• 1
    galatasaray org'daki revize bütçeden transfer bütçeleri:

    transfer giderleri erkek takımı
    2011 onaylanan bütçe: 7.114.621
    2011 revize bütçe: 13.143.647

    transfer giderleri bayan takımı
    2011 onaylanan bütçe: 4.267.254
    2011 revize bütçe: 5.471.654

    transfer giderleri tekerlekli sandalye
    2011 onaylanan bütçe: 521.936
    2011 revize bütçe: 1.170.923

    görüyoruz ki erkek basketbol takımının transfer bütçesi neredeyse 2 katına çıkmış. muhtemelen gelir gider arasındaki fark da* yeni sponsorla giderilecek. keza tekerlekli basketbol takımımızın da transfer bütçesi yaklaşık 2 katına çıkmış.

    daha fazla ayrıntı: http://www.gsbasket.org/...Revize%20Butcesi.pdf
  • 2
    --- alıntı ---

    galatasaray'dan 17 günde 17 galibiyet ve üç kupa

    galatasaray basketbol takımları, 30 eylül ve 16 ekim tarihleri arasında oynadığı 17 maçın tamamını kazanma başarısı gösterdi. galatasaray medical park erkek basketbol takımı, galatasaray medical park kadın basketbol takımı ve galatasaray ts basketbol takımı, bu süreçte camiamıza iki cumhurbaşkanlığı kupası ve bir kıtalararası kupa sevinci yaşattı.

    basketbolda müthiş koşu, erkek takımımızın turkish airlines euroleague gruplarını katılabilmek için oynadığı eleme maçlarıyla başladı. litvanya'nın vilnius kentinde sırasıyla paok ve asvel takımlarını mağlup ettikten sonra finalde ev sahibi lietuvos rytas ile karşılaşan galatasaray, sahadan 71-63'lük skorla üstün ayrılarak euroleague'de gruplara kaldı.

    30 eylül 2011 cuma
    18.00 paok 64-77 galatasaray (erkek basketbol)
    yer: vilnius, litvanya organizasyon: turkish airlines euroleague elemeleri

    1 ekim 2011 cumartesi
    20.00 galatasaray 93-83 asvel (erkek basketbol)
    yer: vilnius, litvanya organizasyon: turkish airlines euroleague elemeleri

    2 ekim 2011 pazar
    19.00 lietuvos rytas 63-71 galatasaray (erkek basketbol)
    yer: vilnius, litvanya organizasyon: turkish airlines euroleague elemeleri

    turkish airlines euroleague'de grup maçlarına kalınmasının ardından galatasaray medical park kadın basketbol takımı, istanbul'da düzenlenen gsstore cup'ta istanbul üniversitesi'nin yanı sıra italya'dan cras basket taranto ve rusya'dan nadezhda takımlarını konuk etti. takımımız, tüm maçlarını kazanarak turnuvada şampiyonluğa ulaştı.

    3 ekim 2011 pazartesi
    19.30 galatasaray medical park 61-57 cras basket taranto (kadın basketbol)
    yer: abdi ipekçi spor salonu organizasyon: gsstore cup

    4 ekim 2011 salı
    19.30 galatasaray medical park 69-54 istanbul üniversitesi (kadın basketbol)
    yer: abdi ipekçi spor salonu organizasyon: gsstore cup

    5 ekim 2011 çarşamba
    19.30 galatasaray medical park 72-68 nadezhda (kadın basketbol)
    yer: abdi ipekçi spor salonu organizasyon: gsstore cup

    galatasaray erkek basketbol takımı, euroleague'deki büyük başarısını takiben, ara vermeden samsun'a geçerek spor toto türkiye kupası grup maçlarını oynamaya başladı. sırasıyla antalya bşb, erdemirspor ve bandırma kırmızı takımları karşısında galibiyetler alan takımımız, spor toto türkiye kupası'nda son sekiz takım arasında kendisine yer buldu.

    6 ekim 2011 perşembe
    18.00 antalya bşb 67-89 galatasaray (erkek basketbol)
    yer: samsun yaşar doğu spor salonu organizasyon: spor toto türkiye kupası

    7 ekim 2011 cuma
    18.00 galatasaray 68-65 erdemirspor (erkek basketbol)
    yer: samsun yaşar doğu spor salonu organizasyon: spor toto türkiye kupası

    8 ekim 2011 cumartesi
    17.00 galatasaray 83-60 bandırma kırmızı (erkek basketbol)
    yer: samsun yaşar doğu spor salonu organizasyon: spor toto türkiye kupası

    galatasaray basketbol şubesi, üç günlük aranın ardından oldukça ciddi bir sınav daha verdi. erkek basketbol takımımız, 1985-86 sezonundan sonra ilk kez cumhurbaşkanlığı kupası maçını oynayacaktı. ve 16 senelik kupa özlemi sona erebilirdi. beko basketbol ligi'nde geçtiğimiz sezonu şampiyon tamamlayan fenerbahçe ülker ile kayseri'de karşılaşan galatasaray, iki uzatma sonunda 103-97 kazanarak ekim ayındaki ilk kupayı kazandı.

    12 ekim 2011 çarşamba
    18.30 fenerbahçe ülker 97-103 galatasaray (erkek basketbol)
    yer: kayseri kadir has spor salonu organizasyon: spor toto türkiye kupası

    cumhurbaşkanlığı kupası'nın coşkusu sürerken galatasaray medical park kadın basketbol takımı, kadınlar avrupa ligi'nde bu sezonki ilk maçına çıktı. abdi ipekçi spor salonu'nda litvanya temsilcisi vici aistes kaunas'ı 83-66'lık skorla mağlup eden galatasaray medical park, bu sezon kadınlar avrupa ligi'nde de iddialı olduğunu kanıtladı.

    13 ekim 2011 perşembe
    20.00 galatasaray medical park 83-66 vici aistes kaunas (kadın basketbol)
    yer: abdi ipekçi spor salonu organizasyon: kadınlar avrupa ligi

    ve nihayet sahne sırası, engelsiz aslanlar'ımıza gelmişti... galatasaray ts basketbol takımı, japonya'nın kitakyushu kentinde dokuzuncusu düzenlenen kıtalararası kupa'daki ilk maçında avustralya'nın perth wheelcats takımını 108-43'lük skorla mağlup ediyordu. bir sonraki sabaha karşı japonya'dan miyagi max'i 85-58 yendiğinde ise kıtalararası kupa'da üçüncü kez final oynama hakkını elde ediyordu. şampiyonluk öncesinde grupta bir maç daha vardı.

    galatasaray medical park erkek basketbol takımı, aynı gün beko basketbol ligi'nde sezonun ilk maçına çıktı. ilk dakikalardaki 10-0'lık skor avantajının ardından arkasına bakmayan takımımız, olin edirne deplasmanından 98-71 üstün ayrılarak sezona iyi başladı.

    14 ekim 2011 cuma
    07.00 perth wheelcats 43-108 galatasaray (ts basketbol)
    yer: kitakyushu, japonya organizasyon: kıtalararası kupa

    15 ekim 2011 cumartesi
    05.00 galatasaray 85-58 miyagi max (ts basketbol)
    yer: kitakyushu, japonya organizasyon: kıtalararası kupa

    15.00 olin edirne 71-98 galatasaray medical park (erkek basketbol)
    yer: edirne mimar sinan spor salonu organizasyon: beko basketbol ligi

    galatasaray, finali ise 16 ekim pazar günü yaptı. önce engelsiz aslanlar söz hakkı aldı, ardından sarayın sultanları. tekerlekli sandalye basketbol takımımız, grubundaki son maçında güney kore temsilcisi seul mg takımını 95-49 yendi. birkaç saat sonra ise final karşılaşmasında ev sahibi miyagi max'i 68-51'lik skorla mağlup ederek tarihinde üçüncü kez kıtalararası kupa'da şampiyon olmayı başardı. tarihimize bir kupa daha kazandırdı.

    galatasaray medical park kadın basketbol takımı, beş gün içinde üçüncü kupasını müzemize götürebilmek için cumhurbaşkanlığı kupası'nda fenerbahçe'nin rakibi oldu. ankara spor salonu'ndaki karşılaşma boyunca rakibinin bir an olsun skorda öne geçmesine izin vermeyen takımımız, maçtan 85-78 galip ayrılarak tarihinde sekizinci kez kupanın sahibi oldu. galatasaray, bu alanda ülkenin en başarılı takımı olarak kayıtlara geçti.

    16 ekim 2011 pazar
    03.00 galatasaray 95-49 seul mg (ts basketbol)
    yer: kitakyushu, japonya organizasyon: kıtalararası kupa

    08.00 galatasaray 68-51 miyagi max (ts basketbol)
    yer: kitakyushu, japonya organizasyon: kıtalararası kupa

    15.00 fenerbahçe 78-85 galatasaray medical park (kadın basketbol)
    yer: ankara spor salonu organizasyon: cumhurbaşkanlığı kupası

    son 17 günde oynadıkları tüm maçları kazanarak müzemize üç büyük kupa ekleyen basketbol takımlarımızı, yaptıkları harika sezon başlangıcından dolayı tebrik ederiz.

    --- alıntı ---

    http://www.galatasaray.org/...tbol/haber/11389.php
  • 3
    facebook'ta bu şubenin gerçekten hakkını veren bir sayfa var. diğer branşlardan bilgi verdikleri gibi bütün basketbol maçları boyunca canlı olarak sayı güncellemesi yapıyolar. (ekleme: tabiki sadece galatasaray maçları. sayı atanın ismi ve maçın skoru şeklinde) he face sayfası sikiliyor bazen ama ben sorun etmiyorum. aklı başında insanlar yönetiyor. paylaştıkalrı resimler olsun videolar olsun oldukça kaliteli. takip etmenizi öneririm.

    http://www.facebook.com/?q=#/YenilmezArmada
  • 7
    ünal aysal'ın el atması gereken şubedir. keza her gün başka bir skandal çıkması olasıdır artık o seviyeye gelmiştir. whalen ayrıldı, gordon ihtarname çekti onun öncesinde ilkan olayı, hawkins olayı vs.

    murat özyer twitter'dan saçma saçma şeyler yazıp ona buna gidin diye taraftara atarlansın anca. derhal bu yan gelip yatan, hiçbir iş yapmayan tek vasfı galatasaray lisesi mezunu olmak olan murat özyer'in görevine son verilmeli ve yerine gerçekten galatasaray için çalışacak görevini layıkıyla yerine getirecek biri getirilmeli.

    eğer sponsorlarla da sorun varsa bir zahmet çözülsün. belli ki murat özyer yetersiz, başkan bir an önce el atıp bu tarz sorunları ortadan kaldırmalı ve şubeyi güvenli ellere emanet etmelidir. yoksa bu sezon bizim açımızdan kocaman bir fiyaskoya dönüşecek. çok geç olmadan durdurulmalı.

    edit: al işte. entryi yazdıktan sonra gördüm bu haberi. bugünkü skandalımız hayırlı uğurlu olsun.

    http://amkspor.com/...-ihtarname-soku.html
  • 8
    ünal aysal'ın basketbol şubesine el atması veya el atacak adamı bulması gerekiyor. nasıl futbol için fatih terim varsa basketbol içinde nba kafası ile genel menajere ihtiyaç var.

    başkan ve ekibi 2011 mayıs'ında başa geldi. kadın basketbol ile başlayalım.

    2010-2011 sezonunda https://pbs.twimg.com/...ckCAAAq8mD.jpg:large şu pozisyon ve ceyhun yıldızoğlu ile şampiyonluk verildi. ceyhun eurobasket 2011'de 2. oldu milli takımla. birazda hakemlere atıldı hibe. ceyhun yıldızoğlu'na diana taurasi, alba torrens, tina charles, epiphanny prince gibi süper bir yabancı grubu verildi. final eight'a kalmamız ise garantilendi, ev sahibi hakkını aldık çünkü. ama sir ceyhun yıldızoğlu öyle bir düzen kuramadı ki. tek parçada kadro dağıldı. (bkz: alba torrens sakatlığı.) ona rağmen ticha penicheiro ve eglė šulčiūtė sezon içinde alındı. zaten matic vardı. ve bu kadro eurolig women'da final bile göremedi. ulan alba torrens sakattı dedik, geçtik. ama lig şampiyonluğunun saçma işlerle verilmesi ceyhun'a bileti kestirdi. öyle bir düzensizlik var ki diana taurasi'yi kaybettik, nedense fowles ve bahar varken, wauters, sancho, nevriye alındı. cem akdağ mayıs-haziran arasında başa geçirilecek dendi. vazgeçildi. ekrem memnun baş antrenörlüğe getirldi. sonrasında tek kısa şansımız olan lindsay whalen transfer edildi. 2012 cumhurbaşkanlığı kupasında bazı kişilerin amatörlüğünden 1,5 yabancı ile maça çıkıldı. kaybedildi. eurolig women'da 9 galibiyet 3 yenilgi ile 2. olarak gruptan çıkıldı. türkiye kupası unutulmayacak bir zaferle kazanıldı. şimdi deniliyor, fowles ihtar çekti, whalen ayrıldı, sancho üff snne be slk dedi. bu kadar iş yapan kadro dağıtılmak üzere. ne olacağı belli değil. yeni transfer nasıl olacak oyunculara para yok. *

    erkek takımına geçelim;

    2011 yazında bu takımın şampiyonluğu her şeyi kontrol altına alan hakemler ve şikeci aziz, turgay demirel, ülker şeytan üçgeni ile çalındı. eksiklerimiz vardı falan filan, ve oktay mahmuti'nin basketbol felsefesine uygun olarak yarı sahada tempolu basit ve çabuk ikili oyunlar ile sonuca giden bir takım ortaya çıktı. oktay hoca bunu yanı dıra furkan aldemir, sertaç şanlı gibi isimleri almış, göksenin köksal gibi alttan gelen isimlere şans vererek bütçeyi olabildiğince verimli kullanmaya çalışıyordu. thy eurolig bileti elemeler ile alındı. normal sezon gruplarından çıkıldı. top 16'da evinde cska ve barcelona ile evinde mağlubiyet almayan 3. takım olunması rağmen ikili averaj ile elenildi. türkiye kupasında gene biçildik. yarı finalde elendik. ligde ise yarı final 4. maçı 22 mayıs 2012 beşiktaş galatasaray basketbol maçında son çeyrekte maç galatasaray'dan alınıp hediye paketi içinde beşiktaş'a verildi. kalpler kırıldı, oktay mahmuti'nin sözleşme ayrılığı oldu. kimisi sevindi, kimisinin kalbi kırıldı ardından ergin ataman geldi. ataman iyi yabancılar seçer onu yaptı. n'dong, milan macvan, david hawkins, domercant, jamont gordon alındı. basit ve çabuk ikili oyunlar yanı sıra hawkins, domercant, gordon'un rakipler üstünde baskı ve boyut avantajı takımın temel prensibi olacaktı. daha sezon başında parkesine ettiğimin bandırma kara ali acar spor salonunda domercant sakatlandı, ama takım bam bam bam gidiyordu. türkiye kupası elemelerinde fener 8 kişi ile tokatlandı, ligde ise 2. çeyrekte maçlar kopuyordu. ilk önce 28 kasım 2012'de oynanan kuban maçında henry domercant sezonu kapattı. ardından yanlış tedavi ile göksenin köksal sezonu kapattı. carlos arroyo ile takım takviye edildi. son olarak takımın taşıyıcısı olan david hawkins'in wada listesinde olan yasaklı madde kullanımı ile kendini bloke etti. manuchar markoishvili ile takım takviye edildi. avrupa'da ilerliyorduk, ligde efes, fener, banvit, karşıyaka bize gelecekti. ama sabrım taştı, 10 şubat 2013 fenerbahçe ülker galatasaray basketbol maçı bunu zirvesidir. takım, koç, seyirci kıçını yırtıyor. üç tane şikeci hakem şubenin 10. kupasını falan çalıyor. yönetim nerede. hala aziz, turgay, ülker üçlüsü orada. kupa şampiyonu olacaksak bu üçlü tasfiye edilecek. başka yolu yok.

    *
  • 9
    mehmet keseratar hakkında bırakın dava açmayı sert bir açıklama dahi yapmayan şubedir. yazıklar olsun bu şubenin yönetiminde olan her bir kişiye.

    ilgili videodaki görüntüler zaten başlı başına bir skandalken maçın sonlarındaki çembere dokunma ihlalinin tekrarını izlemesine rağmen ısrarla yanlış karan veren hakem art niyetlidir. bu iş bu kadar açık ve net. ve sen hala susuyorsun?

    bizim basketbol şubemiz ne yapıyor? bu kadar kolay mı hak teslim etmek? ulan bu ne üdüğü belirsiz hakem gelip emeğinizi çalıyor apaçık bir şekilde ve siz susuyorsunuz. emeği çalınmış, yüreğiyle mücadele etmeye çalışan takımımın arkasında durmuyorsunuz. yazıklar olsun size. yöneticilik anlayışınızdan utanıyorum.

    ilgili video http://www.youtube.com/watch?v=kNc2JpqVL_Y
  • 12
    https://www.youtube.com/watch?v=pnkq9rxQ9Ys
    iyi bir basketbol seyircisi değilim. benim işim futbol. doğruya doğru. ama sen şu şubeyi nasıl tahtalıkapıspora çevirirsin yahu? aklım almıyor. şuraya dolan taraftarın aldığı bilet ödeyecek nerdeyse sporcuların paralarını. napolyon ne demiş bilmem ama birisi dursun özbek'in kulağına eğilim "vizyon vizyon vizyon" demeli.
  • 13
    dillere pelesenk olan bir söylem var amatör şubelerle alakalı; "finansal fair play kıskacındayken kulübün hareket alanı sınırlı, uefa sürekli tetikte" şeklinde. bu söylem doğru mu? hayır. aksine uefa amatör şubelere yapılan yatırımlar konusunda spor kulüplerini manen destekliyor. bakınız, 2018'e ait uefa finansal fair play kitapçığı:

    https://www.uefa.com/...2562015_DOWNLOAD.pdf

    kitapçığın 92. sayfasında yazan şey şu:

    --- alıntı ---

    appropriate adjustment may be made such that community development expenses are excluded from the calculation of the break-even result. expenditure on community development activities means expenditure that is directly attributable (i.e. would have been avoided if the club did not undertake community development activities) to activities for the public benefit to promote participation in sport and advance social development. community development activities include, but are not limited to:

    i) the advancement of education;
    ii) the advancement of health;
    iii) the advancement of social inclusion and equality;
    iv) the prevention or relief of poverty;
    v) the advancement of human rights, conflict resolution or the promotion of
    religious or racial harmony or equality and diversity;
    vi) the advancement of amateur sport...

    --- alıntı ---

    metin kısaca şunu diyor; eğitim, sağlık, sosyal etkinlik, yoksullukla mücadele, insan hakları, eşitlik, ırkçılık, amatör sporlar gibi alanlarda yapılan harcamalar, yatırımlar uefa ffp kapsamının dışındadır.

    bunun anlamı "kulüp rahatlıkla milyon paraları amatör şubelere gömebilir" demek değil elbette. demek istediği şey "amatör şubelerle uefa finansal fair play kıstasları olumsuz manada aynı potada eritilmemeli" benzeri bir vurgu.

    yöneticilerin amatör şubeler söz konusu olduğunda uefa finansal fair play kozunu kullanmasının altında yatan sebep aslında devlete "bize daha çok amatör şube teşviği verin, yoksa biz istemesek de uefa bizleri kısıtlıyor, görüyorsunuz" algısı ki bence çok da yanlış bir aba altından sopa gösteriş tarzı değil.

    e: imla
  • 14
    mustafa cengiz yönetimindeki yöneticilerimizden özgür savaş özüdoğru'nun twitter'da konu ile ilgili açıklaması (flood):

    https://twitter.com/.../1019105445154361344

    dursun aydın özbek gibi birisinin listesine girip seçilemeyince geçmiş döneme (kendi dönemlerine) yönelik borçlardan bahsetmek yerine "basketbolla ilgilenmiyor bu yönetim" diyenleri, hasthag açıp mevcut yönetimi karalayanları takip edeceğinize twitter'da kendisini takip etmenizi öneririm.
  • 15
    basari icin 20-25 milyon euro butceler gerekmeyen subedir. hele hele galatasaray gibi bir markaysaniz.

    tofas 3 milyon dolar civari butcesiyle final oynuyorsa, banvit 4-5 milyon dolarlarla yillardir istikrarli basari sagliyorsa, zalgiris final 4 goruyorsa, hatta cok da uzaga gitmeden maaslari bile odenmeyen galatasaray kadin basket takimi onca skandala ragmen gidip eurocup'i kazaniyorsa, dogru planlama ve vizyon ile galatasaray markasi hayli hayli basarili olur.

    hala yok basketbol bransi zarar ediyor kapatilsin, finansal fair play rerero diyenler de su videoyu izleyip utansin bi zahmet: https://youtu.be/6sDtXtB090k

    neredeyse sadece ic sahadaki atmosferle alinan erkek eurocup zaferi varken, kadin basketbolunda gorulmemis ic saha atmosferlerine sahipken, ustelik kadin basketbolunda ic sahada boyle atmosferlerin erkeklere gore 3-4 kat daha fazla avantaj getirdigi ortadayken, kisacasi boyle bir taraftar potansiyeline sahip bir kulup iken, utanmadan bu sene baskette nasil kombine satmayi dusunuyor bu yonetim ?

    galatasaray bir spor kulubudur, basketbolu turkiye'ye getiren kuluplerdendir. basketbola yapilan bu muamele kabul edilemez.
  • 16
    şubenin sorunu borcu olması, bütçesinin olmaması değil, 2-5-10 yıllık bir planı ve bunu ortaya koyacak yönetici grubunun olmamasıdır. hal böyle olunca ne sponsor bulunuyor, ne koç ne de oyuncu. tofaş'ın yürüttüğü sistemi class="title">* koskoca galatasaray'ın ortaya koyamayışı tam bir iş bilmezlik örneği. bu şartlar altında biz anca kim kime ne demiş, o niye gelmiş bu niye gitmiş bunları tartışırız.
  • 21
    henüz yasakları fiba'nın resmi sitesinde kaldırıldığına ilişkin bir değişiklik yok. yasaklar duruyor. ama yönetimin yalan söyleyecek hali de yok. yakın zamanda güncellenecektir.

    http://www.fiba.basketball/bat/sanctions

    aylardır olan cezalar kadro kayıtlarından sadece 1 (bir) gün önce kaldırıldı. bunu da belirtmek lazım. yönetimi severiz sayarız ama yanlışa yanlış da deriz. aylar önce yapılmsı gereken iş yumurta kapıya dayanınca yapıldı. umarım bu gelişme şubenin aydınlık günlerinin ilk adımı olur.

    bu arada şu kombine işine de bir el atsalarda biz de salonda yerimiz almak ve şubeye destek olmak için elimizden geleni yapsak. kombinelerin çok pahalı olacağını sanmıyorum. hafta sonları galatasaray dolu günler geçirmek için çok güzel bir fırsattır basketbol kombinesi. gündüz basketbol maçı, akşam futbol maçı aşırı galatasaray yüklemesi ile insan zevkin doruklarına ulaşıyor. tecrübeyle sabittir. herkese tavsiye olunur.
  • 24
    muhtemelen bu sezon için galatasaray basketboluyla alakalı yazacağım/yazdığım son entry bu. içimdeki irini akıtayım da rahatlayayım.

    sevgili başkanımız geçtiğimiz günlerde konuk olduğu bein sports yayınında şöyle bir şey söyledi: "basketbolun gelirleri yetmiyor. real madrid başkanı florentino perez'e de sordum, o da futboldan alıp basketbola aktardıklarını söyledi. real madrid 1 milyar euro kazanıyor ve 30-40 milyon euro basketbola aktarmaları onları etkilemiyor. biz bunu yapamayız. basketbola 35-40 milyon euro bütçe ayıramayız.". mustafa cengiz zeki bir adam. söylediği şey teoride doğru; ancak amatör şubeleri de takip eden galatasaray taraftarının bu şubelerle alakalı gerçek beklentilerinin de bilincinde. dolayısıyla beklentinin basketbola her sezon 35-40 milyon euro bütçe ayrılması olmadığının da farkında. apaçık ajitasyon yapıyor. niye? çünkü basketbolu son derece kötü idare ettiklerinden, gerekenleri yap(a)madıklarından adı gibi emin. bu yüzden de demagoji sosuyla şenlendirdiği duygu sömürüsü menüsünü masaya servis etmekten çekinmiyor. taraftarı kandırıyor.

    peki taraftar aslında ne istiyor?

    1. oyunculara ve şube çalışanlarına ödemelerin zamanında yapılması; liseci sevici tayfaya malzeme verilmesin diye birçok insan sesini çıkarmıyor, bahsetmiyor fakat dönem dönem geciken maaş ödemelerini, kıyısından dönülen idmana çıkmama kararlarını konuya hakim olan insanlar biliyor. sırf dursun aydın özbek ve şürekası birtakım şeylerden nemalanmasın diye ağzını açmıyor taraftarın bir kısmı olana bitene...

    2. standart bir bütçe; en can alıcı nokta bu çünkü en büyük goygoy bunun üzerinden dönüyor. bahsettiğim goygoy da şu; amatör şubeleri doğru dürüst takip etmeyen (tercih meselesi, hiçbir sakıncası yok), galatasaray'ı yalnızca futbol olarak gören bir kısım taraftarda tuhaf bir reaksiyon mekanizması oluşmuş durumda. amatör şubelerin a'sını veya basketbolun b'sini dillendirdiğiniz anda, "ya argadaş siz de tutturmuşsunuz sepettopu da sepettopu, borç çok görmüyon mu"ya benzer bir tepki alıyorsunuz. baştan aşağı cehalet kokan, içi son derece boş ve bir o kadar bayık bir söylem bu. neden? her şeyden önce, basketbolu takip eden galatasaray taraftarı şube ekonomisiyle alakalı birçok şeye hakim, o konuda içiniz rahat olsun canım kardeşlerim. asıl olana gelirsek; basketbolu takip eden galatasaray taraftarı da biliyor ki bu takım (erkek basketbol takımı) güçlü bir müessese ile birleşmediği sürece hiçbir zaman 2,5-3 milyon euro'ların üstünde bir bütçeye sahip ol(a)mayacak. hele hele mevcut kurlarla bu imkansız. hemen araya bir şey sıkıştırayım; diyoruz ya "fenerbahçe de ülker'in mirasına kondu, sonra da doğuş'la beko'ya yanladı ehiehi" diye, on numara iş yaptı adamlar zamanında. ayağa gelen fırsatı geri çevirmediler ve son 1,5 sezon hariç hem avrupa basketboluna hem de ülke basketboluna damga vurdular uzunca bir süre boyunca. ha maddi açıdan kantarın topuzunu kaçırdılar mı? kaçırdılar elbette. kulüplerin amiral gemisi olan futbolda düzenli olarak çuvallayınca sürekli basketbola sarıldılar, sürekli basketbola yapmamaları gereken miktarda yatırım yaptılar ve battılar... konuya dönersem; her sezon basketbola ayrılacak bir 15 milyon türk lirası (dolar ya da euro değil, lira) kadarlık bütçe kulübü batırmaz. sponsor katkısıyla bu miktar 20+'yı görürse misler gibi olur. yani neymiş? taraftar 35-40 milyon euro'luk bütçe falan istemiyormuş.

    3. doğru zamanda doğru hamleler ve doğru yöneticilik; benim bu entry'i yazma sebebim bu aslında, diğer bir deyişle bu sezon bir daha galatasaray basketboluyla alakalı herhangi bir şey yazmayacak olmamın nedeni de. john roberson transferi yapıldı dün. oyuncu 16 şubat'tan sonra takımımıza dahil olacakmış.

    https://gss.gs/Mwi.jpg

    takımınızın böyle bir hamleye olan ihtiyacı yaklaşık 2,5 aydır var. diyelim para sıkıntısı yaşandı ve bu yüzden gecikildi (ki bizim sorunumuz biraz da bu oldu), eyvallah. anadolu efes ve fenerbahçe beko gibi iki ağır favorinin olduğu lokal ligde şampiyonluk hedefi çok ütopik bir hedef, dolayısıyla esas odak noktası eurocup-türkiye kupası ikilisi. şimdi siz öyle bir zamanda öyle bir oyuncuya gidiyorsunuz ki, bu oyuncu ne eurocup'ta oynayabilecek (%90+ elendik zaten), ne de türkiye kupası serüveninde forma giyebilecek. o halde soruyorum, biz bu transferi neden yaptık? hemen cevaplayayım, taraftarı aptal yerine koyup sözüm ona susturmak için. biz embesiliz, biz kafasızız ya, anlamıyoruz tabii. roberson transferi, galatasaray yöneticilerinin galatasaray taraftarını salak yerine koyma hamlesinden başka bir şey değildir. doğru yöneticilik de tam olarak böyle zamanlarda devreye girer, ortaya çıkar. doğru yöneticilik neydi peki? faydalanamayacağımız oyuncuya para gömmemekti, bunu taraftara izah etmekti, mert olmaktı, gerekirse özür dilemekti. hiçbirini yapmadılar elbette.

    müthiş ayar olduğum bir kitle var, iyi arkadaşlarımdan bazıları da bu kitlenin içinde. bu kitle, "yea basketbol ne amuğagoyim ya" kitlesi. yahu ne var bunda? bir insan basketbolu, voleybolu, yüzmeyi vs. futboldan daha çok benimseyemez mi, önemseyemez mi usta? bunda ne gibi bir tuhaflık var anasını satayım? niye öcü muamelesi yapılıyor güzelim salon sporlarına? ooof dağların anası fadime of!

    açık konuşayım, "galatasaray yalnızca futboldan ibaret olacak, amatör şubelerin tamamı kapanacak" dense üzülmem hatta bir noktada desteklerim. bakın bunu bir basketbolsever olarak ifade ediyorum. böyle düşünmemin sebebi tamamen galatasaray armasının bu atıllığı, bu niteliksizliği hak etmediğine inanmamdan ötürüdür. aynı zamanda bu benim için bir eksiklik de yaratmaz. efes pilsen altyapısı sayesinde daldım ben basketbola, anadolu efes'in maçlarını açarım, bakarım keyfime. şu cümlemden sonra "sen de nasıl galatasaraylısın arkadaş" diyen(ler) olabilir, ziyanı yok, alıştım. söz konusu futbol olduğunda 365 gün boyunca kavgaya varım mücadelem el verdiğince çünkü o zaman galatasaray taraftarının tamamı gerek lisecilere, gerek siyasete, gerekse de türkiye futbol federasyonu'na karşı hep bir ağızdan bağırıyor; ancak böyle olunca iş kendi kendine debelenmekten ileri gitmiyor, gidemiyor maalesef. bu yazdıklarım sadece erkek basketboluyla ilgili bir de, erkek basketbolundan daha kötü bir biçimde adam yerine konmayan, iplenmeyen, sallanmayan şubelerimiz mevcut. yazık...

    mustafa cengiz başta olmak üzere galatasaray yönetimine gecikmiş ödemelerden kaynaklı birçok transfer yasağı dosyasını kapattıkları için teşekkür ederim. 1 yıl kadar önce galatasaray yönetiminin "galatasaray basketbolunu a.ş. yapalım" teklifini reddeden genel kurula da sonsuz nefretlerimi sunuyorum. alın şubenizi başınıza çalın. yediniz yediniz de doymadınız hala lan, yazıklar olsun.
  • 25
    https://twitter.com/...964510747561984?s=20

    --- alıntı ---

    erol özmandıracı: ömer yalçınkaya arka kapılardan iş çeviriyor. işıl'ı istemedi, efe güven'i de istemiyor. ertuğrul erdoğan'a mobbing uyguluyor.

    --- alıntı ---

    anlaşılan basketbol şubesi ömer yalçınkaya' nın arka bahçesi olmuş. mustafa cengiz yönetiminin de bu kadar göz yummasını anlayabilmek mümkün değil.
App Store'dan indirin Google Play'den alın