• 251
    bugün de dahil bir sik olmayacak transfer sezonu. ne zaman olacağı belli olmaz. bu duyumculara inanıp durmayın. nereden bilecek adamlar. salak mısınız nesiniz yeter ya. sonra yönetime sallıyorsunuz yahu. adamlar dedi, yapamadı tamam kızdık ettik. ama ne zaman biri "bu akşam dzeko geliyorrrr!!!11" dese, gelmeyince yönetime sallıyorsunuz. bi bitin artık.
  • 252
    bu transfer sezonu içerisinde sözde yönetime sallanamaların sebebi duyumcular değil bizzat yönetimin kendisidir.

    duyumcuların balon haberlerine kimsenin inandığı yok. kimse de çıkıp "x duyumcunun dediği y futbolcu niye alınmadı" diye yönetime sallamaz. sallayan da maldır.

    ama burda yönetimin yaptığı talihsiz söz vermeler kendilerini zor durumda bıraktı. yani bu durumu yaratan aslında zaten bizzat yönetim. yok 25 haziran, yok haziran sonu, yok 5 temmuz. bunların hiçbirini götümüzden uydurmadık. bizzat başkan dahilinde söylenen sözler. yönetime yapılan eleştirilen bu yüzden.

    elma ile armudu karıştırmayın amına koyim ya.

    gelişmeler olması bekleniyor, sözünden "oooo bomba transferler bu akşam yapılacak" anlamını çıkartan taraftarlara da kafam girsin.
  • 253
    her transfer sezonu gibi bu senede hiç birşeye yaramayacak, pastaydı, mumdu, çilekti derken günlerin geçeceği ve yine babayı alacağımız dönem. neden önceden plan, program yapılmaz anlamış değilim. başkan bey elimizde 50 küsür tane futbolcu var içinden istediğimizi seçip alıcaz diye ortalarda artislik yaparken, ayın 25 inde imzalar atılacak derken hiç mi düşünmemiş acaba çok merak ediyorum. bir takım ancak bu kadar karambole transfer yapar arkadaş. ne olacağı belli olmayan fb bile çatır çatır transfer yaparken avrupa kupalarına gideceği kesin olan ve şu anda mali açıdan diğer takımlardan iyi olan galatasaray futbol takımı yok bonservisti, yok yıllık ücretti, kıl , tüy derken sezonu 9 kişiyle açıyor. yazıklar olsun arkadaş her sene aynı şeyi yaşamaktan bıktı artık bu taraftar. bu işin sonu yine "rieragiller" de biter, transfer falan beklemeyin derim.
  • 261
    buraya içimi dökmeye geldim sözlük. öncelikle tanımı yapayım: galatasaray yönetiminin şu ana kadar çok başarısız olduğu transfer sezonudur.

    transfer taraftarı, çıldırt bizi başgan taraftarı diye kimse bok atmasın ve kimse kusura bakmasın. galatasaray taraftarının * %80'i şu durumdan rahatsız. binbir türlü pisliğin içinde boğulan, şikeciliği tescillenmiş takım çatır çatır transferler yaparken bizim bu denli durgun olmamız kanıma dokunuyor arkadaş. bizim bi melo'muz vardı, geçtiğimiz sezonki * performansı ve taraftarla oluşan bağı ortada. 13 mayısta attırsana imzayı. çok para istiyormuş, takım içi dengeymiş. takım içi denge diye diye taraftarın dengesini bozdunuz.

    hamit çok para istiyormuş. vereceksin arkadaş. kaç milyon tl gelir yapmışsın ve şampiyonlar liginde oynayacak bir kulüpsün, gelirlerini katlayacaksın. kaz gelecek yerden tavuk esirgemesene. seksi kulübüz diyorsun, sike sike alacaksın o zaman bu adamı.

    pastaymış çilekmiş, uzun boylu sarışın mavi gözlü 90-60-90 tütütü maşallah.

    ha ne olur, gerekli transferler er ya da geç yapılır ve seneye 3 kulvarda da savaşabilecek muhteşem bir takım kurulur, o zaman bu entry'yi yazdığım için utanmaktan son derece haz duyarım.
  • 262
    her zamanki gibi ince eleyeip sık dokuduğumuz acelemiz olmadığı dönemdir. pastanın unu hala değirmende sanırım, çileğin de mevsimi geçmek üzere.
    umarım geçen sezonlardaki gibi sık dokunan bu kumaş, karşımıza;
    -riera
    -yiğit gökoğlan
    -sercan yıldırım

    şeklinde çıkmaz. hala yönetimin doğru yaptığını bizim kafamızın onların yaptığı bu müthiş yönetimsel hareketleri anlayamadığını düşünen taraftarlarımızın görüşüne saygı duymakla birlikte acı ama bazı gerçekleri de kabullenmek gerektiğini bilmek lazım.

    hamit transferi galatasarayı uçurur mu ? sanmam, mutlaka olumlu katkı sağlar ama takımı çağ atlatmaz. fakat bu transferin başka bir boyutu var. futbol artık sadece futbol değil show business ve maalesef her gs taraftarı burdaki arkadaşlar kadar işin içinde ve sadece renklere aşık değil, olamazda zaten. bu sebeple
    - eğer sen aylarca uğraştığın adamı en büyük rakibine kaptırırsan maalesef taraftarlarının boynunu bükersin, moralini bozarsın. morali bozuk taraftar demek morali bozuk takım demektir.
    - alacağım diye ortaya çıktığın hiç bir adamı alamazsan bu yüzden diğer takım taraftarlarının dalga konusu olursa taraftarların kimse kusura bakmasın sattığın kombineleri seneye zor satarsın
    - geçen yılki kadroya güveniyorlarsa şunu unutmamak lazım karşı tarafın kuşları geçen sene en iyi adamlarını kaybetti ama bu sene şimdiden eksiklerini kapattılar.
    - ayrıca geçen yıl yükü selçukla, melo ya yıkıp şampiyon olduk. bu sene melo hala ne olacağı belli değil, selçuk da biraz ortalamanın altında oynasa ne yaparız.
    umarım ben yanılırım ama sıkıldım istediğimiz hiç bir oyuncuyu alamamaktan karşının kuşlarının her seferinde biz istiyorsak biz alırız demesinden ve selçuk hariç son zamanlarda haklı çıkmasından
  • 263
    fenerbahçe'nin yine flaş yerlileri toplamasından rahatsız olan bünyelerin galatasaray yönetimine ileri geri salladığı sezondur. beyler bu yeni bir şey değil, son 10-15 seneye bakarsanız, ligde ismini duyuran, transferin gözdesi futbolcuları genellikle fenerbahçe'nin transfer ettiğini görürsünüz. gökhan gönül, özer hurmacı, uğur boral, serdar kesimal, bekir irtegün, orhan şam vs. ve şimdi de hasan ali kaldırım, mehmet topal vs. tarih fenerbahçe'ye imza atarak futbol hayatını bitiren süreci başlatan futbolcu kalıntılarıyla dolu..siz bu dönem zarfındaki şampiyonluk sayılarına bakın: işte asıl gerçek orada yazıyor. bırakın ezikler konuşsun, biz istedik mi alırız diye, siz de onlara aldınız de ne oldu diye cevap verin, şike yapmadan şampiyon olamıyorsunuz deyin..yeter ki böyle saçma muhabetler yapmayın. biraz sabırlı olun, canımı yiyin..
  • 264
    taraftarın haklı olarak "neyleyim kasamız da ki milyon euro'ları, biz şampiyon olmadıkça." diyerek şikayet ettiği transfer sezonu. bende bu güruha dahilim ama halen umudum var. sonuçta suçlu bulunmuş para babası yönetime sahip bir kulübün, sırf taraftarını hipnotize etmek için 1'e 5 ödediği ortamda, futbolcuların karakterini paraya tercih ettiği bir dönemde, sırf kulüp menfaatleri için uğraşan galatasaray yönetiminin zorluk çekmesi normal. zaten diğer kulübün istediği de bu. ben kullanmasamda galatasarayın talip olduklarına saldırayım, hem benim beynini cok kullanmayan taraftarım memnun olsun hem de onlar zorda kalsın istiyorlar. bana göre biz bu dönemi takim iskeleti için önce meloyu takımda tutacak, sonra da para yerine karaktere önem veren türk ya da yabancı, 2 kanat ve bir bitirici forvet alarak kapatacagız.
  • 266
    önceden ortalıkta bir şey göremezdik ama bir gece ansızın topçu gelecek heyecanıyla yatıp uyurduk gece. şimdi ise kap'a bildirilip alınmayan, 1-2 milyon euro için rakiplere kaptırılan oyuncular mevcut. bu transfer sezonunda ne olacak bilmiyorum ancak, ya büyük hayal kırıklığı olacak ya da çok sansasyonel isimler alınacak. arası yok gibi duruyor.

    ayrıca şunu belirtmeliyim ki önceden basında çıkan haberlere pek itibar etmezdi galatasaray taraftarı. çünkü basın da bilemezdi, menajerlerin pazarlama çalışmalarına kurban giderlerdi. ancak şimdilerde yönetim ve terim arasında lafı geçen her oyuncu basına sızıyor.

    ayrıca şu kap muhabbetini hiç bir zaman anlamadım. her oyuncuyla anlaşabileceksin diye bir şey yok zaten. ama anlaş oyuncuyla, kap'a bildirimini öyle yap görüşüyoruz diye. 1 saat sonra anlaştık diye açıkla. böyle sikimsonik borsa muhabbetini yapan tek takım biziz zaten. sonra kızma taraftarına transfer taraftarı diye.

    bir de her transfer döneminde "biz armaya aşığız transfere değil" diyerek transfer eleştiren, güya laf çakan ibneler, insanları ne diye düşünüyorlar merak ediyorum. sahada galatasaray'ı en iyi şekilde temsil edecek kadroyu görmek, yönetimde galatasaray'ın en iyi şekilde temsil edildiğini görmek istemek transfer taraftarlığı oluyorsa öyleyim*. aşkı acı çekmek olarak bellemiş bünyeler oluyor genelde bunlar. yeri gelince acısını da çekeceksin tabi ama yeri gelince sevişeceksin, sahada takım çatır çatır oynarken mutluluktan orgazm da olacaksın.

    acı çekme işini geçtiğimizi düşünüyorum artık sevme, sevilme, sevişme vaktidir.
  • 267
    önümüzde iki transfer şablonu vardı: iyi bir yabancı kanat oyuncusu alıp*, forvete türk oyuncu yani burak yılmaz'ı almak; ya da takıma seviye atlatabilecek bir golcü alıp, alınabileceklerin en iyisi olan hamit, töre ya da sercan'dan birini kadroya katmak.

    görünen o ki burak yılmaz'lı sistem artık gerçekleşemez. işin kötü yanı töre'nin geleceği yok, hamit meselesi de suyun karşı tarafına doğru meyil gösteriyor.

    ilk sistem "ligte şampiyonluk, şampiyonlar ligi'nde istikrar" demektir ve haklı da görülecektir çoğu kişi tarafından. ikinci sistem ise bu seneden itibaren şampiyonlar ligi'nde ben vardım demektir. ama forvete yapacağımız isim ne olursa olsun iki kanadımızda da türk oynatmak zorunda olduğumuzdan, bu türk oyunculardan biri mutlak surette üstteki saydığımız isimlerden biri olmalı. hala da olabilir..
  • 268
    geçen senekine oranla daha sakin geçmesi gayet normal olan transfer sezonu. ne bekleniyor anlamıyorum? geçen sene sıfırdan takım oluşturduk bu yüzden yaz boyunca neredeyse her hafta bir transfer haberi duyduk. şimdi şampiyon takımız ve nokta transferler yapmak zorundayız. geçen seneki kadar hızlı davranmamız gerekmiyor.

    vay efendim transferler kampa yetişmemiş. ne zaman yetişti ki? ufak bir örnek; emmanuel eboue geçen sene 16 ağustosta gelmişti. bu bize pek birşey kaybettirmedi zannedersem.

    neymiş büyük futbol takımları transferi kamp başlamadan bitirirmiş avrupada böyleymiş. kardeşim zaten sadece futbolda değil her alanda bu böyle. adamların belirli bir sistemi var bunun dışına çıkmıyorlar. evet bu güzel bir yöntem ama biz avrupa gibi değiliz ne yapalım? bizim yöntemimiz daha farklı. yine ufak bir örnek; alman milli takımı disiplin kelimesiyle özdeşleşirken bizim milli takımımız çılgın olarak lanse ediliyor.

    biz son dakikaların ülkesiyiz. son dakikada yapılan ödevler, son dakikada yetiştirilen işler. böyle yetişmişiz, türk insanının özelliği-güzelliği bu. hatırlatırım euro 2008'i, kadıköye kalan şampiyonluğu:)

    o yüzden hiçbirimizin transferi son dakikaya bıraktık diye yönetimi suçlamaya hakkı yok. şimdi arkanıza yaslanın ve güzel haberleri bekleyin.
  • 269
    geçen seneye oranla sakin geçmesiyle durgun geçmesi arasında fark olan dönemdir.

    ismi geçen adamlar burak yılmaz, nordin amrabat ve hamit altıntop mesela.

    amrabat ile ilgileniyorsun ilgileniyorsun, kap'a bildirip "alamadık" diyorsun.

    burak yılmaz ile ilgileniyorsun ilgileniyorsun, sonra bitiremiyorsun.

    hamit altıntop ile ilgileniyorsun ilgileniyorsun, albayrak çıkıp "ne altıntoplar ne gümüştoplar alacağız" diyor, hamit çıkıp "anlaşmak üzereyiz" diyor, ünal başkan çıkıp "ufak pürüzler kaldı" diyor. sonra yine bitiremiyorsun.

    sonra da diyorsun taraftar sabırlı olsun. başka ? :(
  • 271
    kesinlikle muhammet demir'i almamız gereken transfer sezonudur. başkanın dediğine göre zaten pastanın üzerine çilek gelecek. bu yüzden forvet hattına genç ve geleceği parlak biri tercih edilmeli. bunların yanında hamit altıntop da alınırsa transfer sezonunu başarılı bir şekilde atlatmış oluruz diye düşünüyorum. tabi ki felipe melo'yu aldığımızı varsayarak.
  • 274
    bizim için dany ve umut bulutla başlamış transfer sezonudur, bu andan itibaren felipe melo hamit altıntop burak yılmaz nene alper potuk transferleri gerçekleşirse bence efsane bi kadromuz olur; yabancı kontenjanı konusunda sıkıntı cekmeyen, birçok oyuncunun birçok mevkide oynayabildiği, alternatifli, kaliteli, rekabetin yaşandığı ve şampiyon takıma gerekli takviyelerin yapılmış olduğu bu kadroyla lig ve kupayı alır ve şampiyonlar liginde de en az ceyrek final görürüz diye düşünüyorum.
    evet bu transferlerin gerçekleşmesini çok istiyorum umarım gerçekleştirir yönetimimiz. ama yönetimimizin çalışma stratejisini begeniyorum gayet ve taviz vermemeleri hoşuma gidiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın