larin 2 kez ceza sahası içinde kendisine dokunulmamasına rağmen kendini yere atıp hakemi kandırmaya çalıştı. hakem aldatmadan sarı kart göstermedi. maç boyu bjk'liler kasap gibi oynarken hakem sesini çıkarmadı. takımca kendilerini yere atma konusunda uzman bir takım bu bjk. hakemler de destekçisi.
yediğimiz 2. gol öncesi ise bjk'li oyuncu karate filmlerinde izlediğimiz rakibin boğazına vurma tekniğini gösterdi bizlere. var yok. sahi var kimdi? bjk'nin çocuğu mete.
her şeye rağmen yine de maçı alabilirdik. en azından berabere bitirebilirdik. basit pas hataları yüzünden oyun kuramaz olduk. bu bjk'den adam olmaz. tüm desteğe ve bizim kabızlığımıza rağmen zar zor 2-1 kazandılar.
bjk'li oyuncular o kadar hollywood'a özendi ki yedlin'i çıldırttılar biz de çıkarmak zorunda kaldık. oyuncu değişikliklerimizin de maçı kaybetmemizde payı oldu. babel nedir yahu?
penaltı'yı ise mostafa'nın atması yanlıştı. aynı pozisyonda net topa vuramamış adama sıcağı sıcağına penaltı attırmak saçmalıktı. penaltı öncesi kaçırdığı pozisyon penaltıdan daha netti. onu kaçırmanın özgüven kaybı ile hemen penaltı attırılması saçma oldu. penaltıda topun başında görünce penaltı kesin kaçacak gözüyle baktım ve penaltı kaçtı.
kaçan penaltı sonrası ise maçı kaybettiğimizi kabullendik adeta.
son saniyelerde aanholt'un hemen kale önünde topla oyalanması ise saçmalıktı. bjk'li oyuncular gelsin de önünde dursun dedi resmen.
bizim adımıza ise maçın adamı bence
victor nelsson'du. yediğimiz ilk golde hatası vardır yoktur orası ayrı ama maçın genelinde savunmamızı ayakta tuttu.