yazar olduktan sonra ilk entrymi bu genç aslana girmek istedim.
öncelikle satışının hem kendisi hem bizim açımızdan hayırlı olmasını diliyorum.
a takımda oynadığı bütün maçları izlemiş biri olarak bana göre ki ozanın mevcut özellikleri; yaşına göre doğru fizik kullanımı, birebirde adam geçirmeme yüzdesi, oyun konsantrasyonu, yaptırdığı penaltılara ve baskılara rağmen ayakta kaldığı ve aynı zamanda şampiyonlar ligi arenasına inanılmaz derecede hızlı uyum sağlamasıyla sonradan geliştirilmesi çok zor olan mental kuvveti ve oynamasıyla gelişecek pozisyon alma bilgisinin yaşına göre oturaklı oluşu onu çok ciddi potansiyel barındıran doğru bir tabirle işlenmesi gereken bir cevhere dönüştürdü.
ozanı en azından bir altı ay daha izlemek isteyenlerdenim fakat burada koskocaman bir 'ama' var ki bu da maalesef türkiye liginin gerçekleri olarak adlandırabileceğimiz oyuncuların performans olarak belli seviyelere ulaştıklarından sonra ki geçen zamanda tıkanmaları, bununla kalmayıp geriye doğru ivmelenmeleriyle son bulan bir süreç. bu yüzden ki ligimizde değerini bulan çok iyi paraları teklif olarak masaya getiren özellikle ve özellikle türk pasaportu olan her oyuncunun satılması gerektiği kanısındayım. bunun en yakın stopersel örneğinin potansiyel olarak ozanın altında olduğunu kabul ettiğimiz fakat son zamanları hariç fatih terimin üçüncü döneminde ki iki senelik şampiyonluk serimizde bana göre iyi işler yapan, adı şu an maalesef tekrardan bizle anılan
semih kaya olduğunu düşünüyorum. semihin belli yerlere gelemesinin nedenini yabancı sınırına bağlıyorum ki o koskocaman kara delik bir mevzu. ozanın vitrin olduğu gibi iki senelik şampiyonlar ligi serüvenimizden sonra kalburüstü bir klube satılsaydı şu anki halinden çok daha iyi bir kariyere sahip olabileceğini düşünüyorum. bununla kalmayıp yakın zamanda ki örnekleri hiç sevmesem de
arda turan , bir tık daha kendini ileri taşıyacağını düşündüğüm
cengiz ünder,
okay yokuşlu, henüz potansiyelini büyük liglerde tam kanıtlayamamış bir
enes ünal gibi bir elin parmaklarını geçmeyecek futbolcuları sayabiliriz.
konuyu çok uzatmadan toparlarsam en önemli konu ozanın da kendisinin ayrılmak istemesidir. bundan öte bir deniz yok maalesef. ayrıca ekonomik şartlarımız, kendisine değil türkiye ligine güvenemediğimden gelişme sürecinin yavaşlama hatta durma ihtimali, kabus olan yabancı sınırının bir süre daha başımıza musallat edilmeyeceğini düşünüyor olmam, en önemlisi 'bir sonraki satıştan pay' koyulması zorunluluğuyla ozanın gidişine sıcak bakmaktayım. ayrıca ozanın bu başarı hikayesinde fatih terimin etkisinin çok büyük bir payı olduğu da aşikar olmaktadır. kazanılan bu para için ona da ayrıca teşekkür ederim.