galatasaray'ın gücüne güvendiği için ilk çıkışını da şimdiki çıkışlarını da yanlış bulmadığım yöneticimiz. nasreddin hocanın bir fıkrası vardır izninizle anlatayım.
---
alıntı ---
bir gün timur han, konya'ya bir fil getirir. fil gel zaman git zaman ortalığı toz duman eder. ne ekin bırakır, ne bahçe. ahalinin canına tak eder, ne yapalım ne yapalım diye düşünürler. akıllarına hoca gelir. hemen koşarlar yanına. derler ki:
- hoca ocağına düştük, bu işi çözsen çözsen sen çözersin. timur, fil getirdi bilirsin. ortalığı darma duman etti. senin ağzın laf yapar hem timur da seni sever. gidelim de şu timur'la konuş bu işi çözsün.
hoca:
-tamam, der. ama siz de benimle birlikte geleceksiniz.
hepsi kabul eder, başlarlar gitmeye. yolda giderken hepsi üçer beşer kaçmaya başlar. hoca, tam timur'un otağına gelir arkasını döner bir bakar kimse yok. mecbur içeriye girer. timur tüm haşmetiyle ordadır. hocaya:
- ne var hoca ne istersin, diye sorar.
hoca:
- hanım, senin getirdiğin bir fil var ya, der.
timur han sinirli bir şekilde:
- ee ne olmuş file, diye sorar.
hoca da hem köylülere kızgınlığından hem de korkudan:
- hanım, bu fil çok iyidir, hoştur. köylü çok seviyor ama yalnızlık çeker yanına bir dişi bulmak lazım, der.
bu timur'un çok hoşuna gider hemen ertesi gün dişisini de getirir. ahali daha da veryansın eder.
---
alıntı ---
erden timur'un da olayı tamamen bu. galatasaray'ın gücüne güvenerek bu lafları etti zamanında ama baktı arkasında kimse yok. malesef bizim camianın da olayı bu. iyi zamanda herkes kahraman ama kötü zamanda etrafta kimse yok. ben kendisine asla kızamıyorum bu durumdan ötürü.