8
bir arsiv calismasi olarak deger verdigim eser.
ancak bazi yanlislari da yok degil insani bu kitabi almaktan sogutan.
tarih yaziciligi bireyler üzerinden degil dönemler ve olaylar üzerinden yapilir. cünkü bireylerin düsünceleri ve duruslari zaman icerisinde degisebilir ancak yaptiklari isler ve rol oynadiklari hikayeler tarih yaziciliginin konusu olarak sonraki nesillere aktarilir.
hakan sükür konusunu birey olarak ele alip da böyle bir arsiv calismasinda ona yer vermemek ortaya cikan bu eserin degerini azaltmaktan baska hicbir seye hizmet etmiyor. "ya o darbeci ama!" diyorsaniz bir sey diyemem. ama ayni bakis acisiyla zamaninda hunharca cumhurbaskani elestirisi yapip, muhalefetin bayrak adamligina soyunan ancak su an cumhurbaskaninin danismanligini ve parlamentoda bakanlik yapan insanlar hakkinda ne konusacagiz?
hakan sükür'ün icinde bulundugu durum türkiye cumhuriyeti vatandaslari icin bir yana galatasaray taraftari icin ayri bir dram. cogu insan, cocuklugunda, gencliginde yüzünü defalarca güldüren, gururdan gözyasi döktüren bu adamin adini bile agzina al(a)miyor. herkesin kendisine göre hakli sebepleri vardir elbet, sonucta bu yazi bir hakan sükür güzellemesi degil.
fakat bundan 50 sene sonra hakan sükür öldügünde, ya tipki ahmet kaya gibi bir durum söz konusu olursa? ya cikip bir iktidar mensubu iade-i itibar yolunu secerse? o zaman bu kitapta yazilanlar o dönem eline gecen ilgili cocuklar icin ne kadar degerli olur?
4 senede bir yapilan yaz olimpiyatlarina sirf politik sebeplerle sporcu kafilesi göndermeyen, aklinca düsmanini protesto ederek zor durumda biraktigini sanan ve spor tarihine gecen yönetimler bugün bu olaylari okuyanlara nasil komik geliyorsa bundan 50 sene sonra da bu kitapta yazilanlar ya da yazilmayanlar da o okuyuculara komik gelecek.
edit:imla
ancak bazi yanlislari da yok degil insani bu kitabi almaktan sogutan.
tarih yaziciligi bireyler üzerinden degil dönemler ve olaylar üzerinden yapilir. cünkü bireylerin düsünceleri ve duruslari zaman icerisinde degisebilir ancak yaptiklari isler ve rol oynadiklari hikayeler tarih yaziciliginin konusu olarak sonraki nesillere aktarilir.
hakan sükür konusunu birey olarak ele alip da böyle bir arsiv calismasinda ona yer vermemek ortaya cikan bu eserin degerini azaltmaktan baska hicbir seye hizmet etmiyor. "ya o darbeci ama!" diyorsaniz bir sey diyemem. ama ayni bakis acisiyla zamaninda hunharca cumhurbaskani elestirisi yapip, muhalefetin bayrak adamligina soyunan ancak su an cumhurbaskaninin danismanligini ve parlamentoda bakanlik yapan insanlar hakkinda ne konusacagiz?
hakan sükür'ün icinde bulundugu durum türkiye cumhuriyeti vatandaslari icin bir yana galatasaray taraftari icin ayri bir dram. cogu insan, cocuklugunda, gencliginde yüzünü defalarca güldüren, gururdan gözyasi döktüren bu adamin adini bile agzina al(a)miyor. herkesin kendisine göre hakli sebepleri vardir elbet, sonucta bu yazi bir hakan sükür güzellemesi degil.
fakat bundan 50 sene sonra hakan sükür öldügünde, ya tipki ahmet kaya gibi bir durum söz konusu olursa? ya cikip bir iktidar mensubu iade-i itibar yolunu secerse? o zaman bu kitapta yazilanlar o dönem eline gecen ilgili cocuklar icin ne kadar degerli olur?
4 senede bir yapilan yaz olimpiyatlarina sirf politik sebeplerle sporcu kafilesi göndermeyen, aklinca düsmanini protesto ederek zor durumda biraktigini sanan ve spor tarihine gecen yönetimler bugün bu olaylari okuyanlara nasil komik geliyorsa bundan 50 sene sonra da bu kitapta yazilanlar ya da yazilmayanlar da o okuyuculara komik gelecek.
edit:imla
