466
kimsenin işine yaramayan bir sonuçla sona eren maç. biz uzun süredir aradığımız derbi/fener galibiyetine, fener’de lige tutunmak için ihtiyacı olan galibiyeti alamadı ki rakibi 20 dakika eksik oynadı. bu tür fırsatları değerlendirmelisiniz. ki kırmızıyı geçtim, ilk yarıda rahatlıkla öne geçebilirlerdi. bizden daha etkili ve bilerek oynadılar ancak jannsen beceriksizlik etti. ikinci yarı o 20 dakikada da hücumda etkili olamadılar ve 1 puana razı oldular.
gelelim bize. 3 stoper çıkmak her türlü yanlıştı. galatasaray’da top tekniği yüksek oyuncu sayısı az. bam bam bam tadından oynadığımızdan topu yönlendiren adam sayımız az. bu işi yapabilen iki buçuk ismimiz var. biri malum fernando diğeri feghouli ve buçukta maicon. fernando’dan bu kadar verim almamızın nedeni adam libero gibi oynatmamızdı. kaleciye bu kadar yakın olan adama haliyle baskı kurmak zor. ancak 3 stoper yapınca tudor fernando’yu attı fener ortasahasının kucağına. josef ve ozan’da güçlü ve tempolu oyuncular. sindirdiler fernando’yu. maicon ve feghouli’de merkeze uzak oyuncular. biri stoper ve haliyle müthiş oyun kurmasını beklemiyoruz. attığı ters toplarla hücuma etkisi oluyor. feghouli’de zaten çizgide. hal böyle olunca bizim 343 patladı. bence serdar’ın sakatlığı eski sisteme dönüş için iyi oldu. ancak oyuna alınması gereken isim bence pas oyununa daha yatkın linnes olmalıydı. tudor 30 dakikada 2 hatayı yaptı böylece. ilk yarıyı resmen ölü gibi bitirdik ve 0-0 bittiği için şanslıydık bence. he futbol tabi. maçın 2. dakikasında eğer feghouli o golü atsa farklı şeyler konuşacaktık. ilk yarı bittiğinde arkadaşlarıma şanslı olduğumuzu, maçı 11 kişi bitirirsek şaşırcağımı ve belhanda-selçuk değişikliğine ihtiyacımız olduğunu söyledim. ağzıma sıçsınlar ki ne desem çıktı. gerçi bişey yapmama da gerek yok, bağıra bağıra belliydi bu durumlar. neyse gelelim ikinci yarıya. belhanda atılana kadar iyiydik bana göre. gene bir klasik olarak rakibimiz 60. dakikada bitmişti. ki bu takım aykut kocaman’ın takımı. aykut’la her türlü makara yapılabilir ancak adamın en önem verdiği yer koşu mesafeleri ve biz orda tuş ettik fener’i. tudor’un yüklemelerinden ve oyuncu yapımızdan kaynaklanıyor bu. ama işte gelelim kırılma anına. belhanda maça damga vurduğu ana. o pozisyondan önce ben fernando’nun da çabuk davranamadığını düşünüyorum. kötü de pas verdi ama asıl suçlular tabi ki belhanda ve belhanda’yı daha önce çıkarmayan tudor. bir oyuncu bu kadar sorumsuz olmamalı. yok yere 2 kart ile canımızı yaktı. bu dakikadan sonra da maç bizim için kaybetmemeye döndü ve tudor doğru hamlelerle maçı pozisyon vermeden bitirdi.
son 2 paragraf hakeme ve takımın geleceğine dair. hakem. denayer’in kırmızısını ve penaltımızı yedi. bu kadar yani. bu hakem de cüneyt çakır zaten olağan şüpheli. ligin selayeti adına hep tercihini kullanır. yine öyle yaptı. takımdan çok rekabeti körüklemeye çalışır. kurtuluş video hakemdir. gözünün önündeki pozisyona sen düdüğü çalacaksın. kendini kurtarma adına yan hakeme bakmayacaksın, adamı oymalılar. yan hakeme atılan pet şişeyi de destekliyorum. işinizi doğru yapacaksınız. holiganlığa teşvik ediyorlar adamı.
ve geleceğimiz. açıkçası hala puan farkı bize yarıyor. hafta bittiğinde rakiplerimizle puan farkını koruyabiliriz. takımımızın eksikleri belli. sol bekimiz ve yaratıcı ortasahamız yok elde. belhanda yedek kulübesinde kalmalı, sene sonu da yollanmalı. devre arasına kadar da bence merkezde selçuk’la oynanmalı veya tolga’yı merkeze çekip rodrigues’e yönelmeliyiz. ancak asıl istediğim 1. opsiyon. tolga solda kalırsa daha fazla gol atabilir, rodrigues’e güvenmiyorum ben. selçuk savunmada sorunlar yaşatsa da en azından topu bizde tutabilir ve ne vereceği de bellidir. belhanda kendi kalemini kendi kırmıştır. galatasaray formasına veya oyuna saygısı olmayan adamın bu formayı giymeye hakkı yok. hem de ortasaha oynamak için yeterli yeteneğe de sahip değildir kendisi.
trabzonspor deplasmanında alacağımız galibiyet ile yola devam etmeliyiz. sonda böyle olsun.
gelelim bize. 3 stoper çıkmak her türlü yanlıştı. galatasaray’da top tekniği yüksek oyuncu sayısı az. bam bam bam tadından oynadığımızdan topu yönlendiren adam sayımız az. bu işi yapabilen iki buçuk ismimiz var. biri malum fernando diğeri feghouli ve buçukta maicon. fernando’dan bu kadar verim almamızın nedeni adam libero gibi oynatmamızdı. kaleciye bu kadar yakın olan adama haliyle baskı kurmak zor. ancak 3 stoper yapınca tudor fernando’yu attı fener ortasahasının kucağına. josef ve ozan’da güçlü ve tempolu oyuncular. sindirdiler fernando’yu. maicon ve feghouli’de merkeze uzak oyuncular. biri stoper ve haliyle müthiş oyun kurmasını beklemiyoruz. attığı ters toplarla hücuma etkisi oluyor. feghouli’de zaten çizgide. hal böyle olunca bizim 343 patladı. bence serdar’ın sakatlığı eski sisteme dönüş için iyi oldu. ancak oyuna alınması gereken isim bence pas oyununa daha yatkın linnes olmalıydı. tudor 30 dakikada 2 hatayı yaptı böylece. ilk yarıyı resmen ölü gibi bitirdik ve 0-0 bittiği için şanslıydık bence. he futbol tabi. maçın 2. dakikasında eğer feghouli o golü atsa farklı şeyler konuşacaktık. ilk yarı bittiğinde arkadaşlarıma şanslı olduğumuzu, maçı 11 kişi bitirirsek şaşırcağımı ve belhanda-selçuk değişikliğine ihtiyacımız olduğunu söyledim. ağzıma sıçsınlar ki ne desem çıktı. gerçi bişey yapmama da gerek yok, bağıra bağıra belliydi bu durumlar. neyse gelelim ikinci yarıya. belhanda atılana kadar iyiydik bana göre. gene bir klasik olarak rakibimiz 60. dakikada bitmişti. ki bu takım aykut kocaman’ın takımı. aykut’la her türlü makara yapılabilir ancak adamın en önem verdiği yer koşu mesafeleri ve biz orda tuş ettik fener’i. tudor’un yüklemelerinden ve oyuncu yapımızdan kaynaklanıyor bu. ama işte gelelim kırılma anına. belhanda maça damga vurduğu ana. o pozisyondan önce ben fernando’nun da çabuk davranamadığını düşünüyorum. kötü de pas verdi ama asıl suçlular tabi ki belhanda ve belhanda’yı daha önce çıkarmayan tudor. bir oyuncu bu kadar sorumsuz olmamalı. yok yere 2 kart ile canımızı yaktı. bu dakikadan sonra da maç bizim için kaybetmemeye döndü ve tudor doğru hamlelerle maçı pozisyon vermeden bitirdi.
son 2 paragraf hakeme ve takımın geleceğine dair. hakem. denayer’in kırmızısını ve penaltımızı yedi. bu kadar yani. bu hakem de cüneyt çakır zaten olağan şüpheli. ligin selayeti adına hep tercihini kullanır. yine öyle yaptı. takımdan çok rekabeti körüklemeye çalışır. kurtuluş video hakemdir. gözünün önündeki pozisyona sen düdüğü çalacaksın. kendini kurtarma adına yan hakeme bakmayacaksın, adamı oymalılar. yan hakeme atılan pet şişeyi de destekliyorum. işinizi doğru yapacaksınız. holiganlığa teşvik ediyorlar adamı.
ve geleceğimiz. açıkçası hala puan farkı bize yarıyor. hafta bittiğinde rakiplerimizle puan farkını koruyabiliriz. takımımızın eksikleri belli. sol bekimiz ve yaratıcı ortasahamız yok elde. belhanda yedek kulübesinde kalmalı, sene sonu da yollanmalı. devre arasına kadar da bence merkezde selçuk’la oynanmalı veya tolga’yı merkeze çekip rodrigues’e yönelmeliyiz. ancak asıl istediğim 1. opsiyon. tolga solda kalırsa daha fazla gol atabilir, rodrigues’e güvenmiyorum ben. selçuk savunmada sorunlar yaşatsa da en azından topu bizde tutabilir ve ne vereceği de bellidir. belhanda kendi kalemini kendi kırmıştır. galatasaray formasına veya oyuna saygısı olmayan adamın bu formayı giymeye hakkı yok. hem de ortasaha oynamak için yeterli yeteneğe de sahip değildir kendisi.
trabzonspor deplasmanında alacağımız galibiyet ile yola devam etmeliyiz. sonda böyle olsun.
