• 1
    entry silinme nedenlerinden biri. öyle olmasına öyle ama ne tanımı yapılmış ne de bir örnek verilmiş. literatüre bir katkı, gözleri ufuklara bitişmiş ve sermayesi ümit olanları teskin etmek maksadıyla, dosta güven ve düşmana korku salsın diyerekten bir girizgah yapalım.

    başlık: bülent korkmaz.

    1. entry: iyi teknik direktördür.

    2. entry: hadi oradan be ne teknik direktörü.. o en fazla galatasaray'ın efsanesidir. teknik direktör olacak zekadan ve ferasetten varestedir.

    3. entry: her ne kadar bazı çevrelerce teknik direktör olarak yüceltilse de teknik direktör olma niteliklerine sahip değildir bülent korkmaz. ....

    4. 1. entry'de belirtilenlere katılmıyorum, katılanlara da katılmıyorum. katılmadığım gibi atılmam da.

    örnekte farazi olarak, irticalen verilmiş bülent korkmaz başlığına girilen entry legal entrydir. legal ne demek? ilk başta formata uygun demek, tanım var çünkü. sözlük denilen sosyal mekanların en başta gelen vazifelerinden biri tanım yapmak değil midir? dolayısıyla ilk entry efendi bir entry. ancak burada nitelikli olup olmayacağı gibi bir husus gündeme geliyor. entry tanım içerse de nitelikli olup olmama gündeme geldiğinde subjektif bir zemine kayarız. çünkü birisi için nitelikli olan diğeri için niteliksiz olabilir. bir futbolcunun örneğin sosyal çevresi futbolun sadece futbol olmadığına inanan birisi için nitelikliyken mevzuyu sadece futboldan ibaret gören birisi için niteliksiz olabilir. işte bu noktada sözlüğün legal yapısı kişilerin mülahazalarına bağlı olur. orası ayrı..

    2. entry 1.entry'e doğrudan cevap içeriyor. işte silinmesi gereken entry bu entrydir. çünkü cevap içerdiği entry silindiğinde referans alanın entrysi havada kalır. aradan geçen uzunca bir süreden sonra sözlüğe göz atan o referans içeren entry'nin neden bahsettiğini anlamadığı gibi şayet özel ve tabiat-üstü güçlere sahip değilse anlama konusunda isabetli bir tahminde de bulunamayacaktır. bu entry'nin silinme nedeni de esasında budur. sözlükte esas olan belli istisnalar dışında herhangi bir entry silinse dahi kalan entrylerin herbirinin kendine göre açık olabilmeleridir. bu sayede göndermede bulunulan ilk entry'nin aranma zorunluluğu ve zorluğu bertaraf edilebilecektir.

    3. entry ise her ne kadar referans içeriyormuş gibi görünse de esasında ilk entryden ilham alsa da anonim bir ifade içeriyor. ilk entry silinse dahi kendi başına bir anlam ifade edecek ve yazanın neden muzdarip olduğunun anlaşılmasına imkan tanıyacaktır. işte sorun bu noktada başlıyor. anlamadan dinlemeden silinen birçok entry bu neviden olmasına rağmen görünüşte referans içeriyormuş gibi dursa da kendi başına bir anlam ifade ettiği göz ardı edilerek silinmektedir. bu emeğe ihanettir, yazmak için sarfedilen çabanın inkar edilmesidir.

    4. entry ise ayrıntılı açıklamaya lüzüm göstermiyor. çünkü sözlükte olamayacak denli forum-chat tarzı bir entry.
  • 2
    kişisel görüşünü belirten hiç bir yazara yapmadığım hede. yalnız bazı yazar(!) arkadaşlar var ki özellikle sözlüğün belli bir kesimini geri zekalı yerine koymak, dikkat çekmek, laf sokuşturmak için, bir kısım yazarlara ulan sizin bir bok bildiğiniz yok aslında bu iş böyle demeye getirdiği için artık bir cevap vermek zorunluluğu doğuyor. özellikle son zamanda bunu özellikle yapan bir kardeşimiz var ve dikkat edin o her entry yazdığında o başlık coşuyor. çünkü istediği de bu dikkat çekmek. sen bir futbolcuyu seviyorsundur ya da futbolunu beğeniyorsundur, futbolcunun başlığına yazarsın neden sevdiğinle birlikte. sonra çok iyi niyetli bir arkadaşımız çıkar, ya neden bu kadar sevildiğini anlamadığım, bir bok bilmeyen, bir boka yaramayan futbolcu, hani siz seviyorsunuz ama bunun bir numarası yok siz öküzsünüz benim gördüğümü göremiyorsunuza getiriyor muhabbeti. böyle durumlarda artık on/of vermenin veya mesaj atmanın bir anlamı kalmıyor. çünkü adam yazarların ve ziyaretçilerin önünde seni küçük düşürmek, cahil durumuna düşürmek için elinden geleni yapıyordur.
    ha ben çok eski bir okurum, yazar değilim. son yazar alımlarıyla birlikte sözlüğe geldim ve sözlüğün yapısı cidden değişti. bu yazar almayalım demek değil. ancak en azından denetimleri arttırsak bu forumlaşmanın önüne geçebiliriz diye düşünüyorum.

    bu boku ben de yiyorum ancak tekrar söylüyorum bazı yazar(!) arkadaşlar,kardeşler,abiler insanın sabrını ölçer derecede saldırdıkları için sabır taşı çatlıyor. kimse bir şahıs hakkında olumsuz görüş belirtme demiyor ancak olumsuz görüş belirteceksen de senden önce yazanları salak yerine koymaya çalışma.
  • 5
    bunu örnekle açıklayacağım.

    hatalı entry örneği:

    başlık: milan baros

    x: iyi futbolcudur. güzel goller atar.

    y: ne iyi futbolcusu ya. güzeller goller falan attığı da yok. (içine bir de x kişisi yanlış düşünüyor diye eklenirse ibretlik)

    bu önceki entrylere cevap niteliğinde diye silinebilir. gayet normal. burası forum değil. karşılıklı atışmak da format dahilinde olabilir.

    lakin işin ironik kısmı, sözlüklerin %60'ı ya da daha fazlası yazarların birbirlerine cevap vererek tanımlama yapmasıyla oluşuyor.

    ancak, aşağıda vereceğim örnekteki entry'ler önceki entrylere cevap niteliğinde diye silinmez. ya da silinmemeli.

    başlık: milan baros

    x: ne olursa olsun galatasaray'da kalması gereken süper golcü.

    y: son dönemlerde galatasaray'a yarardan çok zarar veren golcü.

    x: sanılanın aksine galatasaray'a zarar vermemektedir baros. sadece büyük bir form düşüklüğü içindedir. toparlyacaktır.

    şimdi burda x, y'ye cevap niteliğinde olsa da tanım içerek bir entry giriyor. normal şartlarda bu entry'nin silinmemesi lazım. buna bir standart konulmalı. özellikle de burda. çünkü kimisi siliniyor, kimisi kalıyor. mesela geçen gün bu tip bir şeyden dolayı benim de entry'm silindi. garip.
  • 7
    tanımdan farklı bir kavram olup önceki entry'lerde belirtilen bir argümana yönelik fakat yazı bütünlüğü olarak ondan bağımsız bir kontra argüman geliştirmek yerine direkt olarak önceki entry'in noktasına virgülüne cevap yetiştiren, hatta yazan yazarı hedef alan yazılar bu sebeple silinir.

    karşıt görüş belirtmek ile forum gibi cevap yazısı yazmak farklı şeyler. son olarak tekrardan yineliyorum, hiçbir legal tanım ifadesi geri kalanı forum tarzı cevap olan bir entry'i legal kılmaz.
  • 14
    teorik olarak en geniş çerçevede ele alındığında sözlükteki entrylerin yarıdan fazlasının dahil olduğu sınıflandırma. belki dörtte üçü hatta daha fazlası bile olabilir...

    ancak hem sözlüğün iyi kötü bir akışı olması, hem de sözlükte fikir ağırlıklı entrylerin de olabilmesi adına en çok esnetilen kurallarından biri de budur. tabi aynı oranda ve doğrultuda, yazarların en çok sulandırdığı ya da sulandırmaya çalıştığı kurallardan biri de budur.

    örneklerle anlatmak gerekirse;

    * doğrudan "kardeşim öyle diyorsunuz da " gibi bir başlangıca sahip entryler silinir ki zaten forum tarzı entry maddesinin de kapsamına girer zaten bu entryler. bu zaten açık seçik belli olan bir entry üslubu olduğu için pek istisnası olmaz, silindiği zaman şikayet de olmaz haliyle.

    * entry numarası bakınızının bulunduğu ve birilerine ya da bir konuya cevap vermeye yönelik entryler konusunda iş biraz karışıktır. aslında bu tarz entryleri kapsayan bir de başlıktaki entry'lere fiziksel referans içeriyor maddesi var. en temel hatlarıyla bakarsan aslında herhangi bir entry'de başka bir entry numarası ile birlikte bakınız şeklinde yer alıyorsa format dışı kabul edilir. bakınız dediğimiz olay yazı dilinde atıfta bulunmak olarak tabir edilen konudur ve özünde sadece başlıklar için kullanılmak maksatlı tasarlanmıştır. ancak örneğin ne dediler gibi genel içerikli bir başlıkların oluşmasıyla, o tarz bir başlıkta yer alan bir olaya atıfta bulunmak gerektiği zaman doğrudan entry numarası ile bakınız vermek de kabul edilebilir bir kullanım haline gelmiştir.

    bu kullanımın aslında çok da farkında olmadan sulandırıldığı/esnetildiği bir nokta vardır. bu da özellikle yazarların, genelde diğer kişilerin özel hayatlarındaki mutlu ya da üzüntülü olaylar hakkında dilek/temenni içerikli entrylerdir. bu entrylerde sözlük formatı biraz esnetilir, insiyatif alınır falan. örneğin bir vefat haberinin ardından başsağlığı dilemeye çalışan bir yazara çıkıp da kardeşim niye tanım yapmadın ya da niye bakınız verdin diye kolay kolay sorulmaz. bu da gayet insani bir reflekstir aslında.
    ancak gel gelelim bu tarz entryleri emsal göstererek, birileriyle münkaşa halinde girilen bazı entrylerin önceki entrylere cevap niteliğinde diyerek silinmesi üzerinden itirazlar gelir. bazen art niyetli bazense tamamen yanlış/eksik anlaşılmadan kaynaklı sorunlar yaşanır.

    * son olarak geldik bu hükmün en esnek ve dışardan bakınca sanki moderasyon tarafından keyfi uygulanıyormuş gibi algılanmasına sebep olan kısmına. başlangıçta şunu söylemek lazım. herhangi bir başlıkta birbirini takip edip yeni bir durum/detay tanımlamayan entryler, aynı yönde ya da zıt yönde olsun farketmeksizin, aslında birbirine cevap niteliğindedir. kelime anlamı olarak ele alınırsa bir söze ya da yazıya verilen her karşılık cevap niteliğindedir, basit bir "tamam" kelimesi bile bir cevaptır aslında. özellikle aynı duyguyu ya da sonucu içeren entryleri içine kapsayan bir de daha önce yazılmış zaten bu hükmü var aslında.

    ancak hem sözlük yazarlarının kendini/hislerini ifade edebilmesi, hem sözlükte bilgi kadar duyguların da yer alabilmesi*, hem de bazı konularda kamuoyu oluşabilmesi adına bu konuda epey bir esneklik uygulanmaktadır aslında. ancak bu esnetmeler de yine bazen art niyetli bazen de eksik ya da yanlış anlaşılma kaynaklı problemlere yol açmaktadır.

    örneğin " falan tarihteki filanca maçta attığı golle göğsümüzü kabartan futbolcu" ve "falan tarihteki filanca maçta performansıyla gurur duymamıza sebep olmuş futbolcu" entryleri ayrı ayrı ele alınınca format dahilinde entrylerdir. alt alta yer aldığında ise ikinci entry daha önce yazılmış zaten bu kapsamına girer. hatta az önce anlattığım açıdan bakarsak önceki entrylere cevap niteliğinde bile sayılır. ancak bu entryler alt alta girildiği vakit haklarında bir işlem yapılmaz.

    aynı şekilde "falan tarihteki filanca maçta çok kötü oynayan futbolcu" ya da "falan tarihteki filanca maçta çok iyi oynayan futbolcu" entryleri ayrı ayrı ele alınınca format dahilinde entrylerdir. alt alta yer aldığında ise ikinci entry önceki entrylere cevap niteliğinde kapsamına girer. ikinci entry silindiği vakit kıyametler kopar. moderasyonun faşistliğinden saygısızlığına, tahammülsüzlüğünden babasının çiftliği sanmasına kadar uzanan bir yelpazede ithamlar uzar gider. ve malesef sadece o gecenin siniriyle bir yazarımız daha hesabını kaybetmiş olur...

    başka bir örnek. yine bir futbolcunun başlığında "falanca sezonun ilk bilmemkaç haftasındaki performansıyla göz doldurmuş futbolcu" diye bir tanımla başlayan bir analiz entrysi yer alır. hemen altında da "falanca sezonun ilk bilmemkaç haftasındaki performansıyla batırmış futbolcu" diye bir tanımla başlayan başka bir analiz entrysi yer alır. bu iki entry de ayrı ayrı ele alınınca format dahilinde entrylerdir. alt alta yer aldığında ise ikinci entry önceki entrylere cevap niteliğinde kapsamına girer. ancak yaptığı analiz mantıklı temellere ve istatistiklere oturtulmuş bir analiz olduğu için, çıkarılabilecek dersler olduğu için hatta fikir jimnastiğine uygun olduğu için o entry silinmez. hatta bazen sadece vicdana ve mantığa dayanan uzun ama üstteki entrye/genele karşıt görüşlü bir entry bile yine yazının niteliğine ya da tartışmaya katkısına istinaden silinmeyebilir.

    böyle sakin kafayla anlatınca da herkes "zaten adam ne güzel yazmış abi niye silesiniz ki" der. ama ortada bir tartışma varsa, bir maçın siniri varsa, birilerine bilenilmişse; en kötüsü de art niyet varsa kimsenin gözü kimseyi görmez. bu tarz esneklikler de önümüze bir şikayette emsal olarak düşebilir. aslında sözlük yazarlarının kendilerini ifade edebilmesi için verilen bu tavizler günün sonunda moderasyonun faşizan bir uygulaması olarak anılır.

    oysa amaç sadece yazarların istedikleri gibi kendilerini ifade edebilecekleri bir ortam yaratırken az da olsa dizginlenebilir kalmasını sağlamaktır...
  • 15
    bence bir entrynin bu gerekçeyle silinip silinmemesinin çok kolay bir ayrımı var.

    tıpkı -de, -da'nın ayrı yazımı gibi. eğer -de, -da'yı cümleden çıkardığınızda anlam bozulmuyorsa ayrı yazılır. mantığı da çok basittir. de da kendi başına kelime ifade ettiği için cümleden çıkardığınızda anlam bozulmaz, eğer kelimenin bir parçası ise yani o kelime bu de da'ya muhtaç ise bitişik yazılır. ayıramazsın.

    işte bir entrynin önceki entrylere cevap niteliğinde olmaması için o entry* çıkarıldığında bir anlam ifade etmesi gerekiyor. yani tek başına okunduğunda anlam kazanması için başka bir entrye ihtiyaç duymaması gerekiyor.

    her entry kendi başına anlam ifade edebilmelidir. bu kadar basit bir kural bana kalırsa.
  • 16
    atisma, sozluk formatinin olmazsa olmazlarindan biridir. bizim ilkgencligimiz otisabiyle guru’nun atismalarini okuyarak gecti. maharet, bunu sozluk formati icinde ve kendi basina, cevaben yazildigi entryden bagimsiz olarak da anlamli kalabilen metinler halinde yazabilmekte. bu minvalde bu kural sozluk gorunumu altinda tartisma adabi/usulu seklinde bir yaklasim tanimlar ve tartismalari bu kalibi takip etmeye zorlar. bunu yapabilen yazarlarin karsilikli atismalarini okumaninsa gercekten cok keyifli bir tarafi vardir.
  • 21
    şu ana kadar bu olaydan çok az girdim silindi ki ben de o dönemden beri dikkat ederim. ek olarak gördüm mu ihbar da ederim*.
    daha bir kere moderatörlerin olumsuz cevap verdiği olmadı. hatta şu ana kadar ihbarlardan negatif cevap aldıklarimin sayisi bir elin parmaklarını geçmez. çok da sevdiğim bir ihbar çünkü aynı başlıkta 50 kişinin birbirine cevap verip durması sözlüğe gerginlikten başka bir şey katmiyor.
  • 23
    bir entry hakkında bu kuraldan karar verilirken iyi düşünülmesi gereken karar. neden?

    çünkü sözlükte çok görüyorum, kulübün işleyişi ile ilgili çok çeşitli konularda bilerek veya bilmeyerek yanlış bilgi giriliyor. yazara bakıyorum gözüm keserse mesaj atıp "böyle böyle oldu istersen düzelt" diyorum. çok nazik arkadaşlar da var tersleyen de oluyor. bazen de gözüm kesmiyor hiç mesaj bile atmıyorum.

    mesela tüzük a derken yazar kardeşim geliyor tereddütsüz bu konuda b yapılmış veya yapılacaktır diyor. konu da bazen çok hassas bir konu olup paydaşlarını zan altında bırakıyor. veya kulüpte bir olay olmuş iyi kötü üyesi olarak ne olduğunu üye email gruplarından okuyorum. sözlükte bir bakıyorum tamamen farklı bir hikaye bir yazar kardeşim tarafından sanki oradaymış gibi yazılmış. yine hem yanlış bilgi veriliyor hem de paydaşlar zan altında bırakılıyor. dolayısıyla kenarından köşesinden dolanıp doğru bilgiyi vermeye çalışıyorum ki kafalar kirlenmesin.

    bu vesileyle bir de geribildirim yapayım. ben bu sözlükte tek cezamı kendi başlığım altında yanlış bilgi girip itham eden 2-3 yazara cevap verirken aldım. doğru mudur? doğrudur, hiç sesim çıkmaz. itham edenlere birşey yapıldı mı bilemiyorum. ama sonra dikkat ettim, 2-3 senedir dikkat ediyorum. benzer durumlarda bazen ceza veriliyor bazen verilmiyor. bir standart eksikiği göze çarpıyor. ha dünyanın sonu mu, değil. sözlük para verip hizmet beklediğimiz bir yer mi, o da değil. iyi kötü devam ediyoruz. sözlük herşeye rağmen eksik olmasın. seviyorum.
  • 24
    bazen cok absürd, saçma şeyler yazılıyor ve bunlar kanaat önderi gibi yazılıyor. bu yüzden doğrudan hedef alınmasa da dolaylı karşılık verilmesine karşı değilim.
    mesela "şu nickli kişi şöyle yazmış", "üstte böyle demişler" gibi değil de, olayın veya durumun diğer tarafını belirterek yazmak mantıken karşılık olsa da kağıt üstünde değil bence, bu yüzden yapılabilir. şöyle ki birisi oyuncuyu yok yere övmüştür, peşine siz yerersiniz. yorumun karşı oldugu görüş bellidir ama doğrudan hedef de değildir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın