resim
Serdar Aziz
Takım:-
Mevki:Stoper
Yaş:35
Boy:1.83
Uyruk:Türkiye
  • 2107
    göçmen şehridir bursa, evinden barkından kopmuş, ana vatana gelenlerin memleket edindikleri mekandır uludağ'ın etekleri. bulgaristan, yunanistan, makedonya, arnavutluk, bosna... osman bey'in torunları zorunlu göçler, mübadeleler, asimilasyonlar sonrası ilk fırsatta dede topraklarında almışlardır soluğu. bu ailelerden biri de 1955 yılında yugoslavya ile yapılan anlaşma sonrası makedonya manastır'dan yeşil bursa'ya göçen aziz ailesidir. tabii, kolay değildir göçmenlik, yer yurt, para pul geride bırakılmıştır da yeni bir hayat kurulacaktır, aile akrabalarının yanına yerleşir zafer mahallesine ama sevmez başkalarına yük olmayı göçmenler, özgürlüğüne de düşkündürler, bir göz oda olsun ama kendi evi olsun isterler ve çoluk çocuk, hanım yenge bir işe girerler vakit kaybetmeden. sadri aziz de aile bütçesine destek olmak için bir fabrikaya girmiştir ama gece düşlerinde manastır'da bıraktığı futbol takımı vardır. mahalleli onları, onlar etrafı tanıdıkça, sadri'nin futbol yeteneği de fark edilir ve genç topçu artık hipodrom sahasının toprak zemininde geçirir pazar izinlerini. gündüzleri fabrikada, hafta sonları top peşinde yorulmaktadır da hiç şikayetçi değildir bu durumdan aziz'lerin çocuğu. günler haftaları, haftalar ayları kovalar, sadri meşin yuvarlaktan sonra bir de yenişehirli nejla'ya gönlünü kaptırır. sözdü, nişandı, düğündü derken, genç çiftin bir oğulları olur. baba sadri, ilk evladını kucağına alır, öpüp, koklar ve her baba gibi kendi hayallerini evladına nasip etmesini diler yaradandan ama sevdiremez futbolu oğluna. ikinci evlat da kız olunca, 23 ekim 1990 günü zübeyde hanım doğum evinde kucağına aldığı serdar'dadır son ümidi: futbolcu olacaktır makedon sadri'nin evladı...

    plastik toplarla mahalle arasında başlayan futbol serüveni, okul yıllarında sınıf ve futbol takımlarına seçilmeyle devam eder. hafta içi ders "işkencesi" hiç çekilmez de, hafta sonu bursa atatürk stadyumunda baba ile gidilen bursaspor maçları her şeyi unutturur. unutmak demişken, inter toto kupasını nasıl unutabilir ki o minik yüreği, nasıl da ağlamıştır babasının kollarında o gece... teksas tribününde kaptan adnan'ları, yalçın'ları, sedat'ları izlerken o formaların içinde kendisini düşler de, futbol okulundaki hocaları onu orta saha oyuncusu yapmak isterler. "boyun kısa oğlum, zayıfsın da, nasıl boğuşacaksın o forvetlerle" derler ve 6 numaralı formayı verirler serdar'a. inatçıdır ya makedonlar, tuttuğunu koparırlar ya, zıplar, koşar, basketbol oynar da, ergenlikle birlikte genlerin de etkisiyle boyu uzar sarışın veledin.
    10 yaşında bursa güvenspor'dan çıkar ilk lisansı, artık stoper oynayacaktır ve hafta sonları gittiği maçlarda egemen'i seyreder titizlikle: topu alışı, oyuna sokuşu, rakibe basışı, hakeme itirazı, forması, tozlukları, kramponları. sadece serdar'ın değil, teksas tribününün de bayrak adamıdır kaptan egemen. iki sene sonra bursapor alt yapısına geçiş yapınca, futbol okuluna da para vermekten kurtulur, belki bir gün futboldan para da kazanacaktır, neden olmayacakmış ki? futbol sevgisi ve hırsı birleşince, alt yapı kategorilerinde sürekli hocaların radarındadır genç serdar ve artık idmanlarını izlediği "abilerinin" arasına karışma vakti gelmiştir. genç oyunculara şans vermesiyle tanınan raşit çetiner, genç milli takımdaki hocalık görevinden ayrılınca bursaspor'un teklifine "evet" demiş ve ilk iş olarak namını çok duyduğu vakıfköy tesislerindeki genç yetenekleri keşfetmeye soyunmuştur. "kim var elinizde?" diye sorduğu hocalar, ağız birliği etmişçesine "serdar" cevabını verince, 16 yaşında liseli serdar da hayallerine kavuşmuştur. artık tribünden izlediği, vakıfköy'de idmanlarını takip ettiği as takım ile antrenmanlara çıkacaktır. lakin, bursaspor zor bir süreçten geçmekte, tarihlerinde ilk defa düştükleri birinci ligten süper lige çıkma çabasındadır tüm camia. başarılı da olur raşit hoca, takımı üst lige çıkarır ama serdar'ın talihsizliği olsa gerek, ona güvenen hocası sağlık sorunları nedeniyle görevi bırakmak zorunda kalır. engin ipekoğlu genç oyuncuyu kadroda tutar da bülent korkmaz'ın bursa'ya gelişiyle serdar aziz'ın adresi üçüncü ligde mücadele eden merinosspor olur. önce hocasına kızmış olsa da genç yetenek, daha sonra şöyle anlatacaktır o günleri: "süper lig'den 3. lig'e gönderilmek insanda ister istemez bir moral bozukluğuna yol açıyor. ama düşününce, süper lig'de kadroya giremiyorsunuz, maç oynayamıyorsunuz. hocalarım da benim iyiliğimi düşündükleri için böyle bir karar veriyor. üstelik merinosspor zaten bursaspor'un takımı. yabancılık çekme gibi bir sorun yoktu. aynı yerde, aynı tesislerde çalışıyorsunuz. merinosspor'da yarım sezon oynadıktan sonra samet aybaba gelince beni yeniden a takıma çıkardı. güvenç kurtar döneminde ise ön libero ve sağ bek oynadım." evet, zorlu üçüncü lig koşulları, serdar'ın futboluna tecrübe katar, artık daha da özgüvenli ve sağlam basar ayakları yere.

    ve istanbul'a şükrü saraçoğlu deplasmanına gidilen bir maçta, soyunma odasında serdar'ın adını yazar samet aybaba taktik tahtasına. iki gün önce kutladığı doğum gününde verilen hediyelerin en değerlisidir samet hocasının ona uzattığı forma. güiza'yı tutacaktır, semih şentürk'e gol attırmayacaklardır partneri ve abim dediği ömer erdoğan'la birlikte. görevlerini yapar yeşil-beyazlı stoperler, fenerbahçe'nin forvetlerine geçit vermezler ama takım oyunudur futbol, maçı 5-2 kaybederler. artık bursasporlu taraftarlar da ismini öğrenmeye başlar serdar aziz'in ve alt yapıdan çıkan bu oyuncuya ayrı bir sempati duyulur tribünlerde. genç savunma oyuncusu da elinden geldiğince mücadele eder, çocukluğunda hayallerini kurduğu yeşil-beyazlı formayı ıslatmadan terk etmez yeşil zemini.

    ilk maç gibi ilk gol de unutulmaz ya, serdar da paf liginde attığı iki golden sonra 2008-2009 sezonunda antalya deplasmanında kafayla kariyerinin ilk golünü de atar. "o maçtan önce yaklaşık 10 haftadır oynamamıştım. stoper mevkiinde sakatlıklar olunca şans buldum. maçtan önce en az 10 kişi bana gol atacağımı söylemişti. oyuna da iyi başladım ve bu başlangıç moralimi yükseltti. hücuma çıktığım bir pozisyonda takıma korner kazandırdım. kornerde de ali ağabeyin iyi ortaladığı topu kafayla ağlara gönderdim. gerçi top birisine de çarptı ama sonuçta benim golümdü. futbol hayatımda unutulmayacak bir anıydı benim açımdan." diye anımsar hala o mutlu günü. güvenç kurtar ile bursaspor taraftarının arası açılınca hoca görevi bırakır ve ertuğrul sağlam, serdar aziz'in yeni hocası olur. ilk sezonda ertuğrul hoca serdar'a forma vermese de, onunla yakından ilgilenir, moral verir ve özgüvenini sağlaması için a2 takımı maçlarına yollar. serdar da diğer takım arkadaşları gibi hocasına inanır ve güvenir, tekrar yeşil-beyazlı forma ile bursa atatürk stadyumuna çıkacağı günleri iple çeker. gerçi mutludur da serdar, oynamasa da bursaspor tarihine ilk şampiyon olarak yazılan kadronun içinde yer almıştır. ertesi sene işin içine şampiyonlar ligi girince rotasyonda kendine çokça yer bulur, süper lig ve ziraat türkiye kupası maçlarında artık ilk onbire onun adını yazar ertuğrul sağlam...

    türkiye futbol kamuoyu serdar aziz ismini yeni yeni öğrenirken, dede topraklarından bir davet gelir genç stopere: "gel bizim ulusal takımımızda oyna" makedonya futbol federasyonu ülke futbolunu ayağa kaldırmak için galli teknik adam john benjamin toschak ile anlaşmış ve kurt hoca avrupa'daki makedon asıllı topçuları tararken bursaspor'lu topçuya da kancayı takar. "makedonya milli takımında oynarsan, seni real madrid'e de götürürüm" diyen toschak'ın teklifini elinin tersiyle iter serdar ve "ben türk'üm, ay-yıldızlı formayı giyeceğim" der. defalarca kez genç milli takımlarda giydiği kırmızı beyazlı formayı, 16 kasım 2014 günü kazakistan maçında sırtına geçirir. pek çok topçuya nasip olmayacak şekilde o maçta bir de gol atar serdar... sadece milli takımlardan değil, her transfer sezonunda istanbullu üç büyüklerden de teklif alır bursalı serdar ama sürekli "ben bursa çocuğuyum, burada büyüdüm ve burada bayrak adam olmak istiyorum." diyerek teklifleri geri çevirir. bir bir kopar bursa'dan takım arkadaşları da o inatla yeşil-beyazlı formaya bağlı kalır, kimse bursa'dan gideceğine ihtimal vermez de, şanssız bir sakatlık yaşar ama tedavi süresince sahipsiz kaldığını düşünür. yerel medyada da kendisi hakkında asılsız söylentiler çıkınca, iyice çöker. hamza hamzaoğlu da galatasaray'dan gelen teklifi cazip bulup, "satılsın" raporu verince, serdar aziz'in futbol kariyerindeki ikinci takımı galatasaray olur...

    "kahramanı olmak istediğim bir masalım var" der ya serdar aziz'in her şarkısını ezbere bildiği sagopa kajmer. işte sana fırsat, yaz bir istanbul masalı, içinde kahraman sen ol.

    https://ultrasmovement.blogspot.com.tr/.../06/serdar-aziz.html
  • 4334
    dokunulmazlığı var. 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı'nda yine yeniden adil bir yönetim olsa maçı tamamlayamayacaktı. süper lig'te oynadığı her 3 maçın birinde yaşanıyor bu abartmıyorum. peki nerden geliyor bu dokunulmazlığı?

    vallahi fatih terim'in en doğru hamlelerinden biri bu şahsa yol göstermek oldu.

    6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı'nda golden önce mostafa mohamed ahmed kendisini rencide etti resmen.
  • 3703
    ben karaktersiz, fener'de oynamak icin yanip tutusan oyuncudan hayir gelmez deyince linc yemistim.

    alin futbol ulemalari, fener'e gitmek icin kicini yirtan adamin bandajli fotosunu paylasin 2. bülent korkmaz filan deyin rahat rahat.

    tesbihte hata olmaz s... ettigimiz oyuncudur.

    tolga cigerci ne verdiyse fener'e o da benzer seyleri verecektir.

    3-3,5 milyon euro para iceride kaldi, bu karaktersize yedirmedik allah'a sükür.

    2 gün önce de transfer görüsmesini dondurdum diyordu, he yavrum he.

    edit: 2 milyon da seneye olan alacagi varmis o da bizde kalmis.
  • 4139
    türkiye ligi dışında herhangi bir ligte 90 dakikayı kırmızı kart görmeden tamamlaması imkansız. 2 hafta önce trabzonspor maçında 4 sarısı atlandı, 15 şubat 2020 ankaragücü fenerbahçe maçı‘da ise 3 sarısı atlandı. şu an trt spor’da bünyamin gezer deliriyor; bu adam nasıl her maç sarı kart görmeden tamamlayabilir diye. serdar aziz’in tüm pozisyonlarını tek tek gösterdiler, yaptığı tüm fauller sarı kart olduğu gibi ikisinde faul dahi vermediler. iyi ki kurtulduk bu kazmadan.

    https://twitter.com/...776842229841921?s=20
  • 3232
    bir kişi daha ''yönetim başarısızlığı'' falan yazarsa ''imdaaat'' diye bağıracağım yeminle.

    kadro dışı kararı veren hoca, affetmeyen hoca, sosyal medyadan video yayınlayıp sorumluluğu alan hoca, ''çalışma prensiplerimiz uyuşmuyor'' minvalinde sözler söyleyerek oyuncunun sakatlık bahanesiyle maç seçtiği iddialarını dolaylı yoldan doğrulayıp oyuncuyu itibarsızlaştıran hoca; ama ''hocaya gık edemeyip onun dışındaki herkese bok atanlar timi'' şimdiden başladı ''yönetim gidici'' nâraları atmaya. cidden akıl alır gibi değil.
  • 2640
    savunmamıza gereken sertliği katan, lider ruhlu oyuncumuz. bazı maçlarda kontrolsüz hareketleri sonucu talihsiz penaltılar yaptırdığı oldu ancak bu tarz dengesiz hareketlerini frenleyebildiği anda first class stoper olduğunu düşünüyorum. inanın rakipler kafa toplarına çıkarken iki kez düşünmek zorunda kalıyor serdar olduğunda. maç boyu rakip forvetleri çok iyi hırpaladığı zaten çok açık. umarım ozan’la birlikte uzun yıllar stoper ikilimiz olurlar.
  • 2422
    2017-2018 sezonunda galatasaray ruhunu en iyi kavrayanlardan. biz taraftarımızla bir olduk mu durdurulamayan bir takımız ve bu futbolcularımıza da teker teker yansır. serdar kendi sahamızdaki maçlarda rakip futbolcuları fiziğiyle ve kontrolsüz müdahaleleriyle özgüvenle ezdi. bunu da taraftarın verdiği güçle yaptı. iç sahada kazandığı özgüven ve güçle de deplasman maçlarını idare ederek sonuçta bu sezon ülkenin en iyi stoper performansını gösterdi. büyük takımlar, iyi takımlar futbolcularını parlatır. mesela ramos real madrid'de oynamasa asla bu seviyelere gelemezdi.
    gelecek sezon avrupa'da özgüveni biraz kırılacaktır ama uyumlu bir sol stoper transferiyle uzun yıllar büyük takım stoperi olarak hizmet verebilir.
    teşekkürler şampiyon.
  • 3293
    bunu alacakları karşılığında fenerbahçe’ye gönderen haindir. bu kulüp 4 yıl tarık çamdal denen gereksize milyon eurolar verdi. fenerbahçe bize bonservis vermez ise verin parasını yatsın körelsin. beşiktaş tolgay aslan denen vasat’ı bile bonservissiz göndermiyor. alemin salağı biz miyiz anlamıyorum. getirsin 3 milyon euro defolsun nereye gidiyorsa gitsin.
  • 3455
    2018-2019 sezonu ara transfer dönemi son gün son ana kadar transferinde tok satıcıyı oynayıp fener'in istediğimiz parayi vermesini sağlamalıyız.

    şu anda fenerbahçe panik halinde ve cok net ihtiyaçları var.

    14 yabancıları var ve kimseyi gonderebilecek durumları yok.

    gerekirse maaşını verelim ve yarım sezon daha kenarda oturtalim ama rakibimize peşkeş cekmeyelim şu adamı.

    emre akbaba transferinde bizden 1 m euro fazlasını cikarttiklari için sevinen adamlardan o parayi da tahsil etmeden yok öyle bedava oyuncu almak!
  • 4235
    kendisine kazandığı yıllık ücreti verebilecek dünyada iki kişi vardı. birisi dursun aydın özbek, diğeri ise ali koç. şansına ikisi de futbol kariyerinde karşısına çıktı.*

    başakşehir, trabzonspor ve beşiktaş'ın, maaşının en azından belli bir kısımını fenerbahçe'nin karşılaması durumunda bir ilgisi olabilir. hiç kimse istemese bile eminim hamza hamzaoğlu, yeni malatyaspor'da görmek isterdi, keza ciddi bir stoper eksikliği çekiyorlar.
  • 3521
    3. defa postuna yazı girmek zorunda kaldığım muhtemelen eski oyuncumuz...
    gençler bir sakin olun ve ali koçun p&r faaliyetlerinin ürünü olan uyduruk gazete haberlerini akıl ve bilgi süzgecinden geçirin ve öyle konuşun..
    1-) yönetimdeki herkes fenerden nefret eder ve transfer zamanlarında araya girerek verdikleri zararı, bu finansal ortamda , unutmadılar. unutsalar, çevrelerinde hatırlatacak olan var. tolga ciğerci geçirmesi gibi itina ile bunu da fbye çakacaklar.
    2-) fatih terim serdarın çok zarar verici bir defosunu (olası şeyler sağlamken oynamama, ağır kronik sakatlık, muhbirlik, maç satma vs..) yakaladı, varlığının bir takım için zararlı olduğunu keşfetti, çok özenli bir dille ilişkisini kesip boşa çıkararak fb taraftarı ile yönetimini bu zor durumda karşı karşıya getirip almaya mecbur etti. elleri mahkum alacaklar. kamuoyu baskısı onlarda, ama pr haberlerinin oltasına gelen bir kısım gs taraftarının düşüncesiz tepkisiyle bu baskıyı bize çevirmeye çalışıyorlar.
    3-) sen bu adamı alırken 4,5 milyon euro vermişsin, milli takım oyuncusu, yabancı sayısını düşürecekler. bedavaya bırakırlar mı hiç? bir de oyuncu satışları ile elin rahatlamış, tarığı 3 yıl oturtmuşsun, bunu mu 1, 5 yıl oturtamayacaksın? en az 3,5 -4 milyon lira veya karşılığında eşdeğer oyuncu almadan olmaz o iş..
    4-) 2.2 veya 2,6 milyon alacağı lafı olur mu? eylül ekim alacakları ödenmişken uefa kontrolünde hesaplarda gözüküyorken, geriye dönük böyle bir borç olur mu? olsa böyle bir borç menajeri ve kendisi, ihtarname çekmek varken, öyle yumuşak konuşur mu? ali koç güdümlü medyanın kelime oyunu şu: 2019-2020 yıllarının kalan ileriye dönük kontratının değeri 2,6 ve ondan vazgeçiyor, onu da geçmiş borç gibi yansıtıyor.
    şu anda gs yönetiminin yapması gereken şey taraflar anlaşamadı, fbnin parası yetmiyor haberini sızdırıp kamuoyu baskısını ali koça bindirmek..
    gençler okuduğunuzu akıl süzgecinden geçirip sağduyuyla sorgulayın lütfen ve öyle entry girin..
App Store'dan indirin Google Play'den alın