• 30
    nevri dönen kurlara ek olarak covid-19 pandemisinin zorunlu kılacağı mali değişim(ler) sebebiyle, yunan basketbolunun birkaç sene önce içine düştüğü ekonomik buhrana düşmemesi imkansız olan camia.

    kıta avrupa'sındaki her basketbol ortamı gibi bizim basketbolumuzu pek de parlak olmayan günler bekliyor. tabii bizim durumumuz biraz daha flu, biraz daha sıkıntılı. buna sebep olan iki faktör var temelde; türk takımları haricinde kalan takımların tamamına yakınının gelirleri euro cinsinden, bu ilki. türk futbolundaki lira geliri-euro gideri dengesizliğinin bir benzeri basketbolumuzda da var. kur farkı sebebiyle ister istemez düşen bütçeler daha da düşecek önümüzdeki sezon(lar) itibarıyla. geçtiğimiz günlerde anadolu efes genel menajeri alper yılmaz ile ergin ataman bu detaya parmak basarak "bütçelerin daha şimdiden %20-30 kadar düştüğünü" ifade etti. türkiye erkekler basketbol ligi özelinde takımların toplam bütçesi son 1-1,5 ayda almanya, fransa ve italya liglerinin toplam bütçelerine indi bile, inmeye de devam edecek.

    ikinci sıkıntılı nokta ise takımların geçmişten gelen borç yükleri ve ödeme yükümlülükleri. arel üniversitesi büyükçekmece basketbol, beşiktaş sompo sigorta, meksa yatırım afyon belediyespor ve pınar karşıyaka, fiba tarafından transfer yasağı getirilen ekipler. kalan 12 takımdan yalnızca anadolu efes'in geçmişe dönük borcu yok. tofaş'ın da bu konuda herhangi bir sıkıntısı yok sanırım ama emin değilim. bir de türk telekom, ufak tefek ödeme gecikmeleri sayılmazsa büyük bir mali çıkmaz içerisinde değil organizasyon. elbette bu önümüzdeki süreçte türk telekom'un da bütçe düşürmek zorunda olduğu gerçeğini değiştirmiyor. son olarak teksüt bandırma bk de kurların korkunç yükselişi sebebiyle tüm yabancılarıyla karşılıklı fesih yoluna gitmişti zaten covid-19 öncesi, güzel öngörü.

    yukarıdaki paragrafa bağlı olarak fenerbahçe beko'yla galatasaray doğa sigorta'ya değinmek lazım esasen.

    bizim de, karşı tarafın da fiba'da aktif dosyası bulunmuyor gün itibarıyla, yani herhangi bir sebepten ötürü ortada transfer yasağı falan yok. mustafa cengiz yönetimini bu açıdan tebrik etmek lazım, amatör branşların atıllığı malum olsa da mevcut yönetim eski yönetimlerden kaynaklı borç yükünü güzel temizledi şu zamana kadar. öte yandan oyuncularımız maalesef bir süredir maaş alamıyor. buna bağlı olarak ara ara peydah olan o "antrenman krizi" temalı haberler gerçekti yani. hatta şöyle bir durum da* var ne yazık ki; türkiye basketbol federasyonu önümüzdeki günlerde ligin geleceğiyle ilgili kararını açıklayacak. ligin devamı yönünde bir karar açıklanması durumunda biz hepsi türkiye dışında olan yabancı oyuncularımıza "geri dönün haydi" desek bile hiçbiri geri dönmeyecek çok ama çok yüksek olasılıkla. devamında da karşılıklı fesih yoluna gidilir zaten.

    peki ya devasa bütçeli ezeli rakibimizde durum ne?

    fenerbahçe meyilli türk basketbol medyasında pek dillendirilmedi, hatta ana akım medyada hiç dillendirilmedi ama fenerbahçe beko oyuncuları aralık 2019'dan beri maaş alamıyor. bilginin kaynağı yunan sdna: https://www.sdna.gr/ ortalıkta dolanan iddialara göre ise bu site böyle bir bilgiye kostas sloukas sayesinde ulaşmış. bu bir iddia elbette, durduk yere oyuncuyu zan altında bırakmamak lazım. bununla birlikte fenerbahçe beko'daki ekonomik kriz sezon başından beri yüksek sesle olmasa da dillendirilen bir şey. hatta gigi datome'nin de bir ara bu konuyla alakalı küçük bir beyanı olmuştu "ödemelerde sıkıntı yaşanıyor" şeklinde. şaşırdım mı? hiç şaşırmadım, (bkz: fenerbahçe erkek basketbol takımı/#2692978). bana kalırsa fenerbahçe beko'yu bizden daha karanlık, daha kötü bir gelecek bekliyor. bir önceki sezon ve bu sezonun başında birçok yüklü kontratlı oyuncusuyla uzun süreli ve daha yüklü kontratlar yaptı fenerbahçe beko. yetmedi üstüne nando de colo'nun kallavi sözleşmesi de bindi. şu an isteseler bile -o biçim istiyorlar- bütçeyi ciddi şekilde kırpabilecek durumda değiller ki bu fenerbahçe'nin kulüp olarak içinde bulunduğu rezalet mali tabloda resmen ekonomi katliamı. eller kollar bağlı ve tamamen oyuncuların iyi niyetine kalmış durumdalar. zeljko obradovic'in de hala yeni sözleşme yapmamış olması bununla alakalı zaten. koç diyor ki, "bütçe düşmesin, yatırım sürsün, yeni sözleşmem aynı şartlarda devam etsin"; kulüp de diyor ki, "bütçe düşmeli, yatırım kesilmeli, yeni sözleşmedeki miktar %35-40 oranında azalmış olmalı". büyük bir çıkmazın içindeler.

    basketbolumuzun geleceğiyle alakalı öngörülerimi madde madde ifade etmem gerekirse:

    1. birçok takım maksimum 2-3 yabancılı ve bol altyapı oyunculu kadrolarla oynamaya başlayacak.
    2. tbf büyük olasılıkla şu an 5 olan yabancı oyuncu sayısını 4'e hatta birkaç yıl sonra 3'e indirecek.
    3. önümüzdeki sezonlarda anadolu efes'in ligin yegâne ağır topu olması çok olası. bayern münih ve juventus fc gibi tekel olmamaları için hiçbir neden yok.
    4. başta beşiktaş sompo sigorta olmak üzere bazı takımların faaliyetlerine son vermek durumunda kalacaklarını, -biz ve teksüt bandırma bk dahil- oynamaya devam eden birçok ekibin de full altyapı ve/veya türk oyunculu kadrolarla yola devam edeceklerini düşünüyorum.
    5. türkiye erkekler basketbol ligi ile türkiye kadınlar basketbol liginin yayın haklarını elinde bulunduran tivibu'nun önümüzdeki sezonun sonunda sözleşmeyi yenilemeyeceğine, liglerin de trt aracılığıyla açık kanaldan yayınlanacağına inanıyorum.
    6. önümüzdeki sezon olmaz belki ama sonraki dönemde yeni birleşmeler görmemiz pek bi' mümkün.
App Store'dan indirin Google Play'den alın