• 251
    bu sezon maratonda kimleri yanına alacak diye merak ediyordum. mehmet özdilek ve geçen sezondan tümer metin.

    mehmet özdilek beşiktaşlı, tümer metin beşiktaşılı/fenerli, kendisi fenerli.

    son üç-dört sezondur hep böyle. tek bir tane bile galatasaraylı yorumcu almıyor yanına.

    lig tv'nin yeni patronlarının psg'nin sahipleri olduğu düşünülürse, bizim fransa'daki lobimiz neden etkin olmaz anlamıyorum. bu adamın artık miadı dolmadı mı? adam konuşma özürlü. konuşurken freni çekilmiş motor gibi zorlanıyor. insanların kulaklarını tırmalıyor konuşurken.

    türk spor severlerini bu adamdan kurtaran büyük sevap işler.
  • 252
    her derbiden önce, her olaylı maçtan sonra ekranlara çıkıp ağlamaklı bir ses tonuyla "bu işlerin bitmesi lazım" diye ağlayarak samimiyetsizliğin boyutunu katlayarak arttıran adam. bugün türk futbol medyasında söz sahibi olan kendisinin tedrisatından geçmemiş adam yoktur. ortada olayları köpürten, olaylardan beslenen, gizliden gizliye olay çıksın çığlığı attıran zihniyet malesef kendisinin bizzat büyüttüğü bir zihniyettir.
  • 255
    başlamış yine algı oyunlarına. hamur gibi yoğurun istediğiniz şekli verin, öyle sunun.
    haberin veriliş şekli bile her şeyi açıklıyor;

    selçuk kısmına dikkat;
    https://twitter.com/...s/861315249261215745

    ilginçtir sadece gönderilmek istenen oyuncular itiraz etmiş(!).
    chedjou maç kadrosunda yoktu, hatta türkiye'de dahi olmadığına dair bir haber çıktı.

    https://www.turkfutbol.com/...-umrunda-degil-1662/
  • 258
    kendisinin ve eş zamanlı olarak diğer ana akım medyanın bu tarz haberler yapmasının tabi ki belli sebepleri vardır. selçuk lobisini falan aşar bu işler, selçuk dediğin içeriden bunları besleyen adamlar o kadar.

    bunların hepsinin çıkacağı yol, takımda kalsın diye düşündüğümüz ortak isimlerin gönderilmesi. bu kayyum yönetim, stajyer hocayı maşa olarak getirdi ve tüm kollardan bunun operasyonuna başladı.

    bir lobinin olduğu gerçek fakat o lobi en tepesi. buna karşı duracak olan da bizleriz.
  • 267
    bugünki köşe yazısında yayıncı kuruluşu savunarak, kaçak yayınlar ve türk futbolunun sorunlarından bahsetmiş. futbolculara ve teknik direktörlere cezayı sanki yayıncı kuruluş veriyor diyerek beınsport protestolarını eleştirmiş.

    --- alıntı ---

    inanamayacaksınız ama digitürk’ün illegal yayınlardan yılda tam 1.2-2 milyar tl kaybı var... gelişen teknoloji ve artan alternatiflerle birlikte bugün maçın oynandığı stattan bile cep telefonları başta, canlı yayın yapıp, bu yayın çoğaltılabiliyor, dağıtılabiliyor... bu konuda tff’ye ısrarla müracaat edilmesine ve çok ciddi yaptırımlar talep edilmesine rağmen bugüne kadar bir girişim bile yapılabilmiş değil. sonuç olarak iş tff’nin yayın haklarını korumasına bakıyor. çünkü bein gelir gider ama halkın yarısı ligi illegal olarak bedava izlerken hiçbir yayın kuruluşu süper lig’in yayın haklarını almaz. zaten bu yüzden premier lig, la liga veya diğer ligler kaçak yayınlara karşı bu kadar yatırım uyguluyorlar. tff ise aksine hiçbir aksiyon almıyor. bu da kendi kendine zarar vermektir.

    - ülkede kabul edelim ki ekonomi kötü... iş yerleri yıllardır sürdürdükleri aboneliklerini çok istemelerine rağmen sürdürmekte zorlanıyorlar... eski reklamlar hayal oldu... reklam yok... tv’lerde en fazla reklam alan acun ilıcalı bile “artık eski reklamlar yok, eski gelirler yok“ diye son röportajında çok açık söyledi...
    -şartlar her geçen gün bu kadar zorlaşır ve daralırken, 1.2-2 milyar tl’lik kaçağa engel olmak adına en ufak bir adım atılmaması, kelimenin tam anlamıyla türk futbolunun “bindiği dalı kesmesi“ anlamına gelmiyor mu?

    cezayı sanki yayıncı veriyor

    fatih terim’e, tff disiplin kurulu tarafından 10 maç ceza verildi... fatih terim’in cezası bitene kadar, yani bu 10 maçlık süre içinde galatasaraylı futbolcular maç sonu canlı yayına gelmedi... sanki cezayı yayıncı verdi... oysa yayın talimlatında şart var...

    maç sonu 3 futbolcu canlı yayına gelecek...
    buna rağmen gelmediler... çünkü cezalar komik... başkanlar kızdı mı “çıkmayın, ben cepten veririm” diyor... bir şampiyonlar ligi maçında bunun 10’da birini yapamazsınız... uefa canınıza okur... çünkü orada cezaların caydırıcılığı var... bizde yalan - dolan...

    hakem yanlış karar veriyor, suçlu bein sports... kardeşim o düdüğü yayıncı mı çaldı... geçen yıl bir göztepe maçında hakem bülent yıldırım‘ın yanlış kararını bile digitürk‘e fatura etmeye kalktılar... hangi kulüpte işler kötü giderse hemen yayıncıyı hedef alıp, “seyirciye boykot çağrısı yaparım haa“ diye açıkca tehdide başlıyorlar...
    sanki sahada yayıncı çalıp oynuyor... acaba ingiltere’de sky sports ya da fransa’da canal+ aynı şeylere maruz kalıyor mudur? hiç sanmıyorum...

    --- alıntı ---

    baya uzun bir yazı olmuş , okumak isteyenler için;

    http://www.milliyet.com.tr/...-milyar-lira-6008048
  • 271
    ali koç'u bu denli aleni olarak eleştiren ilk kişi sanırım ana akım medyada. bir iki sene daha uyanmaz kimse diyorduk ama yavaş yavaş uyanıyorlar neyse daha da kötüsünü bulurlar nasıl olsa.

    --- alıntı ---

    'iflas eden ligin hocasından bu kadar olur'

    "fenerbahçe’ye; geride kalan bu kadar acı tecrübeden sonra, yeni sezon için takıma imzasını atacak, ağırlığını koyacak, güçlü bir oyun bulacak, tartışılmaz bir hoca gerekiyordu. başkan ali koç bunu yapmadı. takımın başına gene titrek, tartışılan, sahaya güçlü bir oyun koyamayan bir hoca getirdi. gazetelerde okudum; çin ligi iflas ettiği için ikinci yarı maçları henüz başlamamış. vitor pereira’nın son durağı çin ligi’ydi. ali başkan, büyük ihtimalle pereira’yı, dünya futbolunda “sıfır” itibarı olan çin ligi’ndeki başarısını ölçü alarak fenerbahçe’ye getirdi. iflas eden bir ligin hocasından ancak bu kadar olur..."

    'ali koç duymak istemedi! son örnek valencıa'
    "başkan ali koç, önceki hafta seyircileri toplamak için, sesinin daha gür çıkması adına megafonla konuştu. oysa futbolu bilen, bilmeyen herkes üç yıldır megafonla “fenerbahçe’nin santrforu yok” diye bağırdı. ali koç duymadı ya da duymak istemedi. işte son örnek; konya’da takımda bir “son vuruş ustası” olsa, sadece valencia’nın kaçırdığı pozisyonlardan, en az dört gol atar, fenerbahçe’yi yenilgiler serisinden çıkartırdı."

    'bakasetas bir hafta kapıda bekledi almadılar'
    "alanya yenilgisinden sonra ali başkan’a, “bu kadronun şampiyonluk için yeterli olduğuna inanıyor musunuz?” diye sordular. sayın başkan, “evet, inanıyorum” dedi. şaka mı yaptı, gerçekten bu kadronun yeterli olduğuna inanıyor mu? inanıyorsa; eyvah eyvah... bakasetas, alanya forması giyerken de süper lig’in en iyi orta saha oyuncusuydu. bir hafta fenerbahçe’nin kapısında bekledi. almadılar... niye almadılar, hangi kriterleri düşünerek almadılar? fenerbahçe’de transferi yapanların bakasetas’ın türkiye’nin en iyi orta saha oyuncusu olduğunu bilmeleri gerekmez mi? buna rağmen nasıl almadılar, nasıl kaçırdılar?"

    'mesut'un etkisi dibe vurdu'
    "günümüzün gelişen ve değişen futboluna uysa, dünya futbolu mesut özil’i fenerbahçe’ye kaptırır mıydı? hızlanan, atletik noktaya gelen futbolda mesut’un etkisi dibe vurdu. üstelik 11 ay oynamamış mesut’u aldınız. 11 ay oynamayan, yaşı ilerlemiş bir futbolcunun, kendini bulmasının çok uzun süreler alacağını hesaplamadınız mı?"

    'görüştüğünüzü biliyorum'
    ayağınıza kadar getirilen, vitor pereira’ya oranla, çok daha kariyerli hocalarla görüştüğünüzü biliyorum. niye, neden, niçin çok güçlü bir hoca almadınız? neden güçlü hocalardan uzak duruyorsunuz? niye kaliteli, etkili futbolcu transfer etmekten ısrarla kaçtınız?

    'niye tartışılmaz bir hocayı getirmediniz?'
    "aradan tam üç yıl, belki daha da fazla transfer dönemleri geçti. hep sıradan futbolculara yöneldiniz. hep sıradan hocalara yöneldiniz. hep yanlış adamlarla yürüdünüz. fenerbahçe’nin büyüklüğüne yakışır kalitede futbolcuları niye almadınız, niye takımın başına tartışılmaz bir hocayı bir türlü getiremediniz?"

    'bunları size kim öneriyor?'
    "günümüzün futbolunda rossi-pelkas gibi fizik olarak, “size” olarak rakip karşısında ezilen futbolcularla nasıl başarılı olursunuz? nerede aldığınız crespolar, meyerler, diğerleri? bunları size kim öneriyor? hadi önerdiler diyelim, nasıl oluyor da alıyorsunuz?"

    'aşırı güçlü bir yapınız var ancak...'
    "aşırı güçlü bir yapınız var. bu, elbette insana sınırsız bir özgüven verir. ancak böyle bir yapıya sahip olduğunuz için muhtemelen “her şeyi ben bilirim” anlayışı ile hareket ediyor, yanlışa düştüğünüzü bir türlü anlamıyorsunuz. anlasanız bile, bundan geri adım atmak için uzun süreli kararsızlıklar yaşıyorsunuz. oysa futbolda dünya her hafta yeniden dönüyor ve bu kadar uzun süreli kararsızlıklara asla tahammülü yok."

    'özeleştiri yapmadınız, gerçeklerden kaçtınız'
    "tff’yi, mhk’yi, medyayı, yayıncıyı suçlayarak, hedef göstererek takımın başarısızlığını buralara bağladınız. böyle yaparak, kendinizi, takımı ve camiayı buna inandırdınız. özeleştiri yapmadınız, gerçeklerden kaçtınız. çevrenizdeki “gazcıların” da günahlarının çok büyük olduğunu söylemeliyim. sayın başkan, bu derin hayal kırıklığının tek adresi sizsiniz. güçlü hoca almadınız, güçlü ve kaliteli futbolcuları transfer etmekten ısrarla kaçındınız, size doğruları söylemek isteyenleri dikkate almadınız. bu anlayışla hem kendi adınıza hem fenerbahçe futbol takımı’na büyük zarar verdiniz. bu ülkede başka ali koç yok. başka fenerbahçe yok. kendinizi ve fenerbahçe’yi daha fazla tüketmeyin."

    'inattan vazgeçip doğrulara dönün'
    "lütfen inattan, ısrardan hızla vazgeçip, futbolun gerçeklerine, doğrularına dönün. sıradan hocalardan, sıradan futbolculardan, ikinci sınıf adamlardan hızla vazgeçin. ara transferden başlayarak; mutlaka ama mutlaka “kalite”ye dönün. bu gidiş gidiş değil, bunu artık anlayın. fenerbahçe bize, siz fenerbahçe’ye lazımsınız. üstelik zaman geçiyor, kredi bitiyor. paranıza, zamanınıza, itibarınıza yazık etmeyin."

    'az oturmalı çok oynamalı'
    "fenerbahçe ne yapıp edip irfan can’a oynama konusunda istikrar kazandırmak zorunda... fenerbahçe’nin tek futbol aklı ve fark yaratan adamı irfan can... mutlaka oynaması lazım... az oynuyor, çok oturuyor. oysa az oturmalı, çok oynamalı..."

    'kadersizin işi...'
    “kadersizin işi, muhallebi yerken kırılır dişi” demişler, sanki fenerbahçe için söylemişler. belki de 10 yıldır gol atmayan konyasporlu soner dikmen daha maçın başında “yılın golü”nü attı."

    --- alıntı ---

    https://www.milliyet.com.tr/...t-etmeyin-6632413/14
  • 272
    "kadersizin işi, muhallebi yerken kırılır dişi” demişler, sanki fenerbahçe için söylemişler. belki de 10 yıldır gol atmayan konyasporlu soner dikmen daha maçın başında “yılın golü”nü attı." diye beyanat veren duayen gazeteci.

    oysa soner daha 45 gün önce 11 eylül konyaspor altay maçında fileleri havalandırmış. ayrıca 2021 ocak ayında gençlerbirliği formasıyla deplasmanda çaykur rizespor'a gol atmış.* 2020 yılı kasım ayı içerisinde türkiye kupası maçında golü var. 24.11.2020 gençlerbirliği kırşehir belediye maçı

    hal böyle iken 1 yıllık süre içerisinde 2'si süper ligde, biri türkiye kupasında olmak üzere toplam 3 gol atmak ön libero mevkili bir oyuncu için hiç de fena değil.

    slimani'lerin , mesut özil'lerin böyle istatistiği olmadığını düşünürsek ustanın tabiri hatalı olmuş.
  • 275
    (bkz: #3537660)

    fenerbahçeli olup da kendini yıllarca hiç bozmayan karakterlerden birisi de şansal beydir. gerçi çocukluğumuzdan beri izlediğimiz şansal hiç öyle bir tarafı tutuyormuş hissi vermedi. bein sports'un öyle algı işlerine çok girmediği zamanlarda kendisi vardı görevde. küçüklüğümüzde erman toroğlu ile yaptığı maraton ile de aklımıza kazındı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın