domercant'in 58-50 önde olduğumuz sirada attığı bir üçlük vardı ki top çemberde döndü sonra girdi fark 5'e indi. ulen dedim çok pis girdi kırılma noktası olmasın bu maalesef öyle oldu.
bugün de iyi mücadele ettik ama basit hatalarla maçı vermek koydu be hacı.
biz kesinlikle daha iyi takimiz umarım deplasmandaki rövanşi maçini alıp telafi ederiz.
her ne kadar kadromuzda euroleague'de oynamiş birçok oyuncu olsa da tecrübe eksikliğimiz bugün çok belli oldu lakovic de gününde olmayinca ne yazik ki kaybettik.
çok rahat kazanabileceğimiz maçı kaybettik. ama canları sağolsun aslanların. biz bu unics kazanı deplasmanda yeneriz.
135
kaybettik ama bir 15 dk sonra şunu fark ediyorum ki, çok da üzülmeye gerek yok. hem futbol takımının hem basket takımının nasıl mücadele ettiğini gördükçe, kaybetsek de gururlanmamak elde değil. yenilginin bence en büyük sebebi inanılmaz yoğun maç temposu ama banane, koy götüne gitsin. bizimkiler kendilerini böyle yırtsın bana fazla fazla yeter.
136
üzülüdüm ama anlamadığım 1-caner okadar dakika sahada neden tutuldu 2-jaka lakovic nerdeydi 3-oktay mahmuti seni seviyoruz.
137
lokovic'in (izlediğim bölümlerde) yokları oynadığı maç. ender arslan maçın sonlarına doğru fark yediyken topu rakibe teslim etti. bence kırılma anı bu oldu.
138
maçı düşününce aklıma vizonteledeki bir sahne geliyor. hani artos'un tepesinde çıkan kanal fars kanalı ya. sezgin de bir laf ediyor. bu maç tam öyle işte.
furkan aldemir daha çok süre alsaydı ve son bölümünde oyunda kalsaydı, kesinlikle en az 5 sayı farkla galiptik bu maçta ama hatalardan ders alınacağını umarak önümüzdeki maçlara bakıyoruz artık.
140
nazar değdiğinin resmidir.
141
bu mac yorgunlugu iyiden iyiye gözümüze soktu. her ne kadar genis rotasyona sahip olsakta sonucta belirli bir standartin üstünde 2-3 oyuncu haric baska oyuncu yok. ve 9-10 kisi tam kapasitesiyle oynuyor. önemli olan takim disiplininden kopmamak. elbette mac kazanacagiz ve kaybedecegiz. bunlar cok dogal seyler. önemli olan nasil kaybettigimizdir. tabi ki ribaundlari vererek. hucum ribaundlarini vermemizde ki tek neden de yorgunluktur. lig de kayipsiz devam ederiz o sorun degil. takim olarak euroleague da tecrübeye ihtiyacimiz var. zaman herseyin ilacidir. bir sözümde taraftara. salonda olanlara degil tabi ki. basketbol tarihimizde ilk kez bu seviyede bir avrupa macina cikiyoruz. ama ne yazikki salon tiklim tiklim degil. macin hafta ici erken saatte olmasi bir etken, ama unutulmamali ki dün aksam gaziantep macinda 35 bini askin taraftar kitlesi arenadaydi. eger bu kulvarda kalici olmak istiyorsak taraftara ihtiyacimiz var.
142
taraftar olarak bir sınavdan geçtik ve bu sınavı veremedik, bu maçta tüm salon dolmalıydı. solano gelenler elinden geleni yaptı ama bir fenerbahçe maçı dışında dolu salona oynayabilecekmiyiz gerçekten merak ediyorum. bizim basketbol sevgimiz sadece fenerbahçeye karşı oynarken mi.