165
şimdi açıkçası ben de isterim ki ilk on birde ağırlığı türkler oluştursun. uefa kupasını alan kadroda mesela bu böyleydi. hagi, popescu, taffarel, capone etrafına kümelenmiş 7 türk oyuncuyla avrupa'nın ikinci kupası ve ardından süper kupa alınmıştı. böylesi bir başarı açıkçası millî duyguları daha çok okşayan ve daha gurur verici bir şey. yani mesela kupayı türkiye'ye getiriyorsun ama kadronda hiç yerli yok. bu bir duygusal aktarım eksikliği yaratır.
zaten bugün televizyonlarda yabancı sınırı hakkında konuşan, içinde bizim de eski oyuncularımızın bulunduğu, yorumcuların (kötü niyetli olanları bir tarafa bırakıyorum) esas hoşlarına gitmeyen noktanın bu olduğunu düşünüyorum.
ama...
bu arkadaşlar yukarıda bahsettiğim manzaranın niçin bir türlü gerçekleşmediğini hep yanlış sebeplere dayandırıyorlar. bunun oluşmamasının sebebi yabancı serbestisi değil ki. bunun sebebi tamamen ülke mentalitesi. bu mentaliteye sahip bir ülkede oyuncular çalışmıyor; antrenörler eğitmiyor; yöneticiler risk almıyor ve ortaya oyuncu yetiştiremeyen bir ülke çıkıyor. yabancı sınırı geldiğinde bunun değişeceğini düşünmek çok büyük bir akıl tutulması. bunun değişmesi bir yana, nasıl olsa oynuyoruz kafasındaki yerli oyuncular + gurbetçiler yata yata para kazanmak varken çalışmayacaklar zira ülkenin mayası bu. halbuki bu ülkede yabancı serbestisi geldiğinden beri, evvelden yatmaya programlanmış adamlar gelişmeye ve yurt dışına açılmaya başladılar.
şimdiyse yine küçük kulüpler büyüklere fahiş fiyattan topçu çakmaya çalışacak.
öte yandan, açıkçası teknik direktörü fatih terim olan bir takımın korkacağı şeyler değil bunlar. ümit davala'dan, ergün penbe'den, fatih akyel'den yıldız yaratmış adam yabancı sınırını mı engel sayacak?
varsın çıksın. sonuçta bu ekonomilerle artık büyük takıma fahiş fiyattan çakma çabaları da işlemez olacak, deneseler de olmayacak o yani. galatasaray da alt yapısını güçlendirdikçe daha iyi ürünler çıkaracak. belki orta vadede tam da ilk paragrafta bahsettiğim tarzda bir galatasaray yine avrupa'nın ikinci kupasını kaldırır. o zaman da bugün dahi yabancı serbestisini savunan fatih terim sırıtırken bu sınırlamayı getirenler "nerede hata yaptık?" diye sorgular dururlar.
kıfsmet.
zaten bugün televizyonlarda yabancı sınırı hakkında konuşan, içinde bizim de eski oyuncularımızın bulunduğu, yorumcuların (kötü niyetli olanları bir tarafa bırakıyorum) esas hoşlarına gitmeyen noktanın bu olduğunu düşünüyorum.
ama...
bu arkadaşlar yukarıda bahsettiğim manzaranın niçin bir türlü gerçekleşmediğini hep yanlış sebeplere dayandırıyorlar. bunun oluşmamasının sebebi yabancı serbestisi değil ki. bunun sebebi tamamen ülke mentalitesi. bu mentaliteye sahip bir ülkede oyuncular çalışmıyor; antrenörler eğitmiyor; yöneticiler risk almıyor ve ortaya oyuncu yetiştiremeyen bir ülke çıkıyor. yabancı sınırı geldiğinde bunun değişeceğini düşünmek çok büyük bir akıl tutulması. bunun değişmesi bir yana, nasıl olsa oynuyoruz kafasındaki yerli oyuncular + gurbetçiler yata yata para kazanmak varken çalışmayacaklar zira ülkenin mayası bu. halbuki bu ülkede yabancı serbestisi geldiğinden beri, evvelden yatmaya programlanmış adamlar gelişmeye ve yurt dışına açılmaya başladılar.
şimdiyse yine küçük kulüpler büyüklere fahiş fiyattan topçu çakmaya çalışacak.
öte yandan, açıkçası teknik direktörü fatih terim olan bir takımın korkacağı şeyler değil bunlar. ümit davala'dan, ergün penbe'den, fatih akyel'den yıldız yaratmış adam yabancı sınırını mı engel sayacak?
varsın çıksın. sonuçta bu ekonomilerle artık büyük takıma fahiş fiyattan çakma çabaları da işlemez olacak, deneseler de olmayacak o yani. galatasaray da alt yapısını güçlendirdikçe daha iyi ürünler çıkaracak. belki orta vadede tam da ilk paragrafta bahsettiğim tarzda bir galatasaray yine avrupa'nın ikinci kupasını kaldırır. o zaman da bugün dahi yabancı serbestisini savunan fatih terim sırıtırken bu sınırlamayı getirenler "nerede hata yaptık?" diye sorgular dururlar.
kıfsmet.
