çok da iyi oynamamamıza rağmen kazandığımız lig maçı. acaba bunun en önemli sebebi hakemin yönetmesi gerektiği gibi takdir haklarını ortadan, bir tarafın üzerine gitmeden, gereksiz düdük çalmadan yani adam gibi maç yönetmesi olabilir mi!
bir çoğumuz galatasarayım hakemi de yenecek diyor. ancak dünya üzerindeki hiç bir takım her maçı hakeme rağmen kazanamaz. dolayısıyla hakem kararlarını genel olarak küçümsememek gerekiyor. takdir hakları hep bir takımdan yana olduğunda maç içerisinde bile oyuncunun modu düşüyor keza bu daha sık olduğunda oyuncu daha çabuk demoralize olacaktır ki bu da doğal.
ancak genel olarak takımı demoralize eden başka bir şey var. hücuma çıkarken kaybedilen zaman. bu maçı kazanmamızın en önemli aktörlerinden bir diğeri hücuma çıkmak için zaman kaybetmeden muhammed’in hava hakimiyetini kullanmak. muhammed’e top uzun gittiğinde kerem halil berkan etrafına yanaştı ve sekenleri sık sık biz aldık. belki gol böyle gelmedi ama genel olarak dengesini böyle bozduk rakibin. bu profil bir oyunda aytaç etkili oldu. geniş fiziği ve özgüvenli oyunu dönen topu alamadığımızda rakibin karşısında bitmesi marcao ve nelsson için çok önemli. zira taylan hep bir adım geç kalıyor çünkü aytaç gibi o da bir 6 numara değil. aytaç taylan’dan daha 6 numara ancak o da değil.
asıl sorunumuz atak sürekliliğini oluşturamamız. bu maçta da bu konuda zorlandık. bunun asıl nedeni takımdaki kesici yetersizliği. beklerimiz dahil topu kapmayı bilen oyuncu sayımız çok az. topu kaybettiğimizde geri kazanmak dakikalarımızı alıyor.
sacha boey’in sakatlığı aslında bu yüzden çok kritikti :( bizim kyle walker’ımız olacaktı :(
bu maçta hücuma pas ile çıkamadığını kabullenmiş, bunun için alternatif üretmiş bir galatasaray vardı. hakemin de adil yönetimi ile ortada olan maçı kazandık.