11206
galatasaray taraftarının akıllanmayacağına dair düşüncelere sevk eden oyuncudur.
facebook'ta, twitter'da filan ''gitmeee kraall'' tarzı ağlamalara denk geliyorum.
bu adam galatasaray tarihinde galatasaray'a ihanet eden oyuncuların en başında geliyor, ne tanju çolak ne arda turan ne başkası. kendi egosu ve intikamı için galatasaray'a bir kez daha ihanet etmiştir.
kendisine çin'den teklif geldiği ocak ayının başında medyada sıkça dile getirildi, kendisi olumsuz görüş bildirerek, yönetime gitmeyeceğini ifade etmiştir. bunun akabinde, gerek yönetim, gerek mustafa denizli burak yılmaz'ı asla satmayacağız goygoyuna girdi hatırlarsanız. paraya ihtiyacımız olmasına rağmen, burak gitmek istemediği için mecburen böyle bir yol izlendi. halbuki, burak yılmaz gerek kazanacağı para, gerekse taraftarın protestolarından dolayı gitmeyi kafasına koymuştu sadece intikam almak için doğru zamanı bekledi.
avrupa için transfer sezonu kapandı, ertesi gün burak yılmaz gitmeyi kabul etti. yerine bir oyuncu alınmasını engellemiş oldu. bir sonraki lig maçını, tribünlerden keyif içerisinde, benden sonra tufan, görün işte halinizi dercesine izledi.
bu ihaneti göremeyenler var ne yazık ki.
ya da her zamanki gibi biz komplo teorisi üretiyoruz. varsın öyle olsun, biz kötü düşünceli olalım her seferinde.
asla yabancı sınırlaması gevşetilmeyecek hatta daha da sınırlandırılacak diyip galatasaray'ı acımasız yerli sözleşmelere mahkum edenler, fenerbahçe'nin avrupa kupalarına katılma cezası kalkar kalkmaz, tam tersini yapıp, yabancı sayısını neredeyse sınırsıza çıkarması da tesadüf ve komplo teorisi.
burak yılmaz'ın haftalarca nazlanıp, transfer sezonu bittikten sonra gitmeyi kabul etmesi de komplo teorisi.
vay anasını ya.
facebook'ta, twitter'da filan ''gitmeee kraall'' tarzı ağlamalara denk geliyorum.
bu adam galatasaray tarihinde galatasaray'a ihanet eden oyuncuların en başında geliyor, ne tanju çolak ne arda turan ne başkası. kendi egosu ve intikamı için galatasaray'a bir kez daha ihanet etmiştir.
kendisine çin'den teklif geldiği ocak ayının başında medyada sıkça dile getirildi, kendisi olumsuz görüş bildirerek, yönetime gitmeyeceğini ifade etmiştir. bunun akabinde, gerek yönetim, gerek mustafa denizli burak yılmaz'ı asla satmayacağız goygoyuna girdi hatırlarsanız. paraya ihtiyacımız olmasına rağmen, burak gitmek istemediği için mecburen böyle bir yol izlendi. halbuki, burak yılmaz gerek kazanacağı para, gerekse taraftarın protestolarından dolayı gitmeyi kafasına koymuştu sadece intikam almak için doğru zamanı bekledi.
avrupa için transfer sezonu kapandı, ertesi gün burak yılmaz gitmeyi kabul etti. yerine bir oyuncu alınmasını engellemiş oldu. bir sonraki lig maçını, tribünlerden keyif içerisinde, benden sonra tufan, görün işte halinizi dercesine izledi.
bu ihaneti göremeyenler var ne yazık ki.
ya da her zamanki gibi biz komplo teorisi üretiyoruz. varsın öyle olsun, biz kötü düşünceli olalım her seferinde.
asla yabancı sınırlaması gevşetilmeyecek hatta daha da sınırlandırılacak diyip galatasaray'ı acımasız yerli sözleşmelere mahkum edenler, fenerbahçe'nin avrupa kupalarına katılma cezası kalkar kalkmaz, tam tersini yapıp, yabancı sayısını neredeyse sınırsıza çıkarması da tesadüf ve komplo teorisi.
burak yılmaz'ın haftalarca nazlanıp, transfer sezonu bittikten sonra gitmeyi kabul etmesi de komplo teorisi.
vay anasını ya.
