa buna dönüyor gibi. son dönemde baya moda oldu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın