• 177
    men of the match mehmet topal olmustur. maç öncesi beraberliğe razıydım ancak maçın gidişatını gördükten sonra yenemediğimiz için üzüldüm. turu halen geçmiş olmamamıza rağmen küçük bir avantajımız var. bir parantez de emre asık için adam 10 maç yedek otursa bile 11. maç sahaya çıktığında üst düzey performans sergiliyor, tecrübe dedikleri bu olsa gerek. süper yedek kavramı üzerine çok yakısıyor. sağlosun trt nin yayınladığı maçlardaki yenilmezliğimiz de devam ediyor. *
  • 178
    uefa kupası'nda dün akşam oynanan galatasaray - bordeaux karşılaşması sonraasında fransız basını galatasay'a övgüler yağdırdı.
    fransa’da yayımlanan sud ouest gazetesi, dün gece uefa kupası 3. tur’da 0-0 biten girondins de bordeaux-galatasaray karşılaşmasına ilişkin haberinde, bordeaux takımının, istanbul’daki rövanş maçında işinin zor olacağını yazdı.

    sud ouest gazetesi, 0-0’lık bu sonucun, bordeaux’nun gelecek haftaki rövanş karşılaşmasını daha komplike bir hale getirdiğini belirtirken, "bordeaux, galatasaray’ı eleyebilmek için çok güçlü olmak zorunda" yorumunu yaptı.

    "istanbul parfümü"
    aynı gazetenin, "istanbul parfümü" başlıklı diğer haberinde, karşılaşmayı izlemek için avrupa’nın dört bir yanından bordeaux’ya gelen ve sayıları 6 bini bulan türk taraftarların, bordeaux sokaklarını karnavala çevirdiği belirtildi.

    bordeaux’daki stadın, sezon başından bu yana ilk kez bu kadar renkli ve canlı görüntülere sahne olduğu ifade edilen haberde, "chaban delmat stadı, sezon başından bu yana en renkli gecesini yaşadı" ifadeleri yer aldı.

    "l’equipe: galatasaray, mükemmel organize oldu"
    spor gazetesi l’equipe de dünkü maçta galatarasay takımının "mükemmel" organize olduğunu kaydederken, sarı-kırmızılı ekibin, bordeaux takımını adeta boğduğu yorumunu yaptı.

    fransız takımının, istekli olmasına rağmen hücumda etkisiz kaldığını belirten gazete, bordeaux’nun, gelecek hafta istanbul’da ateşli türk taraftarı önünde işinin zor olduğu değerlendirmesinde bulundu.

    gazete, avrupa’nın çeşitli kentlerinden gelen yaklaşık 6 bin türk seyircinin, takımlarına verdiği desteğe de dikkati çekti. fransız gazetesi, galatarasay’da en fazla ayhan, lincoln ve kewell’ın üstün teknikleriyle ön plana çıktığını belirtirken, kendi takımlarından en başarılı futbolcu olarak da kaleci rame’yi gösterdi.

    l’equipe gazetesi, bordeaux teknik direktörü laurent blanc’ın maçın ardından yaptığı, "elbette bu sonuç, benim tavana sıçrayabileceğim bir skor değil" açıklamasına da yer verdi.

    alıntı:fanatik
  • 179
    bizim "çoban", "birader", "stajyer" gençler ve ankaragücü maçlarındaki tertibe dönmeyi planlamış. hatırlarsınız o sırada da 3'lü gibi görünen defansı oynamıştık. ben inatla aslında bu defansın beşli olduğunu söylüyorum. bu taktik commodore'da kick off oynarken seçtiğim taktikti. mehmet topal sola destek veriyordu barış da sağa. lincoln arda kewell ortadaydı. saldırıya geçtiğimizde ise 3-5-2 oluyordu. şimdi soracaklar "bana kimdi lan ikinci forvet?" diye. "lanlı konuşma, kewell'dı" diyeceğim. kewell sol açık ya da sağ açık değil. öyle gibi görünüyor ama ha baros sağ kanatta tesadüfen top almış ha kewell. arda, ayhan soldan paso kewell'a kesiyorlardı. zaten başka türlü bir organizasyonla kewell'ın bu maçı çıkarması mümkün değildi. hani bu beğenmediğimiz "çoban" "çırak" "stajyer" var ya işte onun düşüncesi bu. kim düşüncekti bu taktikleri 3 günde? aragones mi? dülülü mü? ah mehmet topal ah! ah ayhan ah! ah barış ah! şu üçlü, defansif kudretlerinin yarısını ofansa verebilseler, iki pası doğru yapabilseler, topu ezmeseler neler yapacaklar neler? arda turan, arda turan gibiydi. kafa attığı adamı köpek etti. şu bahsettiğim üçlü, topu saklayabilseler biraz pas yapabilseler bu kadar stress altında oynamayacaktık. baros'u alması sizce de ota boka kart görmeye meraklı bir takıma güzel bir disiplin uygulaması olmamış mıdır? ki ben kesinlikle o pozisyonun penaltı olduğunu düşünüyorum. kalecinin darbesine havada maruz kalan bir adam topu kucağına almayı düşünemez. sabri ise tam zamanında girdi. öyle iki top alıp aktıki sağdan bordo bir anda "ne oluyor lan?" dedi ve hızları kesildi. hele o şutu plase değil de her zamanki gibi abanarak kullansaydı ben kaçmasına razıydım. son on dakikada maçın başından beri pres yapan lincoln'ün yerine kapalıdan gücü kuvveti yerinde taraftar koyamayacağına göre mehmet güven'i koydu skibbe. artık bu maçla beraber takımın toparlanacağına inanıyorum.
  • 180
    statta olduğum maç. bu kadar garip bi stat yok abi. işyerlerinin ufak binaların arasında bir stattı yani. baros'un kaçırdığı bir gol vardı kudurmuştum. stadın yarısı bizimdi neredeyse ama babamlar kale arkasına geçip bağırmış ben ise maalesef numaralı tarafta kalmış ve susarak maç izlemişimdir. * ayrıca hayatımda ilk defa statta bira satıldığıını gördüğüm maç. keşke buralarda da olsa.
  • 182
    18 şubat 2009 girondins de bordeaux galatasaray maçının benim için anlamı çok büyüktür. canımın içi, biricik oğlumu bugün kucağıma almıştım.
    yatağında mışıl mışıl uyuduğu anlarda ben hastane odasında heyecanla maçı seyrediyordum. belki uykusundan korkup uyanmasın diye golsüz bir maç olmuştu.

    ama sağ olsun sabri amcası bir sonraki maçta yerinden zıplamasını sağladı. *
    (bkz: 26 şubat 2009 galatasaray girondins de bordeaux maçı)
App Store'dan indirin Google Play'den alın