• 1
    vizyon sahibi kilşiler ile kimine göre vizyonsuz olan kişilerin karşılaştırılmasıdır.

    gelelim konumuza. geçen sezonun başında büyük bir vizyon sonucu göreve getirilen cesare prandelli ile umduğu gibi bir sezon yaşamayan galatasaray hemen hemen bütün maçları 4'er 4'er gol yiyerek tamamladı. bu süre zarfında 3-5-2 sistemi ile oynayan galatasaray'da felipe melo stoper ve wesley sneijder de ön libero olarak sivasspor'a karşı oynadı. o maçı da sivasspor'un beceriksizliği yüzünden galatasarayımız maçı galip tamamladı. bu maçın ardından ultra vizyonlu cesare prandelli tarafından 'galip kadro bozulmaz' mottosuyla arsenal deplasmanına da aynı kadro ve sistem ile çıktık. sonuç yine hüsran ve yenilen 4 gol. hatta başakşehir fk'den bile 4 adet gol yemiştik geçen sezon. tabi ultra vizyonlu cesare prandelli'nin görevine son verilip, vizyonsuz! hamza hamzaoğlu göreve getirildi. hamza hoca'nın gelişiyle önce çift forvete döndü galatasaray ve iştahlı oyunu ile alkış aldı. bir süre sonra tek forvete döndü galatasaray ve kısır futbol buradan itibaren başladı.

    arkadaşlar vizyonsuz diye eleştirdiğimiz hamza hoca'ya destek verelim. çok beğendiğimiz ve geldiğinde methiyeler düzdüğümüz prandelli resmen itibarımızı sarstı. sırf transfer yapmadı diye hamza hocayı eleştirmeyelim. hatta takım kötü gitsin de kovulsun diye bekleyenler var. biraz sabır ve destek lütfen. daha ne kadar zaman kaybedeceğiz? sürekli birşeyler deniyoruz. son yıllarda fatih terim'den başka galatasaray ile başarılı olan başka hoca var mı? az sabır ve destek.
  • 3
    yanlış bir tartışma. yine ünal aysal üzerinden bir "vizyonluluk" pompalanmaya çalışılıyor. 2012 vizyonu diye bir şey yok. varsa da ne olduğunu açıklasınlar. gerçekten bilmiyorum.

    benim bildiğim 2012 yılında yabancı sınırı vardı. takımlar 5 yerli ile oynuyorlardı. ligde 18 takım vardı ve takımlar arasındaki güç farkı bu yılkı kadar fazla değildi. 4 büyükler dışındaki 4-5 takım da gayat iyi kadro ve oyun kalitesine sahipti. başakşehir, bursa, gaziantep, eskişehir, sivas, kayseri gibi.

    biz derbi kadar zorlu geçen anadolu maçlarını elmander, engin, emre, semih gibi genç oyuncular ve prime selçuk gibi türk oyuncuların farkıyla kazanıyorduk. elbetteki az sayıdaki yabancı hakkımızı da eboue, melo, muslera ve ujfalusi gibi çok kaliteli yabancılardan yana kullanmıştık. ama takımı yıldızlarla doldurduk ve anadolu takımlarını ezdik geçtik diye bir durum yok. çok uyumlu bir takım olduk, takımda herkes gol attı ve mücadele gücümüz çok yüksekti.
App Store'dan indirin Google Play'den alın