an itibariyle çok zayıf, naif, tek sesli, tecrübesiz, türkiye'ye ve futbola uzak, olsa olsa briç veya golf kulübü yöneticisi olabilecek insanlardan oluşan yönetim kuruludur.
avrupalı görünüşlü türkiye'yi tanımayan başkana sahiptir. başkanımız ancak bir ortadoğu ülkesinde olabilecek bir operasyonla yönetimin süresinin bitimine bir yıl kala 2. şampiyonluk elde edilir edilmez, çok sesli, tecrübeli yönetimi dağıttı. 7 yeni yönetici geldi, gelenler itina ile seçildi, gençleştirme operasyonu adı altında 80 yaşında 2. başkanımız oldu.
fatih hoca ile başkan arasında kriz oldu. krizi çözecek olan yönetim kurulu üyesi değildi. maaşlı ceo'muz krizi çok güzel çözdü, fatih hoca ipleri kopardı. fatih terim galatasaray değerlerine aykırı davrandığı için sezon ortasında kovuldu. başkan bir kısım tarafından kahraman ilan edildi, kulübe tebrik telefonları geldi.
başkan ve yönetim kurulu üyeleri sezon ortasında italyan hoca getirdi. yerli hocalar mustafa denizli ve şenol güneş boştayken gelen hoca galatasaray'ın tüm artı yönlerini yok etti zayıf yönlerini ise çözemedi. çözmesi ise mümkün değildi çünkü 80 yaşında 2. başkanımızın dediği gibi elinde sihirli değnek yoktu. galatasaray takımı çoğu maç yarım pozisyonla 90 dakikaları tamamladı, her maçın ikinci yarılarında rakibi ve kendi oyuncularını bilmez, sorun çözemez, hatalı oyuncu değiştiren ve ikinci yarıları ilk yarılarından kötü oynatan bir teknik kadro saha kenarındaydı. mancini ve teknik ekibi çok havalıydı elitizme tapan taraftarlar, yöneticiler, medya sülükleri hocaya her nasılsa destek olmaktaydı. aynı görevde hasbelkader şenol güneş, mustafa denizli veya x bir yerli hoca olsa çoktan yerin dibine sokulmuştu.
başkan ve mancini uefa iyidir dediler. taraftar ise biz galatasaraylıyız dedi. yazılı taahhüdümüze rağmen çatı kapama taahhüdümüz yok diyen avrupa'lı yöneticimiz vardı. çatısı açık olan maç kar sebebiyle iptal oldu. gece 02.00 de buz adam olarak evine dönen galatasaraylı başkana ve hocaya rağmen inanmıştı. ertesi gün buzları çözülen galatasaraylı yerindeydi, allah inananların yanındaydı ve gruptan galatasaray taraftarı çıktı.
florya önce kriz uzmanı ceo'muza (maa federasyonunun süper final, hafta içi fenerbahçe maçının oynama saati, şikecilerin aklanmasından 2. derece sorumluluğu kriz uzmanı coe'muza aittir) sonra işin ehli, uzmanı, hayatında yöneticilik yapmamış, olsa olsa teknik kadroda yer alabilecek tomas ujfalusi futbol idari kordinatörü olarak atandı. üzerinde ise kriz uzmanı ceo ve mektup yazıcı, florya, asy arenanın polis baskınına sebebiyet veren değerli danışman bülent vardı. yönetim avrupalı görünüşlü ortadoğulu olduğundan avrupa'ya özendi ama ileri değil geri gitti. işi ehline vermeyen, makyaj yapmakta usta olan yönetim gene hata yaptı.
17 yöneticimiz vardı deplasmanı bırakın istanbul'da lisemize 200 metre mesafedeki kasımpaşa stadına tenezzül edip gitmeyen başkan dahil 15 yöneticimiz de vardı.
o maçın sıçrama noktası olmasını tasarlayan taraflar verilmeyen penaltımızı sorgularken başkan terim operasyonu sonrası soyunma odalarına girmesinin yarattığı eleştiriler sonrası bir süre ortadan kaybolmayı tercih etmişti. ardından oynadığımız
3 aralık 2013 galatasaray gaziantep bşb maçında asytt arena en az seyirci rekoru olarak tarihe geçti.
2013 - 2014 sezonu şampiyonu galatasaray olmalıdır. ancak 2. olmak için sanki her şeyi hatalı yapan bir yönetime sahiptik. yönetim kurulu üyesi olup galatasaray aşkı ile 7 gün 24 saat yaşayan maaş almayan galatasaraylı yönetici dönemi kapatıldı, batı türü maaşlı profesyoneller tercih edildi.
turhan ece, ergün gürsoy, adnan polat, ali dürüst, abdürrahim albayrak gibi başkan olmayıp 7 gün 24 saat takımın başında duran gönüllü (maaş almayan) yöneticiler ile elde edilen şampiyonluk sayımız 17'di. şampiyon olmamak için florya'ya yöneticilik deneyimi olmayan taraftarın sevdiği bir oyuncu getirildi. belki taraftarın florya'ya baskın yapmasını engel olabilirlerdi.
ab pasaportlu oyuncuların avrupa'da olduğu gibi ülkemizde de mütekabiliyet ve serbest dolaşım kuralı sebebiyle yabancı sayılmamalıydı. imzalanan anlaşmalar kanun statüsündeydi. yönetim dava açtı. açtıkları davanın takibini çok iyi yaptılar. mahkemenin tezkere cevabını 150 gündür kuş uçuşu 4 saatlik yerden (avrupa birliği bakanlığı) getiremediler. sitem dahi edemediler. kişisel davaları olsa o cevabı 1 haftada getirecek yöneticiler açıklama bile yapamadılar. çünkü krizi çözme görevi gene yöneticilerimizde değil ceo'muz daydı.
mayıs 2014 ayında olağan seçim olacak ve gündemine yönetim kurulu seçimi maddesi eklenmeli. fatih terim varken elden edilen 2 şampiyonlukla seçime gitmek çocuk işi. tüzük seçimi emrediyor ve hukuksuzluktan sitem ederken demokrasiden kaçarcasına gündeme seçim maddesi eklememek üstelik ocak 2014 ayı biterken bile bunu ilan etmemek galatasaray'a yakışmıyor. haziran'da seçilen yönetim olağanüstü genel kurul ile seçildi. maalesef yeni tüzük yapıldı yapılalı olağan genel kurulda 3 yılda bir yönetim seçilir kuralı uygulanmamakta. yazılı belgeyi inkar edip çatı konusunda taahhüdümüz yok diyen akıl hocaları olağanüstü genel kurul ile seçilen yönetimin olağan genel kurula kadar görev yapma kuralını da yok saymakta.
stat çıkışı sorunlarımız, halka kapalı üyelik sistemimiz, galatasaray'ın taraftar gücünün yeterince değerlendirilmemesi, borcun azaldı denmesine rağmen artması, geleceğe dönük yatırımların olmaması, mevcut yönetimin 7 ay içinde yaptıklarının yapacaklarının teminatı olması sebebiyle mayıs 2014 de demokrasi işletilmelidir.
seçim kararı alınması mevcut yönetimi hızlandıracak ve seçim öncesi varsa projelerini öğrenmemizi sağlayacaktır.