• 6
    6 yıldır düzenlenen türkiye erkek basketbol ligi all star maçlarının dj'liğini yapmıştır,muhtemelen ilerleyen senelerde de göreceğiz kendisini.10 ocak 2010 beko basketbol ligi all star maci için seçtiği müzikler beni benden almıştır.bir ara devre arasında peş peşe çaldığı müzikler ile kendimi ali sami yen de gibi hissettim,yaşamadığım bir duyguyu az da olsa salonda tatma imkanım oldu.

    çalınan müzikler için:
    (bkz: i will survive)
    (bkz: seven nation army)
    (bkz: elano tezahurat müziği)**
  • 8
    zamanında ultraslan yüzünden çete kurmak suçundan kendisine dava açılan kişi. haksız yere. şimdi 12 yaşındai tonton oğlunu da alıp gelir maçlara. en son ben, belgarath, areyouplayer, hagi, tcetveli, feanor, afffection, vay acondios, fransız bu seneki inönü depasmanında karşılaşmıştık kendisiyle. deplasmana dahi oğlunu alıp giden adamdır.
  • 13
    hala ultraslan amigolarının sattığı karaborsa biletler ile ilgili açıklama yapmadan kimseye kapak falan takamayacak kişidir.
    yazdığı yazı ülkü ocaklarında reislerin yaptığı konuşmalar gibi bu tribünler bizimdir adam olun itaat etin sesi kesin tarzındandır. çok sayıda maça ,deplasmana falan gittiği için klubun tapusunu üstüne aldığı sanan çok sayıda ultraslan amigosundan hiçbir farkı yoktur.
  • 14
    ultraslan.com'da yazdığı yazıyla polemiklere son vermiştir.

    amacım yeniden polemik üretmek değil.ancak yazıda dikkatimi çeken bu taraftar 2 çalım 1 topuk pasına kanmamaktadır lafıdır. bu taraftar 2 yıl boyunca lincolndenen karaktersizin 2 çalım 1 topuk pasına ağzının suyunu akıta akıta bakmamış mıdır, elleri kızarırcasına alkışlayıp lincoooooln lincooooln diye boğazları patlarcasına bağırmamış mıdır ?

    o zamanda kimse çıkıp galatasaraylılık duruşundan bahsetmemiştir.

    ama ne zaman ki kendi bünyesinden çıkmış oyuncusu sinema kapatmış onu ıslıklamayı haklı bir protesto olarak görmüştür. kaptana tepki gösterilecekse bile sinema üzerinden değil ve yuhlama şeklinde olmamalıdır. o zaman şampanya patlatıp sabahlara kadar alem yapanlarla ne farkı kalır.

    son olarak ; takıma,yönetime,franco'ya ve jo'ya yapılanlar çok sertte fakat haklıda olsa kaptana yapılanlar çok ayıptır. hatayı savunarak başka bi hata yapmak yerine bir sonraki maçta yapılan ayıp telafi edilmelidir.
  • 16
    kendisinin 13 nisan 2010 günü yaptığı açıklama şahsen beni pek tatmin etmemiştir. kullandığı uslüp de pek hoşuma gitmemiştir.*

    kendi adıma konuşucak olursam ultraslan'a karşı olduğum falan yok ama alpaslan abi'den sonra, özellikle de bu sene ultraslan'ın yaptıkları veya yapmadıkları bu renklere en az onlar kadar sevdalı olan beni ve bir çok galatasaraylı'yı hayalkırıklığına uğratmıştır.

    örneğin kötü gidişat yüzünden yapılacak normal bir protestoya karşı kimsenin abartı tepki göstereceğini zannetmiyorum, lakin çoğu insanın tepkisi bu protestonun aşırı olmasından kaynaklanıyor. şayet bir protesto yapılacaksa bu protesto "sineği ..*.. ama belini incitme" tarzında olmalı ve eşeğin gözüne su kaçırılmamalıydı.

    son olarak evet, "galatasaray bir his takımıdır" ve bununla birlikte şu da bilinmelidir ki galatasaraylılık kimsenin tekelinde değildir..
  • 17
    --- alıntı ---
    sevgili galatasaray’lılar,

    başkanlık seçimi sürecinde yenilgiye uğramasıyla ortaya çıkan bazı eski yöneticiler ve eski futbolcularımızın bugün bazı gazetelerde şaşkınlıkla okuduğumuz hem galatasaray yönetim kuruluna hem de galatasaray taraftarına bilinçsizce iftira atarak suçladığını gördük ve çok üzüldük.

    yıllarca galatasaray’da yöneticilik yapmış insanlar ve futbol oynayıp kaptanlık yapmış bu 2 eski futbolcumuz maalesef galatasaray taraftarının ne kadar kişilikli ve dik durduğunu, hiçbir zaman kimsenin emri altında olmayacağını öğrenememişler.geçmişte yaşananları çok çabuk unutmuşlar.

    tarihinde hiçbir yöneticiye ve hiçbir futbolcuya gösterilmeyen ilgi bu kişilere gösterilmiştir.galatasaray taraftarı kendilerine kayıtsız, şartsız destek olmuş, onları en verimsiz çağlarında motive etmiş, onlar adına besteler yapmış taraftardır.

    o zamanda mı galatasaray taraftarı birilerinden emir alıyordu ?

    özellikle bu futbolculara verilen destek yıllar evvel kayıtsız, şartsız olmasaydı şerefli galatasaray forması altında futbolu bırakamazlar ve yıllarca oynayamazlardı.hatta,galatasaray taraftarı bu takımdan gönderilmek için karar alınan kaptanlarına da kayıtsız, şartsız sahip çıkmışlardı.2 metreden goller kaçarken galatasaray taraftarı bu futbolcuya can-ı gönülden destek veriyordu.

    maalesef ki son yıllarda galatasaray’da futbolu bırakmış olan futbolcular galatasaray hakkında ileri - geri konuşarak galatasaray camiasına ve yediği ekmeğe ihanet etmektedir.

    bu kadar örnek varken bu 2 futbolcunun bugünlerde yapmış olduğu demeçler galatasaray sporcusu kimliğine ve ruhuna yakışmıyor.

    her zaman dediğimiz gibi biz galatasaray’ın şanlı armasına aşığız.asil formasına sevdalıyız.herkesten de camiamıza ve taraftarımıza karşı saygı bekliyoruz.herkesi daha akıllı olmaya ve yaşadığı günleri unutmamaya davet ediyoruz.

    herkes kendi işine baksın,galatasaray sevdası bizlere kalsın.

    bahsi geçen kişilere ve bizi anlamak istemeyenlere son sözüm, özellikle pankartların ters çevrilmesi yönetime karşı yapılmış bir tepkidir.

    saygılarımla

    suat ateşdağlı
    ultraslan kurucusu ve eski başkanı

    --- alıntı ---
  • 19
    duy bu sesi geç artık şu dj kabinine diye haykırdığım abimiz.

    lütfen bizi maç öncesinde ki uyutan, atmosfer oluşturmaktan uzak ses sistemi ve şarkılardan kurtar. abi sana işini öğretmek haddimize olmaz ama hani anlamlı şarkılar abi yabancı değil mümkünse herkesin bildiği bestesi olan anlamlı şarkılar.

    ayva çiçek açmış gibi, bu akşam hüzünleri evde bıraktım gibi, sonraaa ne bileyim abi işte bunlar benim aklıma geldi daha iyilerini sen bilirsin. çok eziyorlar abi bizi kadıköy'de maç öncesinde sinir küpüne dönüyoruz. nolur abi daha fazla ezdirme kardeşlerini bir kez olsun alalım intikamımızı sayende.

    heee bu arada; halil karamer istifa!!!
  • 20
    şimdi anlaşıldı bu kadar yıldan sonra birdenbire ultraslan.com'a yeni üye olup ultraslanı savunmasının nedeni.

    -----------------------
    "ultraslan'ın kurucularından suat ateşdağlı kral tv müzik ödülleri yarışması'nda en iyi remix kategorisinde aday olarak yer almaktadır. suat ateşdağlı'yı bu kategoride 1. seçmek için cep telefonumuzdan 509 yazıp 5725'e gönderelim ve destek olalım!"

    suat ateşdağlı - ah be kardeşim (yalın) dinlemek ve yurtdışıdan oy göndermek hakkında bilgi almak için tıklayın.

    http:// kraltvmuzikodulleri2010.com/ site/remix.htm

    --------------------------------

    http://www.ultraslan.com/

    valla bizde isteriz galatasaraylı bir kardeşimizin başarılı olmasını ama bu çizgi cima ettiğin kadını milletvekili yapma iddiası kadar düzeysiz bir çizgi be kardeşim.

    senin senelerce sesin soluğun çıkmayacak, birden bire yıllar sonra ultraslan formlarına ilk defa üye olup yağıp eserek ultraslanı savunacaksın, sonra da oy verin şu garibe.. galatasarayın sırtından rant olayı tribünüde aşmış artık.

    eeee öbür meslek erbabları içinde çağrı yapılsın sırayla. ultraslan bünyesinde çok farklı meslekten insanlar var. mesela, (neyse daha ileri gitmiyeyim)

    -burayı okuyorsan şu 2002 darbesini anlatsana suat bey. ultraslan'ın nasıl bu hale geldiğini. herkes susuyor o zaman olanlarla ilgili. yazki bizde karşılığını yazalım. öyle yağıp esip sonra da haybeye oy istemek ne gzel dimi. aferin..
  • 22
    "s&s production" isimli firmanın sahibi. türkiye stadlarında müzik yayını ve anons olaylarının ilk başladığı yıllarda mabede ses sistemini kurmuş, halil karamer'den önceki stad dj'i. 17 mayıs 2000 galatasaray arsenal maçı öncesi ve sonrası parken'de çalan "bizden" playlisti oluşturan kişidir ki bu sebepten dolayı kulüp kendisine bir plaket vermiştir "katkılarınızdan dolayı teşekkürler" diyerekten...
  • 25
    --- alıntı ---

    şimdilerde milyonlarca galatasaray taraftarının dilinde dolaşan bu marşın ortaya çıkmasını sağlayan 12-13 kişiden biri var ki sarı-kırmızılı renklere olan aşkının yanı sıra, müziğe olan sevgisi ve ortaya çıkardığı eserlerle de dünyada adından sıkça söz ettiriyor.

    dj suat ateşdağlı...

    türkiye ve avrupa onu dj’liği ile tanıyor ancak onun çok ayrı bir özelliği daha var.

    o, galatasaray taraftar grubu ultraslan’ı 2000 yılında kuran ve uzun yıllar başkanlığını yapan kişi.

    yeni çıkardığı “bosphorus 4” albümünün heyecanını yaşayan başarılı dj ateşdağlı, ilk kez hurriyet.com.tr’ye konuştu.

    galatasaray tribünlerinden, fatih terim'e, alpaslan dikmen'den, emre belözoğlu'na kadar çok ilginç açıklamalar yapan ateşdağlı, bir yandan da yeni çıkan albümünün heyecanını yaşıyor.

    işte galatasaray aşığı, müzik sevdalısı dj suat ateşdağlı'nın çok özel açıklamaları...

    "kendimi galatasaray'a adadim"

    benim galatasaray ile tanışmam çok küçükken oldu. benim bütün ailem galatasaraylıydı, ben de galatasaraylı oldum. izmir'de yaşıyordum, hafta sonu maçlara getiriyordu babam. ortaokuldan sonra istanbul'a geldim ve kendimi galatasaray'a adadım.

    "ultraslan'i çok zor şartlarda kurduk"

    2000 yılında uefa kupası'nı aldıktan sonra seyircide bir doymuşluk oldu. 12-13 arkadaş bir araya geldik. onlar da benim canım - ciğerim arkadaşım. onlarla birlikte fikir birliğine vardık ve ultraslan'ı kurduk. bana da başkanlık teklifi geldiği zaman kabul ettim. sonrasında her zaman beraber yürüdük ve ultraslan bu günleri gördü.

    biz ultraslan'ı çok zor şartlarda kurduk. türkiye'de bir ilk oldu. fikir ayrılıklarını aynı çatı altında topladık. alışılmış bir düzenin dışına çıkıp, birlik beraberlik içinde yürümek zordu. çeşitli kesimler vardı, onları da bir arada tutmak zordu. ancak biz zoru başardık. kendi ayaklarımızın üzerinde durduk. iş milyonlara sıçradı ve iyice gelişti. rahmetli alpaslan dikmen'in bu işte çok emeği vardır. herkes canını ortaya koydu, taraftarı bilinçlendirdik. bu işler öyle göründüğü kadar kolay işler de değil. çok kişinin emeği var ultraslan'da. şimdi dünyanın en önemli taraftar örgütü olduk. bilinçli, duyarlı bir grup olduk.

    "futbol sevgisi insani başka yerlere sürükleyebilir"

    futbol, dünyada tribün ve taraftar ile birlikte ilerleyen bir spor dalı. biz diyoruz ya "medeni ülkeleri örnek alalım" diye. medeni ülkeleri örnek alırsak; ingiltere bu işi daha yeni çözdü. italya'da ortalık yanıyor. polonya'da fanatizm üst seviyede, sırbistan'da da öyle. maalesef bu olayları kabul edeceğiz. futbolun içinde şiddet var. "nasıl oluyor" dememek lazım. bizde olmuyor ki sadece. her yerde böyle. yunanistan'da bir basketbol maçı oluyor, 30 kişiyi rehin alıyorlar. dünyanın halledemediği bir meseleyi bizim çok çabuk halletmek gibi durumumuz olamaz. diyorlar ya "eğitim" diye. onlar eğitimsiz mi kardeşim? bu grupların içinde avukatlar var, doktorlar var. ben bunu kanıtlarım da. meslek sahibi olan insanlar var. sadece kimlik değiştiriyorlar ve aşırı sevginin verdiği bir tezahür yaşıyorlar. bu olanları bir yasaya dökmek lazım ama yasaya dökerken de taraftar bilincini yok etmemek lazım, taraftara da saygı duymak gerekir. "suçlu taraftar, eğitim lazım". bir dakika kardeşim, eğitimli bir insan da bunları yapıyor. futbol sevgisi insanları başka yerlere sürükleyebilir. şiddet yasası birebir uygulanmalı. türkiye'de her şeyi toplu uyguluyoruz. herkes bir birey olarak yargılanmalı. kim olduğu bilinmeyen 15 yaşında bir çocuk taş atacak, oradan hemen tribün liderini alacaksın. o çocuğun bulunup alınması gerekiyor. bunlar futbolun içinde olan olaylar. tabii ki bu olaylar doğru değil, kesinlikle doğrulamıyorum ama bu var. bu işleri bilen insanlardan grup oluşturulmalı, taraftarının derdi dinlenmeli, arzlarının taleplerinin ne olduğu öğrenmeli. bunlar kapalı kapılar arkasında yapılmalı. üst düzeyde tribün liderleri ile görüşülüp, detaylandırılıp, istek ve taleplerin dinlendiği bir ortam yaratılmalı.

    "kimse kimsenin adami değil"

    sporda şiddet yasası'nda çok önemli bir nokta var. yasada bireylerin mutlaka bulunması gerekiyor. başka yerlere faturayı çıkarmamak lazım. sonuçta hep aynı yere geliyor. "bunlar, bunların adamı." hayır, kimse kimsenin adamı değil. bunu böyle çözemezsin. anadolu'daki taraftarlar olan olaylara özeniyor. yaşadık biz bunları. gençler duyuyor bunları, "bunlar zevkli işlermiş, iş - güç de yok" diyip bunlardan bir şeyler umuyorlar. bunda bir gelecek yok. sen git takımını tribünde ölümüne destekle ama sonrasında bir şey yok.

    "içimiz artik rahat"

    şimdi içimiz rahat, fatih terim hocamız takımın başında. bu saatten sonra kafamız rahat. güvenimiz tam. önemli olan galatasaray formasının hakkı vermek. bunu da başaracak kişi fatih terim'dir. gerisine bakacağız, olur - olmaz ama içimiz rahat.

    "galatasaray'in kaptani arda olamaz"

    belki çok klasik bir laf ama arda'ya gerçekten çok erken kaptanlık verildi. arda turan, galatasaray'ın çok önemli bir evladı, çok önemli bir futbolcusu. ancak galatasaray futbol takımı'nın kaptanı arda turan olmaz. bu benim fikrim. galatasaray kaptanları genelde çok daha mütevazi hayatlar yaşayan kişilerdir. mesela bizim kaptanımız cüneyt tanman'dır, bülent korkmaz'dır. artık gerisini siz getirin.

    "emre belözoğlu'nu artik kardeşim olarak görmüyorum"

    galatasaray forması giyen herkes "aslan parçasıdır". ancak emre belözoğlu nasıl diyorsa ki "ben zaten fenerbahçeliydim" ben de bunu diyorum ki ben onu artık aynı gözle görmüyorum. ben onu kardeşim gözüyle görüyordum ama artık görmüyorum. artık bana el gibi. futbolcular genç yaştayken başka takımları tutabilirler ama o camianın içinde kala kala o takımı tutmaya başlıyorlar. ancak şuna gerek yok: "ben zaten fenerbahçeliydim". galatasaray'dayken emre'de böyle bir şey yoktu, sürekli galatasaray armasını öpüyordu. fenerbahçe ile oynanan kupa maçında gol attı, bizim önümüze gelip armasını öptü. o armayı öperken fenerbahçeli değil miydi? tamam, fenerbahçeli olabilir ama bunu her zaman kör göze batırır gibi "zaten ben yanıyordum, zaten ben ölüyordum" demek yanlış. madem fenerbahçe için yanıyordun, "alo" derdin, giderdin. birkaç yıl önce adnan polat destek kampanyası yaptığında emre de bağış yaptı. "ben galatasaraylıyım yaptım" dedi sonra da "beni yetiştirdikleri için yaptım" dedi. o kadar hasta fenerbahçeliysen yapma zaten.

    mesela tanju... galatasaray'daydı, fenerbahçe'ye transfer oldu ve şunu söyledi: "ben fenerbahçe'ye transfer oldum, profesyonelim ve tüm gollerimi fenerbahçe için atacağım ama ben galatasaraylıyım". tanju bunu sadece bir kere söyledi. bir daha hiçbir zaman kör göze parmak batırır gibi o konulara dahil olmadı. bunlar ciddi v e ağır konular. fenerbahçeli olabilirsin her zaman saygı duyulur ama abartmanın anlamı yok. sonrasında caner de gitti "ben de fenerbahçeliyim" dedi. seni zaten zorla galatasaray'da tutan biri yok ki. taraftar aptal değil. 1980'de bile böyle model yoktu.

    --- alıntı ---

    http://www.hurriyet.com.tr/...18133580.asp?gid=362
App Store'dan indirin Google Play'den alın