54
hakkında bir yazı da sedat tunalı tarafından yazılmış ilginc ve fenerbahce lehine soylemleriyle dikkat ceken spor bakanı.
--- alıntı ---
şike-çete sürecinin ne dediği bir türlü anlaşılamayan yetkililer listesinin 1 numarası olan spor bakanı suat kılıç sonunda ağzındaki baklayı çıkarmış: “kişilerin sakıncalı eylemler içerisinde yer alırken diğer taraftan 100-150 yıllık köklü kulüpler onların yaptıklarının faturasını ödemekle karşı karşıya. şahsi suçlar ve eylemler sebebiyle bu kulüpleri cezalandırmak doğru değil. bu benim şahsi fikrim.”
benim şahsi fikrim de insanların gerçek düşüncelerini oy hesabına saklamamalarıdır, misalen aslında feriköy’e gönül verdiysem fatih’e gittiğimde vefa’lıyım dememelidir.
neresinden tutsanız elinizde kalır..
bu bakan değil miydi daha birkaç gün önce “yargıya intikal etmiş konular hakkında konuşmak doğru değil” diyen!? ne oldu da düşünsel evreninde tornistan yaşandı? biraz hukuk okumuş herkes, kurumları temsil eden şahısların eylemleriyle kurumlarını da bağladığını bilir, hukukçu kökenli bakanımız mı bilmeyecek bu gerçeği? bildiğini varsayıyorsak bu dönüşün nedenleri nelerdir?
spor bakanı vaaz verir gibi konuşmalar yaparak kafa karıştırmak yerine, çıksın meydana ve açık açık “ben spor bakanı olarak fenerbahçe’nin düşmesine karşıyım” desin. en azından dürüst davranmış olur. kapalı kapılar ardında başka medyanın önünde başka konuşa konuşa gelinen nokta budur. devlet fenerbahçe’nin lig’den düşmesini istemiyor. bunca belgeye ve tapelere rağmen şu kirli ligde oynamak kaç fenerbahçeliyi mutlu edecek bilmiyorum, bu kirliliğin tek nedeninin fenerbahçe olmadığını da biliyoruz, ama yeter yahu, kusma noktasına geldik.
--- alıntı ---
*
--- alıntı ---
şike-çete sürecinin ne dediği bir türlü anlaşılamayan yetkililer listesinin 1 numarası olan spor bakanı suat kılıç sonunda ağzındaki baklayı çıkarmış: “kişilerin sakıncalı eylemler içerisinde yer alırken diğer taraftan 100-150 yıllık köklü kulüpler onların yaptıklarının faturasını ödemekle karşı karşıya. şahsi suçlar ve eylemler sebebiyle bu kulüpleri cezalandırmak doğru değil. bu benim şahsi fikrim.”
benim şahsi fikrim de insanların gerçek düşüncelerini oy hesabına saklamamalarıdır, misalen aslında feriköy’e gönül verdiysem fatih’e gittiğimde vefa’lıyım dememelidir.
neresinden tutsanız elinizde kalır..
bu bakan değil miydi daha birkaç gün önce “yargıya intikal etmiş konular hakkında konuşmak doğru değil” diyen!? ne oldu da düşünsel evreninde tornistan yaşandı? biraz hukuk okumuş herkes, kurumları temsil eden şahısların eylemleriyle kurumlarını da bağladığını bilir, hukukçu kökenli bakanımız mı bilmeyecek bu gerçeği? bildiğini varsayıyorsak bu dönüşün nedenleri nelerdir?
spor bakanı vaaz verir gibi konuşmalar yaparak kafa karıştırmak yerine, çıksın meydana ve açık açık “ben spor bakanı olarak fenerbahçe’nin düşmesine karşıyım” desin. en azından dürüst davranmış olur. kapalı kapılar ardında başka medyanın önünde başka konuşa konuşa gelinen nokta budur. devlet fenerbahçe’nin lig’den düşmesini istemiyor. bunca belgeye ve tapelere rağmen şu kirli ligde oynamak kaç fenerbahçeliyi mutlu edecek bilmiyorum, bu kirliliğin tek nedeninin fenerbahçe olmadığını da biliyoruz, ama yeter yahu, kusma noktasına geldik.
--- alıntı ---
*
